BDDK Başkanı Tevfik Bilgin'in 'Bir Kuzey Avrupa ülkesindeki bir yabancı bankada Türk vatandaşlarının 60 milyar doları olduğuna' dair açıklaması iş dünyası ve ekonomi uzmanları tarafından doğrulandı.
Türkler'in bir Kuzey Avrupa ülkesinde 60 milyar doları olduğunu ve bu paranın Türkiye'ye getirilmesi gerektiğini belirten Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin'e, iş dünyası ve uzmanlardan cevap geldi. Bu paranın varlığını kabul eden iş dünyası ve uzmanlar, paranın Türkiye'ye dönüşünden ise umutlu değil.
Anadolu Holding İcra Komitesi Başkanı Tuncay Özilhan, uzun zamandır Türk vatandaşlarının yurtdışında ciddi miktarda parası olduğunu belirtirken, Ata Menkul Başekonomisti Nurhan Toğuç, krizle birlikte uzaklardaki paralarını geri kazanmaya çalışan ülkeler kervanına Türkiye'nin de katıldığını kaydederek, "Yurtdışındaki paraların bir kısmı Türkiye'de döviz taşımanın suç olduğu yıllarda çıkıp bir daha geri dönmeyen, büyük çoğunluğu da 2001 bankacılık krizinde çıkan paralardır" dedi.
ABD'den ilham alınmış
Ata Menkul Başekonomisti Nurhan Toğuç, bu çıkışın krizle birlikte son dönemde ortaya çıkan ülkelerin sermayelerini koruma altına alma çabasının bir yansıması olduğunu söyledi. Toğuç, son olarak İsviçre'nin en büyük bankası olan UBS'e Amerikan vergi makamları tatrafından yöneltilen, İsviçre'de banka hesabı bulunan 50 bini aşkın ABD vatandaşının banka bilgilerinin verilmesi girişiminin Türkiye'de de böyle bir açılımın kapılarını araladığını anlattı.
"Bu çıkışı paraya yön verenlerin daha sert bir politika izleyerek sermayeye sahip çıkmaya çalışması olarak yorumluyorum" diyen Toğuç, yurtdışındaki paraların bir kısmının Türkiye'de döviz taşımanın suç olduğu yıllarda çıkıp bir daha geri dönmeyen paralar olduğunu, ancak büyük çoğunluğunun 2001 bankacılık krizinde çıkmış olan paralar olduğunu kaydetti.
Toğuç, Varlık Barışı'nın Türkiye'de yeterince benimsenmemesini ise servet sahiplerinin Türkiye'ye güvenmemesine bağladı.
Bu parayı kumarda kaybetmedik
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle ise, geçen yıllarda Türkiye'de özel sektörün yüksek miktarda dış borç kullandığını, ancak bügün bunları ekonomiye döndürdüğünü belirterek, "Bütün bunları borçlanmadan nasıl yapacaktık? Geldiğimiz noktada reel sektörün bu kadar dış borcu olması eleştiriliyor. Ancak bizler bu parayı borç alıp da kumarda kaybetmedik. Bu borçlar Türkiye ekonomisine yapı, makine, altyapı, istihdam olarak geri döndü. Bu borçlanma ile Türkiye bir başarı hikâyesi yakaladı" dedi.
Gülle, geçen dönemde yaşanan yüksek büyümenin arkasında özel kesimin yurtdışından rahatlıkla ve düşük maliyetle borçlanmasının yattığını vurguladı. Anadolu Holding İcra Komitesi Başkanı Tuncay Özilhan ise, "Sayın Tevfik Bilgin'in bir bildiği ve istitistiki verileri var ki böyle konuşuyor. Yoksa bu çıkışı yapmazdı. Uzun zamandır Türk vatandaşlarının yurtdışında ciddi miktarda parası olduğu zaten söyleniyordu. Biz de bu paranın varlığına inanıyoruz" diye konuştu.
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu ise, "Şahsen kendi adıma böyle bir param yok" dedi. Zorlu, Varlık Barışı Yasası ile ilgili ise, "Yasasıyla ilgili olarak bugüne kadar parasını getiren getirirdi, eğer getirmiyorsa demek ki bir endişe var" yorumunu yaptı.