19
Mayıs
2024
Pazar
GÜNCEL

ABD ile Karadeniz sıkıntısı

Türkiye ile ABD arasında, Karadeniz konusunda kamuoyuna henüz yansımamış önemli bir sıkıntı yaşanıyor. 

ABD, terörle mücadele için Akdeniz’de NATO bünyesinde faaliyet gösteren “Aktif Çaba” adlı deniz gücü operasyonunun görev alanının, Karadeniz’i de kapsayacak şekilde genişletilmesini istiyor. Türkiye ise, Rusya ile birlikte bu girişime karşı çıktı.

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu üst düzey yetkililerinden Kurt Volker, Washington’da yaptığı bir konuşmada, söz konusu NATO gücünün Karadeniz’de de görev yapmasını istediklerini, ancak Karadeniz’e kıyısı bulunan ülkeler arasında buna ilişkin görüş ayrılığı olduğunu söyledi.

‘BASKI YOK’
Volker, “Bu konuda özellikle Türkiye gibi bir NATO ülkesine karşı NATO üzerinden baskı yapmak istemiyoruz. İlgili ülkelerle bu işi nasıl çözebileceğimizi konuşuyoruz” dedi.

Türk yetkilileri ise, bu girişimin, Boğazlar ile ilgili Türkiye’ye haklar tanıyan Montreux Konvansiyonu’nu sulandırmasından kaygı duyuyor. Ankara, terörle mücadelenin, kendi yürüttüğü “Karadeniz Uyum” operasyonu ve Karadeniz ülkelerinin üyesi bulunduğu Karadeniz Gücü (Blackseafor) adlı teşkilatça yapılabileceğini ve ayrıca bir NATO girişimine gerek olmadığını belirtiyor.

YENİ ÜYELERDEN ABD’YE DESTEK
Rusya da, Türkiye gibi bu gücü Karadeniz’de istemiyor. NATO’nun yeni üyeleri Bulgaristan ve Romanya ise, ABD’yi destekliyor. Gürcistan ve Ukrayna da, ABD’nin pozisyonuna sıcak bakıyor. Yani Karadeniz’e kıyısı olan ülkeler, ABD’nin önerisine ilişkin ikiye bölünmüş durumda.

ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Volker, konuşmasında, Karadeniz’e daha geniş bir perspektiften bakıldığında, “Sadece bir güvenlik meselesinin değil, aynı zamanda demokratik değişimin, siyasi sistemlerin ve piyasa ekonomilerinin güçlendirilmesini içeren bir bölgesel meselenin olduğunun” görüleceğini söyledi.

Gözlemcilere göre, Volker’ın bu sözlerinden anlaşılacağı gibi, ABD’nin Karadeniz’deki potansiyel askeri varlığı, “Demokrasi ve özgürlüklerin dünyada yaygınlaştırılması” yönünde Washington’ın savunduğu politikaları desteklemeyi de amaçlıyor.

RUSYA TAMAMEN KARŞI
Gürcistan ve Ukrayna’daki ‘devrimleri’ kaygıyla izleyen Rusya’nın ise, ABD’nin bu politikalarına tamamen karşı olduğu biliniyor.

Türk kaynakları, Ankara’nın da söz konusu NATO gücünün Karadeniz’e gelmesiyle birlikte, ABD ile Rusya arasında gerginliğin artmasından yana olmadığına işaret ettiler.

Washington yakınlarındaki Potomac Enstitüsü’nün uzmanı David Smith ise, Türkiye’nin Karadeniz’deki çıkarlarının Rusya’nınkilerle uyuşmadığını savunarak, “Türkiye, Aktif Çaba operasyonunu Karadeniz’e davet etmekte NATO müttefikleri Bulgaristan ve Romanya’ya katılmalı” dedi.

Akdeniz’de görev yapan Aktif Çaba operasyonu, 11 Eylül terörist saldırılarının ardından, 2001 sonunda ABD’nin talebiyle NATO bünyesinde doğu Akdeniz’de kurulmuştu.

ABD’nin yanısıra, Türkiye, İngiltere, İtalya, Yunanistan, Almanya, Hollanda ve İspanya’dan savaş gemilerinin yer aldığı operasyonda, bölgede seyreden ticari gemiler izleniyor ve teröre, silah kaçakçılığına ve suçlara karıştığından kuşkulanılan gemiler aranıyor.

NTV
Yayın Tarihi : 1 Mart 2006 Çarşamba 12:20:58
Güncelleme :1 Mart 2006 Çarşamba 13:55:31


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
nihatdurmaz IP: 212.175.112.xxx Tarih : 2.03.2006 15:36:47
milli mücadele sırasında ankara meclisinde atatürk bir gün üç taraftan kuşatıldık ama gerekirse kaafkaslara çıkar gerilla harbi yaparız demişti, şimdi ise hem içerden hem de dört taraftan kuaşatılıyoruz gibi, kurt kapanına getirmeye çalışıyorlar gelecek yıllar çok zor olacak sanırım gerilla harbi yapacak yerleride kapatıyorlar... inşallah oyunları bozulur, bu milllet yeniden istiklal harbine mecbur kalmaz...

serhat güngör IP: 81.213.133.xxx Tarih : 1.03.2006 13:19:00
demokrasinin yaygınlasması gibi bir kavram geciyo bu haberde.amerikanın demokrasi anlayışını hergün biraz daha iyi görüyoruz zaten.tamam nato gücü tam anlamıyla abd demek deyıli ama abd böyle bişi için girişimlere girdiğine göre var bence bi durum.abd çıkarı olmadan bi yere gitmez.ayrıca biz yıllardır doğuda terörle mücadele ediyoruzda nato desteğiylemi ediyoruz.hayır.ayrıca madem bi terör durumu var bu öncelikle bölge ülkelerinin sorunudur.önce kendileri çözmeye çalışır olmazsa nato ya gider.bu birr.ikincisi ise daha vahim bi açıklama var haberde.volker demişki türkiye nato ülkesi,nato üzerinden baskı yapmak istemiyoruz.ben nato ülkesiysem sen de nato ülkesiysen bana böyle gözdağı verir gibi bi açıklama yapamazsın.kurduğu cümleye dikkatle bakarsak şunu demek istiyor.ben bu konuda karalıyım,yapacaksın,yapmazsan nato yu kullanır ordan yaparım,en iyisi pasa pasa kabul et.ben karadenizli olarak nato nun bölgemiz sorununa el sürmesini istemiyorum çünkü suan için nato ya düşen bi durum yok.haa oldu mesela bi terörle ilgili bişi bu bölgede kim varsa onlar ilk önce mdahele etme hakkın a sahiptir.