18
Mayıs
2024
Cumartesi
GÜNCEL

Babacan: AB için gerekli adımları atacağız

Ankara'da Hazine Müşteşarlığı'nda ki makamında ABHaber yazarı Aysun Karlı'nın sorularını yanıtlayan Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, AB yolunda Türkiye'nin özellikle 17 Aralık'ın ardından artık aday değil, katılımcı bir ülke olduğuna dikkat çekti.

AB’ye önemli mesajlar gönderen Babacan, Türkiye'de olan tüm gelişmeleri birlik üyesi 25 ülkenin izlediğini ifade ederek, Türkiye'de ki reform sürecinin yakından izlendiğini,gerektiği zamanda gerekli adımları attıklarını söyledi.Babacan, uygulama sürecini adım adım izlediklerini belirtti.

YAZAR ORHAN PAMUK DAVASI VE OLLİ REHN'İN ELEŞTİRİLERİ "YARGIYA MÜDAHALE ETMEYİZ, TÜRKİYE SIKINTI YAŞAMAZ"

Bakan Babacan, Türklüğe hakaret suçuyla yargılanan Yazar Orhan Pamuk davası ve Avrupa Birliği'nin Genişlemeden Sorumlu üyesi Olli Rehn'in eleştirileri konusunda ise, bu konuda bir sıkıntı çıkması durumunda gerekenin yapılacağını ancak, Yazar Orhan Pamuk davasında yargıya müdahale anlamına gelebilecek tutumlardan özellikle kaçındıklarını vurguladı.

KKTC'YE YÖNELİK AB'NİN TUTUMU VE HÜKÜMETİN YAKLAŞIMI"HİÇ BİR KONUDA TAVİZ VERMEDİK"

" 3 yıllık döneme baktığımızda, AB yolunda attığımız her adım Türkiye'nin lehine olmuştur" diyen Başmüzakereci Babacan, Avrupa Birliği'nden KKTC konusunda yapılan baskılara yönelik eleştirilerin yersiz olduğunu söyleyerek, "hükümet olarak hiç bir ülkeye hiç bir şekilde taviz vermedik, vermiyoruz" diye konuştu.

İnsan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğünün uygulanmasından kimsenin korkmaması gerektiğini ifade eden Babacan, "AB kendi siyasi irademizle seçilen bir yoldur" dedi.

Babacan; Türkiye üye olana kadar çeşitli çevrelerden çeşitli eleştiriler gelebileceğini vurgulayarak, "bazı konular olacak ki kısa vadede toplumda bazı maliyetlere yol açabilir, ancak bu konularda atacağımız adımlar uzun vadede tüm toplumun çıkarına olacaktır" yorumunda bulundu.

AB'nin özünün ortak değerler olduğunu ifade eden Babacan, Türkiye'nin kendi kurumlarını buna uydurmaya çalıştığını ve bunu kendi iradesiyle yaptığının altını çizdi.

Uygulamaların AB'yi tatmin etmek için yapılmadığını özellikle vurgulayan Babacan, eleştirilerden korkmanın ve geri çekilmenin de sağlıklı bir bakış açısı getirmeyeceğini söyledi.Babacan, sürecin Türkiye'nin yararına olduğunu herkezin anlaması gerektiğini de belirtti.

AB'DE YAŞANAN ÇATIŞMALAR:AKLI SELİM HER ZAMAN GALİP GELİR

Babacan AB'nin 2.dünya savaşının ardından kurulmuş bir barış birliği olduğuna dikkat çekerek, AB içinde yaşanan tartışmaların ve kıyasıya çekişmelerin birliğin tabiatında bulunduğunu, konsensüs değil, AL- VER ilişkisi içinde bir özelliğe sahip olduğunu vurgulayarak, "bu birliktelik uzun süre devam eder" açıklamasında bulundu.

Anayasa tartışmalarına da değinen Babacan, AB'nin şu anki konjoktürünün anayasa konusunda uzlaşma çıkarmadığını ancak bundan alınması gereken çok önemli dersler bulunduğunu söyledi.Babacan, Brüksel'de birilerinin karar almasıyla her şeyin çözülmediğini, ancak aklı selimin her zaman galip geldiğini vurguladı.

İÇKİ YASAĞI VE AB'NİN ELEŞTİRİLERİ:İÇ GÜNDEM DİYE BİR ŞEY YOK

Bu tür tartışmaların AB'ne yansımasının Türkiye'nin yeni sürecinin bir ifadesi olduğunu belirten Babacan, artık iç gündem diye bir şey olmadığına dikkat çekti.Babacan, AB'nin görüşlerinin dinleneceğini, ancak Türkiye ile ilgili kendisinde çok konuşma hakkı görenleri de dikkatlice izlediklerini,tüm bunlara karşın Türkiye'nin en iyisi ne ise onu bulacağını, burada en önemli kriterinde Türkiye'nin yararına olup olmaması olduğunu ifade etti.

AB'nin çoklu, çok sesli bir yapı olduğunu söyleyen Babacan, Türkiye'yi tanıyanlar olduğu gibi, Türkiye'yi çeşitli sebeblerle tanıyamamış kesimlerde bulunduğunu söyledi. Babacan, Türkiye'nin AB'den alması gereken başlıca şeyin evrensel değerler olduğunu söyledi.

2007' DE IMF VAR MI:"HİÇ BİR KURULUŞA KARŞI ÖNYARGILI DEĞİLİZ"

Hükümetin her zaman net borç ödeyici olduğunu belirten Babacan, Türkiye'nin IMF'e olan borcunun da azaldığına dikkat çekti.Babacan uluslararası kuruluşlarla çalışmanın en önemli kriterinin kredibilite olduğunu ifade ederek, Türkiyenin faizleri bir kaç puan düşürmesi bile bu kuruluşlarla çalışmayı önemli kılıyor dedi.Babacan, bir takım önyargılar veya psikolojik sebeblerle, uluslarası kuruluşlarla çalışmamanın gerçeklerle bağdaşmayacağını bildirdi.

SANAYİCİYE MESAJLAR:"EKONOMİNİN İÇİNDEN GELMİŞ BİRİYİM"

Hükümet olarak ekonomi pratiğini bildiklerini ve kabinenin bir çok üyesinin de iş hayatından geldiğini belirten Babacan, " 3 yıl öncesine kadar bende işadamıydım ve Bursa'ya da bir çok kez gİdip geldim,dolayısıyla, ekonomide, piyasaların nabzını tutabilmek, sağlıklı bir ekonomik temel için çok önemlidir" dedi.

Vergi oranlarında tedrici indirimler yaptıklarını söyleyen Babacan, doğalgaz fiyatlarında ki uluslararası artışın Türkiye'yi de sarstığını belirtti.Babacan, makro dengelerde en ufak bir sarsılma olmadığını, bütçe ve enflasyon hedefinin tutturulduğunu ve Türkiye'nin iç ve dış şoklara dayanıklı bir ekonomi haline geldiğini söyledi. Oturmuş ekonomilerde bile piyasalarda dalgalanma olduğunu ifade eden Babacan normalleşme dönemine girildiğini kaydetti.
ABHaber
Yayın Tarihi : 16 Aralık 2005 Cuma 12:19:58
Güncelleme :16 Aralık 2005 Cuma 12:24:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?