Avrupa Birliği liderleri, iki günlük zirve için dün Brüksel'de biraraya geldi. Bugün açıklanacak sonuç bildirisinde, Türkiye'ye reformlar konusunda güçlü uyarı yapılması kararlaştırıldı.

Sonuç bildirisinin Türkiye bölümünde, reformlarla ilgili uyarı yapılacak, Ortaklık Anlaşması ve Ek Protokol'ün getirdiği yükümlülüklerin tam olarak yerine getirilmesinin önemi vurgulanacak.

Ayrıca AB'nin 21 eylülde yayımladığı Kıbrıs Deklarasyonu'na değinilecek.

'Özümseme kapasitesi' yeni kriter

Zirvenin ilk gününde özümseme kapasitesinin yeni üyeler için kriter haline getirilmek istenmesi tartışma yarattı.

Başta Fransa olmak üzere, Avusturya, Hollanda gibi ülkelerin, yeni üye olacaklar için kriter olarak 'özümseme kapasitesi'ni uygulatmak istemesi İngiltere, İtalya ve İspanya tarafından eleştirildi.

AB Dönem Başkanı Avusturya, eleştirilere rağmen sonuç bildirisinde özümseme kapasitesinin önemine değindi.

Avusturya Başbakanı Wolfgang Schüessel, gelecekteki genişleme tartışmalarında 'özümseme kapasitesi' tabirinin kullanılması gerektiğini söyledi.

'AB Anayasa'sı için son tarih 2008'

Zirvenin dünkü oturumunda, Avrupa Birliği Anayasası konusundaki karar için son tarih olarak 2008 yılı belirlendi.

Avusturya'nın sunduğu öneri kapsamında, 2007 yılının ilk yarısında Anayasa'yla ilgili bir rapor hazırlanacak.

Bu rapor doğrultusunda, Fransa ve Hollanda'da reddedildiği için çıkmaza giren Anayasa konusunda 2008 yılında nihai karara varılacak. 

The Guardian: AB üyeliği zora girdi

İngiliz The Guardian gazetesi, Türkiye'nin AB yolunun Avusturya'nın genişlemeyi frenleme girişimi ve müzakerelerin dondurulabileceğine dair uyarısı nedeniyle yeniden zora girdiğini yazdı.

Gazete, AB liderleri yaz ortası zirvesi için biraraya gelirken, Avusturya Başbakanı Wolfgang Schüssel'in üyelik şartlarını sertleştiren önerileri masaya getirerek Türkiye'nin beklentilerine şüphe düşürdüğünü kaydetti.

The Guardian, AB'nin 'özümseme kapasitesi' şartı önerisi kabul edildiği takdirde her yeni üyeye sert kriterler uygulanabileceğini belirtti.

Gazete, Başbakan Schüssel'in önerisinin kabul edilmesinin zor olduğunu çünkü zirvedeki diğer 13 ülkenin Ankara'ya bu kadar aleni bir engelleme uygulamak istemeyeceğini de yazdı.

Türkiye - AB fiili müzakereleri başladı

AB ile Türkiye arasındaki fiili müzakereler, Kıbrıs Rum kesiminin tüm engelleme çabalarına karşın 12 haziranda başlamıştı.

Kıbrıslı Rumların, Türkiye ile fiili müzakerelerin 'bilim ve araştırma' başlığında açılıp kapanmasına yönelik itirazları, AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi'nde aşılmıştı.

Son ana kadar Rum kesiminin itirazlarının giderilmesini bekleyen Ankara, AB'nin Ortak Tutum Belgesi'ni inceledi ve Ortaklık Konseyi'ne katılma kararı almıştı.

Bu gelişmenin ardından Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Başmüzakereci Ali Babacan, Lüksemburg'a hareket etmişti.

Kıbrıs Rum yönetimi ile varılan uzlaşmaya göre, AB'nin müzakerelerle ilgili Ortak Tutum Belgesi'ne eklenen bazı ifadelerle fiili müzakerelerin yolu açılmıştı.

Belgede, Gümrük Birliği ve Ek Protokol içinde olmak üzere Ortaklık Anlaşması gereklerinin yerine getirilmesinin önemi vurgulanmıştı.

Bu konuda sorumlulukların yerine getirilmemesi halinde bütün müzakere sürecinin etkileneceği kaydedilen belgede, ''AB, bu çerçevede 21 eylül 2005 tarihinde Kıbrıs ile ilgili yayımladığı deklarasyona atıfta bulunuyor'' denilmişti.

Belgede, gelişmeler çerçevesinde gerektiği takdirde fiili müzakerelerin başlatılacağı bilim ve araştırma faslına geri dönebileceği belirtiliyordu.

'Bilim ve araştırma' faslıyla ilgili AB müktesebatının sınırlı olması nedeniyle fiili müzakerelerin aynı gün açılıp kapatılmasına itiraz eden Rum kesimi, bunu 'Türk liman ve havaalanlarının açılması ve tanınma'yla bağlantılı hale getirmeye çalıştı.

Türkiye 3 ekimde müzakerelere başladı

Türkiye ile AB arasındaki müzakereler 3 ekim tarihinde başlamıştı. Türkiye'nin 3 ekimde AB ile müzakerelere başlamasından önce Avusturya'nın 'imtiyazlı ortaklık' ta diretmesi krize neden olmuştu.

Avusturya, Müzakere Çerçeve Belgesi'ne 'imtiyazlı ortaklık' ibaresinin girmesi için uzun süre direnmişti. 25 üyeli birlik içinde tek kalan Avusturya'nın sonunda direnci kırılmış ve Müzakere Çerçeve Belgesi onaylanmıştı.

Avusturya ile yürütülen pazarlıkların uzun sürmesi nedeniyle diplomaside pek sık uygulanmayan bir kural işletildi. Pazarlıkların yürütüldüğü Lüksemburg'ta saatler gece yarısına iki dakika kala 23.58'de durdurulmuştu.

AB Dönem Başkanlığı'nı yürüten İngiltere, bu süreçte Türkiye'ye önemli ölçüde destek vermişti. AB kulislerinden sızan bilgilere göre, İngiltere'nin diplomasideki başarısı müzakerelerin başlamasında etkili oldu.