22
Mayıs
2024
Çarşamba
GÜNCEL

70 bin suçluya zamanaşımı affı

Hırsızlık, kapkaç ve gasp suçlarından Yargıtay'da biriken 94 bin davadan 70 bini zamanaşımından düşecek. Bazı davalarda birden fazla sanık yargılandığı için 100 bini aşkın suçlu zamanaşımından yararlanarak hapis yatmaktan kurtulacak.

Hırsızlık ve kapkaç gibi suçlara öngörülen cezaların yeni Ceza Kanunu'nda ağırlaştırılması kamuoyunda sevinçle karşılanırken yargıdan şaşırtıcı bir haber geldi. Hırsızlık, kapkaç ve gasp suçlarından Yargıtay'da biriken 94 bin davadan 70 bini zamanaşımına giriyor. Bazı davalarda birden fazla sanık yargılandığı için 100 bini aşkın suçlu zamanaşımından yararlanarak hapis yatmaktan kurtulacak. Bu yıldan itibaren Yargıtay'da hırsızlık ve gasp suçlarına bakan daireye hiç dava gelmese bile, mevcut 94 bin dosyanın temyiz incelemesi 5 yıl sürecek.

'Hırsızlık ve kapkaç suçları yargıyı tıkadı' başlıklı haberimiz üzerine Zaman'a açıklama yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesi Başkanı Mustafa Aydın, durumun göründüğünden çok daha vahim olduğunu söyledi. 2000 ve 2001 yıllarında yaşanan ekonomik krizden sonra mala karşı işlenen suçlarda patlama meydana geldiğine dikkat çeken Aydın, dosyalarda aşırı bir yığılma görüldüğünü belirtti. Ceza hukukçusu Doç. Dr. Cahit Bıçak, aynı suçu işleyen insanların bir kısmı cezalandırılırken bir kısmının zamanaşımıyla cezasız kalmasının kabul edilemez bir adalet anlayışı olduğunu vurguladı. Hukuk ve Hayat Derneği Başkanı Av. Nurullah Albayrak da cezanın en önemli fonksiyonunun caydırıcılık olduğunu ifade ederek zamanaşımı sayesinde 'nasıl olsa bir şey olmuyor' anlayışının yerleştiğine işaret ediyor. Albayrak, "Cezaları yükseltmek, bu davalara bakacak mahkeme sayısını artırmak tek başına çözüm sağlamıyor. Hapse giren hırsızlar birbirlerinden suç işlemenin inceliklerini öğreniyor." ifadesini kullanıyor.


Sadece hırsızlık, kapkaç ve gasp suçlarına ilişkin davalara baktıklarını hatırlatan Yargıtay 6. Ceza Dairesi Başkanı Mustafa Aydın, "Geçen yıl 6 üyemiz ve 16 tetkik hakimimizle birlikte 15 bin dosyayı karara bağladık, 38 bin dosya ise 2007'ye devredildi. Yargıtay Başsavcılığı'ndan gelecek 56 bin yeni davayla birlikte dairenin bu yıl incelemesi gereken dosya sayısı 94 bini geçiyor. 70 bin dosya kapağı bile açılmadan zamanaşımına girecek." diye konuştu. Aydın, temyiz başvurusuyla daireye gelen dosyaların hepsini inceleme imkanı bulamadıkları için sanıkları tutuklu olan davaları ve daha ağır suçları öne aldıklarını, diğerlerini ise mecburen zamanaşımına terk ettiklerini dile getirdi. Dairenin görev alanına giren hırsızlık ve gasp suçlarına ilişkin dava sayısının her yıl katlanarak artmasından yakınan Aydın, "Bu yıldan itibaren dairemize hiç yeni dava gelmese bile elimizdeki 94 bin dosyanın temyiz incelemesini yapmamız 4-5 yıl sürer." dedi. Aydın, Yargıtay'da yaşanan bu sıkıntının aşılması için davaların başka dairelere dağıtılması gerektiğini kaydetti.

Aydın'ın verdiği bilgiye göre hırsızlık ve gasp davalarındaki sanıkların çoğu 12-18 yaş arasındaki çocuklar. Suç çeteleri, çocukları korumak amacıyla getirilen tutuklama yasağı ve mahkumiyet kararının ertelenmesi gibi düzenlemeleri suistimal ediyor.

Mala karşı işlenen suçlardaki artış sık sık açıklanan Emniyet istatistiklerine de yansıyor. 2005 yılında polis sorumluluk alanında meydana gelen şahsa ve mala karşı işlenen asayiş olaylarının toplamı 487 bin 761 iken geçen yılın ilk 9 ayında bu suçların toplamı 598 bin 388 oldu. Emniyet verilerine göre mala karşı işlenen suçlar arasında ev ve otodan hırsızlıkla, kapkaçtaki artış dikkat çekiyor. İşlenen suçların önemli bir bölümünün failleri tespit edilemiyor.

2000 ve 2001 yıllarındaki krizin ardından mala karşı suçlar her yıl katlanarak artmaya başladı. 2000 yılında 6. Ceza Dairesi, hırsızlık ve gasp suçlarının yanı sıra dolandırıcılık ve sahtecilikle ilgili davalara da bakmasına karşılık toplam dava sayısı 12 bin civarındaydı. Bu rakam 2001 yılında 16 bine, 2002'de ise 28 bine çıktı. İş yoğunluğunun katlanarak artması üzerine dairenin görev kapsamındaki sahtecilik, dolandırıcılık ve iflas suçları başka dairelere verildi. Şu anda sadece hırsızlık, kapkaç ve gasp suçlarına bakmasına karşılık artan iş yoğunluğu daireyi yeniden çalışamaz hale getirdi. 2006 yılında daireye yerel mahkemelerden bu suçlara ilişkin 23 bin 365 dava geldi.

2005 yılında Türk Ceza Kanunu'nda yapılan değişiklikle hırsızlık ve gasp suçlarının cezalarıyla zamanaşımı süreleri artırıldı. Daha önce hırsızlık suçlarında zamanaşımı süresi 5 yıl iken yeni TCK'yla bu süre 8 yıla çıkarıldı. Kapkaç ve gaspta ise 10 yıl olan zamanaşımı süresi 15 yıl olarak değiştirildi.

Davaların yüzde 20'si zamanaşımına uğruyor

Adalet Bakanlığı'nın istatistiklerine göre her yıl davaların yaklaşık yüzde 20'si zamanaşımı nedeniyle ortadan kalkıyor. Zamanaşımı nedeniyle suçlular cezasız kaldığı için toplumun adalete güveni azalıyor. Yargıdan umudunu kesen insanlar, haklarını ya kendi imkanlarıyla ya da mafya gibi yasadışı yöntemlerle almaya çalışıyor. Türkiye'de özellikle mahkemelerdeki aşırı iş yoğunluğu, yargının altyapısındaki sorunlar, çelişkili bilirkişi raporları, sanıkların kaçması ve yasalardaki boşlukların davalılar tarafından suistimal edilmesi gibi nedenlerle yıllarca süren birçok dava zamanaşımına uğrayarak düşüyor.

Adalet sistemi büyük zarar görür

Ceza hukukçusu Doç. Dr. Cahit Bıçak: Adalet dağıtımında en çok dikkat edilmesi gereken konu aynı durumdakilere aynı muamele yapılmasıdır. Aynı suçu işleyen insanların bir kısmı cezalandırılırken bir kısmının zamanaşımıyla cezasız kalması kabul edilemez. Davaların zamanaşımına terk edilmesi adalet sisteminin çalışmadığını gösterir, halkın yargıya güveni sarsılır. Adalet sistemi büyük zarar görür. Hırsızlık ve gasp suçlarında ciddi bir artış varsa, durumun ilgili makamlara bildirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması gerekir.

Suçu önleyici tedbirler getirilmeli

Hukuk ve Hayat Derneği Başkanı Av. Nurullah Albayrak: Kapkaç ve hırsızlık gibi mala karşı işlenen suçlardaki artış giderek derinleşen toplumsal bir yara halini alıyor. Önleyici tedbirlerin ve cezai yaptırımların caydırıcı bir şekilde uygulanması gerekir. Hırsızlık yapan bir suçlu zamanaşımıyla cezasız kalınca 'nasıl olsa hiçbir şey olmuyor' diyerek suç işlemeyi alışkanlık haline getiriyor. Hapse giren hırsızlar birbirinden suç işlemenin inceliklerini öğreniyor. Cezaevinden çıktıktan sonra bu kişiler takip edilip tekrar suç işlemeleri önlenmeli.


Murat Aydın - zaman
Yayın Tarihi : 15 Şubat 2007 Perşembe 12:05:19
Güncelleme :15 Şubat 2007 Perşembe 12:06:17


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Remzi CANGÜVEN IP: 85.106.216.xxx Tarih : 15.02.2007 13:08:04
Deveye sormuşlar boynun neden eğri diye.Deve nerem doğru ki demiş.Eğri cetvelle doğru çizik çizilmez.Adaletin bu ülkede mağdur insanların derdine çağre olmadığı herkesçe bilinmekte.korkmayın,utanmayın referanduma gidelim.Ülkede Adalete inanan ½5 bile çıkmaz ben bunu iddia ediyorum ve hodri meydan diyorum.

dursun ali doğançay IP: 88.254.140.xxx Tarih : 15.02.2007 12:31:21
işlenen suçlarda zaman aşımı diye bir kanunun olmaması gerekiyor.parası olan,dayısı olan zaman aşımından garanti yırtıyor. devleti soy=zaman aşımı adam öldür=zaman aşımı=6 ay=(3 adama kadar adam öldürme) baklava çal=10 yıl bankadan hesaba para geçirme=zaman aşımı kayıp trilyonlar=zaman aşımı=ev hapsi

www.ergazadana.com IP: 85.104.217.xxx Tarih : 15.02.2007 13:51:41
Tüm memlekete millete geçmiş olsun. Desenize gasp ve hırsızlık iyice artacak ve önü alınmaz duruma gelecek.