16
Mayıs
2024
Perşembe
EKONOMİ

Yatırım yok, su yok, elektrik yok!

1- BAŞKENT SUSUZ, İSTANBUL SIRADA: Bir aylık suyu kalan Ankara'ya iki günlük kesintilerle dönüşümlü olarak su verilecek. İstanbul'un suyunun ise 3 ay yeteceği belirtiliyor. Halk bidon peşinde koşuyor

2- ELEKTRİK KESİNTİSİ BAŞLADI: Özel sektörün yatırımı sınırlı kalınca elektrikte arz sorunu güney illerinde başladı. Sıkıntının bu ay da devam edeceği tahmin ediliyor. 2008 ise şimdiden korkutuyor

Avrupa Birliği'nin kapısındaki Türkiye, yatırımların zamanında yapılmaması nedeniyle susuzluk ve karanlık tehlikesi altında. Türkiye'nin başkenti Ankara'da yaşayanların musluklarından bugünden itibaren iki günlük kesintilerle dönüşümlü olarak su akacak. Buna göre, 2 bölgeye ayrılan Ankara'da bu bölgelerde dönüşümlü olarak 48 saatlik kesintiler yaşanacak. Barajlarındaki doluluk oranı yüzde 28'lere kadar düşen İstanbul'un ise yaklaşık 3 aylık suyu kaldığı ifade ediliyor. Küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle gündeme gelen susuzluk ve kuraklığın bu yıl tarımı da vurması kaçınılmaz görünüyor. Kuraklığın yol açacağı rekolte düşüşünün enflasyon üzerinde etkisi hesaplanmaya çalışılıyor. Nitekim ATO Başkanı Sinan Aygün, Ankara'da susuzluk bazı sektörlerde mal ve hizmetlere zam yapılmasına neden olabileceğini ifade ederek bu soruna işaret ediyor. Piyasada su bidonu kalmadığını söyleyen Aygün, su sorununun Ankara ticaret hayatını sıkıntıya sokacağını belirtiyor. Büyük şehirlerin başında susuzluk kabusu dolaşırken, aşırı sıcaklar nedeniyle patlayan klima kullanımı elektrikte de arz sancısını gözler önüne serdi. Türkiye'deki toplam elektrik tüketiminin, üretimin üzerine çıkması nedeniyle bazı bölgelerde elektrik kesintileri yaşanmaya başladı.

PROGRAMSIZ KESİNTİ YAŞANIYOR
Dün Elektrik Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada da Güler'in 'elektrik kesintisi olmayacak' açıklamasının gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, "Özellikle kıyı kesimlerinde plansız ve programsız elektrik kesintileri yaşanmakta. Bu durum sadece kurak ve sıcak hava ile açıklanamaz. Türkiye'nin talep artış tahminine göre yılda 2 bin ile 2 bin 500 megavatlık yeni yatırım yapması gerekirken bu rakam 700 megavat düzeyinde kalmıştır" denildi. Yapılan hesaplamalara göre, Türkiye'nin enerji talebinin tamamının karşılanması için yılda 3 ila 4 milyar dolar tutarında yatırım yapılması gerekiyor. Oysa, bu rakam karşılanmaktan çok uzak. Örneğin, 2006 yılında enerjiye yapılan yatırım sadece 600 milyon dolarda kaldı.

Ev tipi jeneratör satışları % 40 arttı
Elektrik kesintilerinin artarak süreceği beklentisi ev tipi jeneratör satışlarını da patlattı. Konutlar, restoranlar, pansiyonlar gibi küçük ölçekli ihtiyaçlar için tercih edilen ev tipi jeneratörlerin satışı önceki yaza göre yüzde 40 oranında yükseldi. Çünkü, her ne kadar büyük işletmeler ve kurumlar, yani sanayi tipi jeneratörleri tercih edenler, kesintilere hazırlıklı olsalar da, evler ve küçük işletmeler kesintilere hazırlıksız yakalandılar. "Kesinti olunca küçük işletmeler tarafından ani alımlar oluyor" diye konuşan Borusan Güç Sistemleri Uluslararası Satış Müdürü Kerim Demir, üreticilerin tam kapasite çalıştığını söylüyor. Demir, "Satışlarımızın yüzde 30'unu ev tipi jeneratörler oluşturuyor.

Bu yaz, ürünlerini sattığımız firma geçen yaza göre yüzde 15 fazla ürün vermişti, şimdiden hepsi bitti" diyor. Talebin daha hızlı arttığı ev tipi jeneratörlere ağırlık veren Güçbir Jeneratör'ün Satış Müdürü Nazmi Karakaya da, geçen seneye göre satışlarının yüzde 40 ila 50 oranında arttığını dile getiriyor. Karakaya, yoğun talebi şöyle anlatıyor: "Bu yaz, daha öncekilere benzemedi. Sürekli mesailere kalıyoruz, üretimi hiç durdurmadık."

Pahalı doğalgaza mahkûm olduk

Elektrik Üretim AŞ Genel Müdürü Sefer Bütün'ün de dün kuraklık nedeniyle hidroelektrik santrallerin üreteceği elektriğin miktarını bu yıl 38 milyar kilovat saatten 32 milyar kilovat saate düşürdüklerini, doğalgaz santrallerine ağırlık vereceklerini açıkladı. Bu sözler de Türkiye'nin bir türlü başlamayan yatırımlar nedeniyle 'pahalı' olarak nitelendirilen yap-işlet-devret ve yap-işlet modeliyle yapılan doğalgaz çevrim santralleri, otoprodüktörler ve mobil santrallerde üretilen elektriğe mahkum hale geldiğini ortaya koydu. Konuyla ilgili görüştüğümüz üst düzey bir yetkili, "Bu durumu 2005'ten bu yana söylüyoruz. Ancak nedense görmezden gelindi. 2008'de beklenen sıkıntı 2007 yazında başladı. Ağustos ayında da bu sıcaklar sürerse elektrik kesintilerinin artacağından endişe ediyoruz" dedi. "Peki ne yapılabilir?" sorumuza ise aynı yetkili, "Ne yazık yapılacak pek bir şey yok. Elektrik tüketimi yüzde 9 büyürken, üretim yüzde 1 artıyor. En kısa zamanda bitecek yatırımlar doğalgaz santralleri görünüyor. Türkiye pahalı diye eleştirilen doğalgaz santrallerine mahkum hale geldi" yanıtını verdi.

Ajanslar
Yayın Tarihi : 1 Ağustos 2007 Çarşamba 05:54:58


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
İbrahim ÇAKICI IP: 85.100.238.xxx Tarih : 1.08.2007 16:22:09
DİYELİM Kİ BİR İŞLETMENİZ VAR VE SATIŞ YAPIYORSUNUZ. SATTIĞINIZ MALIN YERİNE YENİSİNİ KOYMADIĞINIZ GİBİ ZAMANLA KIRILAN DÖKÜLEN DEMİRBAŞINIZI DA YENİLEMİYORSUNUZ. SATTIĞINIZ MALIN MALİYETİ ARTARKEN SATIŞ DEĞERİNİZ DE AYNI KALIYOR. SONUÇ NE OLUR: AYRINTILI DÜŞÜNMEYE YADA EKONOMİST OLMAYA GEREK YOK, BATARSINIZ... ELEKTRİKTE OYNANAN OYUN BU. HİÇ BİR EK YATIRIM OLMAKSIZIN 5 YILDIR GEÇMİŞ DÖNEMLERDE YAPILMIŞ YATIRIMLARIN SEMERESİYLE BESLENİYOR DEYİM YERİNDEYSE DERİ ALTINDAN YİYORUZ. ÜSTELİK TÜKETİMİ DE POMPALIYORUZ. EE BİR HÜKÜMET ÜLKE ENERJİ SEKTÖRÜNÜ BATIRACAĞINI BİLE BİLE BUNU NEDEN YAPAR? 1. ALTINDAKİ KOLTUĞU KAYBETMEMEK İÇİN.2. ELEKTRİK VE DİĞER ENERJİ SEKTÖRÜNDEKİ ÖZELLEŞTİRMELERİN ÖNÜNÜ AÇMAK VE BUNUN İÇİN VATANDAŞIN 'DURUN 'DEYİP KARŞILARINA GEÇMEK YERİNE ' DOĞRU YAHU...' DİYEREK ARKASINDAN GELMESİNİ SAĞLAMAK İÇİN. 3. BESLENDİĞİ İÇ-DIŞ OYUNCULARA YARANMAK VE TABİİ BU MEZATTAN SEBEPLENMEK İÇİN ... 4. VE EN ÖNEMLİSİ TÜM DİĞER SEKTÖRLERDE OLDUĞU GİBİ BİRİLERİNCE ZATEN ' BATIRMAK ' ÜZERE GÖREVLENDİRİLDİKLERİ İÇİN... AKLINA BAŞKA BİR ŞEY GELEN VARSA, ÖZELLİKLE DE ' 5 YILDIR ELEKTİRİĞE ZAM YAPMADIK . DURMAK YOK . YOLA DEVAM...' SAFSATALARINA 'BRAVOOO' TEPKİSİNİ VERMİŞLERDEN ... YAZSINLAR DA BİLELİM...