28
Mayıs
2024
Salı
EKONOMİ

Yargıtay, Gökkafes kararını bozdu

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, Gümüşsuyu’nda “Gökkafes” olarak bilinen Süzer Plaza’nın yapıldığı araziye Osmanlı İmparatorluğu döneminde konulan “inşaat yapılamaz” şerhinin kaldırılmasına yönelik yerel mahkemenin verdiği kararı bozdu.

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, Osmanlı İmparatorluğu döneminde şerh konulan ve 1940 yılında tapuya “bu gayrimenkul üzerine inşa olunmamak üzere irtifak hakkı vardır” biçimiyle kaydolan Süzer Plaza’nın yapıldığı Gümüşsuyu’ndaki arazide bulunan bu kısıtlamanın kaldırılmasına yönelik Şişli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği kararın temyiz incelemesini yaptı.

Yargıtay, yerel mahkemenin kararının “eksik araştırma, inceleme ve bilirkişilerin yetersiz raporları ile hüküm kurulmasının doğru olmadığını” gerekçe göstererek bozdu.

Kararda, “Arazi üzerine gerek başlangıçta, gerekse sonradan kadastro uygulamasında konulan bu kısıtlamanın kamu düzeni amacını taşıdığı tartışılmamalıdır. Kayıtlara getirilen kısıtlama bir zaman süresiyle sınırlı tutulmadığından konuluş amacı devam ettiği sürece kısıtlamanın da devam etmesi gerekir” denildi.

Kararda, Türk Medeni Kanunu’nun 737. ve devamı maddelerine göre, herkesin taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkilerini kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken komşularını etkileyecek taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlü olduğunu hatırlatıldı.

Bu maddeler açısından bakılarak “Gökkafes”in komşular arasında hoşgörülebilecek özellikte bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulmasının zorunlu olduğu vurgulanan kararda, şerhin konulma sebebi olan kamu yararının halen devam edip etmediğinin de açıklığa kavuşturulması gerektiği vurgulandı.

BİLİRKİŞİLERİN YETERSİZLİĞİ 

Ancak yerel mahkemece bu konularda yapılan araştırma, inceleme ve bilirkişi raporunun yeterli bulunmadığı ifade edilen kararda, bilirkişi olarak seçilen kişilerin de uyuşmazlıkta oy ve görüş bildirecek uzmanlar olmadığı dile getirildi.

Kararda, yerel mahkemenin üniversite öğretim görevlilerinden seçilecek hukukçunun da bulunduğu, şehircilik planlamasında akademik kariyeri olan uzman kişilerden bilirkişi oluşturması istenirken, bilirkişi heyetinin dava konusu taşınmaz ve komşu parsellerin bulunduğu alanda keşif yapıp, fotoğraflarla birlikte ayrıntılı ve gerekçeli rapor hazırlaması gerektiği vurgulandı.

Mahkemenin toplanan delillerden yararlanarak uygun hüküm kurması gerektiği ifade edilen kararda, dava açmayan tarafları da kapsar şekilde şerhin tapu kayıtlarından kaldırılmasının doğru olmadığı belirtildi.

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, bu kararı Şişli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderdi.
.
Yayın Tarihi : 26 Mayıs 2006 Cuma 11:18:12
Güncelleme :26 Mayıs 2006 Cuma 11:24:03


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?