20
Mayıs
2024
Pazertesi
GÜNCEL

TÜRK DOSTU İNGİLİZ PROFESÖRÜN TÜRKİYE'YE BAKIŞI

Bir dost toplantısında tanıdığımda çok şaşırmıştım. Bizden daha çok Türkiyeli ve en az bizim kadar Türkiye'yi seviyordu bu İngiliz. Aradan uzun bir süre geçti, o süreçte hep sayfalara taşımak istedim ama olmadı. Ancak ne zaman ki bir zamanlar İngiltere'nin "Demir Lady"si Margaret Thacher'e de danışmanlık yapan bu adam, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın dikkat etmesi gerekenleri bir sohbete taşıdı. Artık bu işi (röportajı) yapmam gerekir diye düşündüm.
Norman Stone ile bu kez Bilkent'teki öğretim üyesi lojmanlarındaki evinde buluştuk. Avukat olan İngiliz eşi beni kapıda karşıladı. Onunla bir süre ABD seçimleri ve Obama konuştuk. Ama söz Norman'a geldiğinde tek gündem maddesi vardı: Türkiye. Bu arada röportaj sırasında Norman'ın bir grup öğrencisi de ziyaretçisiydi. Kendi eliyle yaptığı kahvelerimizi yudumlarken ısrarla başka konulara girmeyen Norman'ın Türkiye sevdası eşliğinde gözlemlerini ve önerilerini ilgiyle okuyacağınızı düşünüyorum.

Bir İngiliz olarak "Türk milliyetçisiyim" diyecek kadar çok seviyorsunuz Türkiye'yi
Diyeceğim şey şudur: Bu ülkeyi, Türkiye'yi çok seviyorum. Bu, açıklaması zor bir şey. Sunday Times'a verdiğim bir röportajda küçük bir örnekle anlattım. Ama hepsi o değil. İngiltere çok katı, sıkıcı, boğucu bir hal almıştı. Yasaklar, yasaklar... Ben de aldığım bir teklif üzerine Türkiye'ye gelmeye karar verdim. Bilkent Üniversitesi'ndeki Uluslararası İlişkiler Bölümü'nün kuruluşunda bulunmamı istediler. Ben de kabul ettim. Ankara'da havaalanına indiğimde "sigara içilmez" levhasının önünde bir görevli sigara içiyordu. Bu, ülke ile ilgili önemli ipuçları veriyordu: Esneklik, hoşgörü... Ben de bir sigara tiryakisiyim. "Burası tam bana göre" diye düşündüm. Ama dışarıda Türkiye'nin imajı çok iyi değil. Üç ana probleminiz var: Kıbrıs, Ermeni soykırımı ve Kürt sorunu. Ben Türk vatandaşı olsaydım bu konularda Türkiye'ye haksızlık yapıldığını söyleyip sitem ederdim.

Türkiye bu üç problemin hakikaten sorumlusu ve muhatabı mı? Türkiye bunlarda hatalı mı?
Evet. Çünkü Türkiye bırakın problemlerin içeriğini, kendisini anlatamıyor. Ben 13 yaşındaydım Kıbrıs konusuyla siyah-beyaz televizyonlarda tanıştığımda. Herkes Rumların ne yaptığını çok iyi biliyor. Ama Türkiye kendisini anlatamıyor.

Peki, dünya niye böyle sizin algıladığınız gibi anlamıyor?
Türkiye kendisini anlatamıyor. Onlar Türklerden daha akıllı. Dünya kanaat önderlerini ikna ediyorlar. Türkiye ise bu işi biraz acemice yaptı. Hatta yapamadı. Ve böylece Rumlar bir anda daha haklı duruma geçti.

Sizce Türkiye'nin bir de Kürt sorunu var mı?
Tabii var. Ben iki yıl boyunca Galata'da İstanbul'da kaldım ve yalnız oturuyordum. Sık sık lokantalara gittim. Biri "Türkler bize Amerikan zencileri gibi bakıyorlar" dedi.

Durum gerçekten öyle mi? Türkiye'de böyle bir hava hissediyor musunuz?
Doğru değil. Çünkü İstanbul'da pek çok Kürt tanıdım. Tesadüfen onlar iyi Kürtlerdi ve çoğu Türkçe konuşuyorlar. İstanbul'da 3 milyon Kürt var. Kürt kökenli çok fazla tanıdığım var. Bunlar Kürt milliyetçiliği ile ilgilenmiyorlar. Eğer onlarla birlikteyseniz, İbrahim Tatlıses şarkısı çalıyorlar, kendilerini Ahmet Kaya ile özdeşleştirip, "Biz Kürdüz" diyorlar. Ama dediğim gibi kendi aralarında bile Türkçe konuşuyorlar. Yani İstanbul'daki Kürtler entegre olmuşlar. Sorun Diyarbakır'da. Çünkü çözümün büyük kısmı ekonomide yatıyor. İnanılmaz bir demografik sorun var. Sürekli çocuk doğuruyorlar. Tek bir maaşla 30 kişi birden besleniyor. Bu, ülke için kötü bir sorun. Ama yine bir çözüm var: Mesela GAP. Ekonomik fırsatlar yaratıyor. Ama herkes kendi ailesini düşünsün. Karadenizliler gibi istisnaların dışında, birkaç tane Kürt kökenli birey var. Hatta Ermeni bile.

Tayyip Erdoğan'ın Özal'a benzediğini sonra uzaklaştığını söylüyorsunuz. Bunu biraz açabilir miyiz?
Özal'ın arkadaşlarını herkes biliyordu. Hepsi yoksuldu. Erdoğan'ın etrafı yoksul değil.

İngiltere'nin eski başbakanı Margaret Thatcher'in danışmanlığını yaptınız. Hangi konularda size danışırdı?
Thatcher'in konuşma metinlerini ben yazardım. Almanya konusunda danışmanlığı ben verirdim. Thatcher Turgut Özal'ı çok severdi. Thatcher karizmatik biriydi. İnsanlara her hareketiyle ilham verirdi. Hiçbir sözünü ve hareketini unutmazdınız.

Tayyip Erdoğan'ın danışmanı olsaydınız neler söylerdiniz?
Bu laiklik çok önemli. Herkes belki mübalağa edildiğine inanıyor ama ben yaşadığım örnekleri sıralayacağım. Benim İstanbul Galata'da bir dairem var. Ara sıra gidip orada kalıyorum. 7 yıl önce tipik İstanbul ile karşı karşıyaydım. Bir İstanbul şekli vardı. Ne bileyim Eminönü'nden bir tekneden çok yüksek müzik sesi gelirdi. Ardından bir ezan sesi duyardım. Ama son zamanlarda sadece ezan sesi duyuyorum. Üstelik de bu ezanların sayısı arttı. 5-6 tane arka arkaya. 10 tane çok sesli cami var neredeyse. Aziz Kuran'da mikrofonlar yok. Şimdi orada mikrofonlardan arka arkaya ezanlar bağırıyor. Bir turist bölgesi olan Sultanahmet'te çok sesli bir ezan var. Fas'ta, Suriye'de, oralarda böyle bir şey yok. Örneğin ben hafta sonunda Kapadokya'ya gittim. Şimdi Nevşehir'de alkol yok. Alkol yasak. Neden? Bu gibi şeyler tehlikeli bir şey. Öğrenciler bir bira almak istediler. Ve bu öğrenciler yurtlarından kovuldular. Belediye yetkilileri bu öğrenciler için "alkolik ve fahişe" dedi. Duyduklarıma inanamadım.

Başka ne dersiniz Tayyip Erdoğan'a?
Ekonomide başarılılar. Mesela Ankara'daki değişim çok iyi. 1995'te geldim Ankara'ya. O zaman bu şehrin doğru düzgün aydınlatması bile yoktu. Trafik berbattı. Ankara çok zenginleşti. Şehir gelişti. Trafik sorunu yok. İstanbul gibi değil. Yobazlaşmadı. En yoğun trafikte bile yarım saat sonra Bilkent'ten çıkıp Hilton Oteli'nde olabiliyoruz. Ankara'yı çok seviyorum. Burada çok mutlu bir İskoçyalı gibi yaşıyorum. Belediye Başkanı Melih Gökçek başarılı.

CHP'nin durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Murat Karayalçın Ankara'da seçimi kazanabilir mi?
Kazanabilir. Ankara onu seviyor. Laik bir muhalefet, bu çok önemli bir şeydir.

Bu durumda Melih Gökçek anti-laik mi?
O aslında anti-laik değil. Uzun zamandır belediye başkanıdır. Şarap, viski, cin içilebiliyor. Öyle yasaklar yok dediğim gibi Ankara'da.

Deniz Baykal nerede hata yapıyor. Halktan mı koptu, ne oldu?
Maalesef bu tip partiler dünyanın her yerinde iflas ettiler. Sanırım orada liderlik sorununun ötesinde partinin kendisinde sorunlar var. CHP bölünmüş bir parti. Sıradan insanlara CHP ne vaat ediyor? Kendisini nasıl tanımlıyor? Bunu sormak lazım.



TÜRKİYE'DE TESETTÜR OLMAZ
Türk kadınını başarılı buluyor musunuz? Tesettür konusuna bakışınız nasıl?
Türkiye çok ilerledi. Tesettür olmaz çünkü sizlerde petrol yok Allah'a şükür. Ben kadınlar hakkında uzman değilim ama bir şey söyleyeceğim: Kız öğrenciler daha iyi, daha zeki, daha başarılı ve dayanıklı. Çok çalışıyorlar.

Türkiye'ye gelirken beni buraya getiren şapka demişsiniz.Şimdi türban simge olmuş olabilir mi?
Atatürk, dünyada bir efsane oldu. Özellikle o şapka bir simge oldu. Çocukluğumdan hatırlıyorum.
Türkiye'de türbanın simge olduğunu sanmıyorum.


SOYKIRIM BELGELERİ SAHTE
Aynı durumu şimdi Ermeni sorununda yaşıyoruz. Sizce Ermeni sorunu var mı?
Gazetelerde ve internette okudum "Obama Ermeni sorununu, soykırımını tanıyacak" diye. Neden? Obama, Ermenistan'ı haritada bile bulamaz. Tarihçi değil, hiçbir şey de bilmiyor. Ama Ermenistan öyle çalışıyor ki bunu söyletiyor. Türkiye ne yapıyor? Sanırım Türklerin yapacak başka işleri var. İlk olarak, Ermeniler kadar zengin değiller. İkinci olarak, Türkler, "Bu ne? Bunlar neden bahsediyor" diyorlar. Sonra birçok Türk, "Bu konunun Türkiye ile ne alakası var" diyor.

Siz çok iyi bir tarihçisiniz. Türkiye gerçekten Ermenilere soykırım uyguladı mı?
Bunun ispatı yok. Belgeler var ama onlar sahte. Osmanlı arşivlerinde de İngilizler zamanında araştırma yaptılar ve belgeye rastlamadılar. Bu nedenle Başbakan Tayyyip Erdoğan'ın konuyu tarihçilere bırakma önerisi yerinde ve doğru bir çıkıştır. Bu, son derece mantıklı bir öneriydi. Özal da zamanında bunu önermişti.




NORMAN STONE KİMDİR


1941'de Glascow'da doğan İngiliz tarihçi Norman Stone, Yakınçağ'da Orta ve Doğu Avrupa tarihi konularında uzman bir isim. 1987-1990 yılları arasında İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher'a dış politika danışmanlığı yaptı. 1984-1997 yılları arasıda Oxford Üniversitesi'nde yakınçağ tarihi konusunda ders veren Stone daha sonra sırasıyla Bilkent, Koç ve Bilgi Üniversitelerinde görev yaptı. Prof. Stone, Almanca, Rusça, Macarca, Lehçe, Fransızca ve Türkçe biliyor.

Referans
Yayın Tarihi : 15 Kasım 2008 Cumartesi 15:45:24


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?