Başsavcı Engin: Bilgi kirliliği var

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, Hrank Dink cinayetiyle ilgili bugüne kadar yazılı ve görsel basında yer alan haberlerin, çok ciddi boyutta karışıklığa ve bilgi kirliliğine sebebiyet verdiğini söyledi.

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde basın toplantısı düzenleyen Engin, Hrant Dink'in öldürülmesi ile ilgili olarak yapılan soruşturma kapsamında, bu aşamaya kadar tespit edilen olayın şüphelileri ve tanıklarının dinlenildiğini söyledi. Engin, olay mahallinden elde edilen tüm görüntülerin incelendiğini, ayrıca soruşturma birimlerine intikal eden tüm belge ve bilgilerin değerlendirildiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu safhada gözaltına alınan 26 kişiden 8'i şüpheli olarak tutuklanmıştır. Ancak, bizzat basın mensuplarımızın da eleştirdiği üzere, olay tarihinden bugüne kadar yazılı ve görsel basında yer alan haberler, çok ciddi boyutta karışıklığa ve bilgi kirliliğine sebebiyet vermekte ve kamuoyu yanlış bilgilendirilmektedir.

Yanlış ve karışık bilgilerin, kamuoyunda yanlış beklentilere de yol açabileceğini dile getiren Aykut Cengiz Engin, bunun, yargının ileride vereceği kararları da tartışılır hale getirebileceği endişesini taşıdıklarını söyledi. Başsavcı Engin, basın yayın organlarında konuya ilişkin beyanlara istinaden değerlendirme ve yorumlar yapıldığını da hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Bu kişilerin basında yer alan beyanlarının, soruşturma mercilerindeki ifadelerinden farklı olduğu, bir bölümünün de soruşturma mercilerinde bulunan belge delilleri de teyit etmediği anlaşılmıştır. Ancak bu yayınlar, soruşturmanın sağlıklı olarak yapılmasını engellemekte ve olumsuz etkilemektedir. Nitekim, bu yayınlardan birkaç somut örneği sizlere ifade etmek istiyorum.

Bugün de bazı gazetelerde yer alan resimlerde, Hrant Dink'in cenazesinin ambulansa konulduğu sırada fotoğrafı bulunan kişinin şüphelilerden birine ait olduğu bildirilmiştir. Halbuki, emniyet müdürlüğü nezdinde yaptığımız incelemede, bu kişinin olay yerinde görevli İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet büro Amirliği'nde görev yapan bir polis memuru olduğunu tespit ettik."

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, diğer taraftan bazı basın yayın organlarında, "olay yerindeki güvenlik kameraları tarafından tespit edilen bazı görüntülerin polis tarafından savcılardan saklandığına dair iddialar da bulunduğunu" hatırlatarak, soruşturmayı yürüten savcılardan aldığı bilgiye göre, böyle bir durumun söz konusu olmadığının, tam aksine emniyet müdürlüğünün ilgili birimleri ile savcıların büyük bir dikkat ve uyum içerisinde çalıştıklarının tespit edildiğini bildirdi.

Engin, hazırlık soruşturmasının gizli olduğunu vurgulayarak, soruşturma ile ilgili belge ve delillerin yayınlanmasının "suç teşkil ettiğine" dikkati çekti. Soruşturma sürecinde yasalara aykırılık teşkil etmeyecek bilgilerin, kendileri kanalıyla açıklama yapılarak verileceğini ifade eden Engin, basının ve kamuoyunun, soruşturma birimlerinin ve diğer ilgililerin açıklamaları dışındaki iddia ve bilgilere itibar etmemesini istedi.

Basın mensuplarının sorularını da cevaplayan Aykut Cengiz Engin, "Yasin Hayal'in olay sırasında Trabzon'da olup olmadığı" yönündeki bir soru üzerine, "Şimdi, bu konuda açık olarak, bu safhada kesin olarak soruşturma birimlerinin bir şey söylemesi söz konusu olamaz. Ancak, bu konuda Trabzon makamları ile birlikte tespitlerimiz mevcuttur. Ancak bunun hakkında da müspet, ya da menfi bir şey söylememiz mümkün değildir" dedi.

Öte yandan, gazetelerdeki fotoğraflarda görülen ve Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'nde görevli polis memuru olduğu bildirilen M.E'nin, bugün gittiği Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde bilgisine başvurulduğu öğrenildi.