30
Mayıs
2024
Perşembe
GÜNCEL

Ağaçlandırmada 'kazan kazan' modeli

Ülkemizde yıllarca inşaat sektörünü ayakta tutan "Kat karşılığı arsa" ve ödenek sıkıntıları nedeniyle faaliyete sokulamayan işletmelerin kazandırılması için uygulanan "Yap-İşlet-Devret" modelleri ziraatçılara örnek oldu.

Bu iki ayrı modelden esinlenerek tarım sektörü için "Kazan-Kazan" modelini geliştiren sektör temsilcileri; yıllardır boş beleyen arazileri tarım alanları haline getirerek ülkeye yeni bir katma değer oluşturmayı hedefleniyor.
Aydın ve çevresinde 1991 yılından buyana çevre konusunda çeşitli faaliyetlerde bulunan Sağlık, Yardımlaşma, Kültür ve Çevre Derneği (GÜMÜŞAY) yetkilileri tarafından hazırlanan zirai modelde, yıllarca boş duran arazilerin yap-işlet-devret yöntemiyle ağaçlandırılması esas alınıyor. Arazide yapılan her hürlü masraf yüklenici tarafından karşılanmakta olup, ürün veya ürün edeli ikiye bölündükten sonra kanancın yarısı arazi sahibinin yarısı da yüklenicinin oluyor. İnşaat sektöründeki kat karşılığı arsa modelinde olduğu gibi bu çalışmada da arazinin kullanın hakları yükleniciye verilmiş oluyor.


Türkiye'de ilk defa geliştirilen ve ilk uygulaması günümüzün ekonomik ürünleri arasında yer alan Hicaz Narı ile yapılacak olan zirai modelde, tarafların mağduriyetinin önüne geçmek için çeşitli önlemler alınmış. Araziye büyük bir yatırım yapan yüklenici ile arazisini tahsis eden mal sahibinin doğabilecek her türlü zararı önceden tespit edilerek yasal bir sözleşme hazırlanmış. Medeni ve Miras hukuku yönünden sıkıntılar oluşmaması için taraflar noter huzurunda yaptıkları ortaklık sözleşmesi ve tapu şerh düşülmesiyle haklarını garanti altına almışlar. Bu sayede sonraki kuşaklara problem bırakılmamış olacakmış. Yapılan bu çalışmalarla sağlam bir hukuki zemine oturtulan projede, ağaçlandırmanın süresi ve dikim yapılacak türü önceden belirlenmiş. Örneğin; ceviz, zeytin, kestane ve çam gibi yüz yıllarsa yaşaya bilen ağaçlarda ağaçlandırma süresi kesim izni süresine kadar uzatılabiliyormuş. Hicaz Narı gibi ortalama 100 yıl ömrü olan ağaç türlerinde bu zaman dilimi 50 yılla sınırlanmış. Konulan maddeler gereği her hangi bir vefat durumunda çalışmanın diğer kuşaklarla sürdürebilmesi ve sona erdirebilmesine imkân tanınmış.


"Kazan Kazan" modelinde; arazinin hepsi ile dikilen ağaçların yarısı arazi sahibinin, geriye kalan yarı ağaçlar ise belirli bir süre yükleniciye ait oluyor. Geliştirilen bu model ile arazilerden ve ağaçlandırmadan uzaklaşan nesillerin, bıraktığı boşluğu hızla dolduracak bir çalışmanın yapılması planlanıyor. Bu girişim sayesinde atıl durumda bekleyen arazilerin gerçek değerine ulaşması sağlanıyor. Arazi sahipleri arazileri teslim ettikten sonra hiçbir masrafa karışmıyor, sözleşme sona erinceye kadar yüklenici tarafından karşılanıyor. Ağaçların ürün elde edilmesinin ardından sadece o dönem yapılan masraflar düşülerek, elde edilen kar ikiye bölünüyor.

En düşük maliyetle ekonomik faaliyetlerin ancak daha çok ağaçlandırma ile olacağını iddia eden proje sahipleri; bununla birlikte erozyon ve küresel ısınma gibi günümüzün başlıca sorunlarının da çözüme kavuşacağını savunuyor. Ayrıca kırsal kesimin kalınmasına yönelik olarak başlatılan bu çalışmanın, iş ve istihdam sağlama, göçlerin önlenmesi, şehirlerin plansız ve gereksiz büyümesinin önüne geçilmesi, üretim ve ihracatı artırma, GSMH'yi yükseltme, insanlara kendi iş sahasını oluşturma ve ülkemizde üretken insan sayısını artıma gibi yüzlerce konuda yeni ufuklar açacağını tahmin ediyor.


Teorik olarak tamamlanan projenin ilk uygulaması; Aydın'ın Karacasu ilçesinde bulunan 93 bin metre karelik arazide yapılacak. Yapılacak çalışmalarla ilgili olarak GÜMÜŞAY Genel Başkanı Mehmet Gebenç ve mal sahibi Ali Portakal arasında yapılan görüşmeler sonrasında ortaklık sözleşmesi geçtiğimiz günlerde imzalandı. İlçe tapu müdürlüğünde tapuya düşülen şerhin arazinin satışını engelleme anlamına gelmediği aksine arazinin satılması durumunda alıcının sözleşmeyi kabul ederek satın almasını sağlamak anlamı taşıdığı kaydedildi. Kısa bir süre önce arazide başlayan ağaçlandırma çalışmaların, 2007 yılı içerisinde tamamlanacağı bildirildi.


Her hangi bir sıkıntının yaşanmaması için her türlü ihtimalin düşünüldüğünü açıklayan Mehmet Gebenç, zaten gelir getiren ve 5 ila 10 defa arazi satışına denk miktarda para kazandıracak olan bu araziyi kimsenin satmayı düşünmeyeceği iddia etti. Gebenç, atalardan miras kalan arazilerin yok pahasına satılmasını önüne geçmek fikrinin arazi sahiplerine cazip geldiğinin altını çizdi. Bu çalışma ile yüklenici ve mal sahibiyle birlikte ülkenin de kazançlı çıkacağını savunan Gebenç, "Geliştirdiğimiz bu modelde arazi sahibinin hiçbir kaybı söz konusu değildir ve çalışma sonrasında iyi bir gelir elde edecektir. Yüklenici de arazi parası ödemeden yatırım yapacak arazi bulma şansına sahip olacaktır.

Bu yüzden bu formüle "Kazan Kazan" adını verdik. Bu formülde kaybeden yoktur. İlk uygulamamızda kullanacak olduğumuz hicaz narı ortalama 100 yıl yaşayabildiği için ortaklık sözleşmesi 50 yıl olarak yapılmıştır. Sözleşmemiz 31.12.2056 yılında sona erecek, biz bütün alt yapı ve ağaçlarla birlikte araziyi sahiplerine bırakacağız. Bu tarihte tarafların kanuni mirasçıları yeniden sözleşme yapabilecekler veya ortaklığı sona erdirecekler. Yaptığımız bu ilk örnek çalışmanın ardından şimdiden yeni talepler gelmeye başladı. Hicaz narı ağaçlandırma çalışmaları için 3 arazi sahibi ile görüşmelerimiz devam ediyor. İnşallah bu uygulamayı ülke geneline yaygınlaştırarak, toplumuza iyi bir hizmet sunmayı istiyoruz" dedi.


AĞAÇLAR ÜRÜN VERİNCEYE KADAR ARASİ SAHİBİ KORUNUYOR-
Ağaçlar ürün verinceye kadar araziden elde edilen düşükte olsa gelirin devam etmesi için mal sahibine bir takım kolaylıklar getiriliyor, Ürün zamanına kadar arazi sahibine icar ödeniyor. Araziye ekilen ara ürünler dikene kiraya veriliyor. Arazi sahibinin araziyi işlemeye devam ederek ek gelir elde etmesine sağlanıyor. Sözleşmeye konulan bu maddelerle arazi sahibinin mağduriyeti önlenmiş oluyor. Bu şekilde arazinin bir defa satışından elde edilebilecek kar, yaklaşık 10 kat daha artabiliyor. Geçmiş kuşakların boş bıraktığı araziler doldurularak, arazi sahipleriyle girişimciler buluşturulmuş oluyor.


İSTEĞE BAĞLI SÖZLEŞME SÜRESİ İMKANI SUNULUYOR-
50 yıllık ürün ortaklığını çok uzun görenler için alternatif modeller geliştirilmiş. Daha düşük ürün ortaklık hissesi ile yapılan sözleşme ile arazi sahibinin bugün elde ettiği gelirin daha fazlasını elde etmesi sağlanmış. 25 yıl belirli oranda ürün ortaklığını tercih eden arazi sahipleri, 100 yıllık yaşama ömrü olan hicaz narından elde edilecek gelirlerin geriye kalan 75 yılın ürünlerinin tamamını kendisine alma imkânına kavuşuyor.

İha
Yayın Tarihi : 20 Ekim 2008 Pazartesi 12:30:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?