"İslami cemaatlerin kara kutusu" olarak nitelenen Muzaffer Deligöz, El Kaide terör örgütü lideri Usame bin Ladin’in bir dönem İstanbul'da 500 dönüm arazi aradığını açıkladı.

Suudi Arabistan’da 12 yıl boyunca Ladin ailesinin “kefaletinde” yaşamış olan Muzaffer Deligöz, Tempo Dergisi'nin sorularını yanıtladı.

Delgöz, 1960’lı yıllarda Nurcularla birlikteydi. 70’li yıllarda Necmettin Erbakan ve Milli Görüş hareketinin içindeydi. 80’li yıllarda Usame bin Ladin’in yeğeni Meşhur Al Madodi’nin desteğiyle Suudi Arabistan’da 90’larda Usame’nin yeğeniyle kurduğu şirket aracılığıyla ticari hayata atıldı.

DELİGÖZ'ÜN HAYATINDAKİ İSİMLER

Deligözü'ün hayatında, "Fethullah Gülen’den Mehmet Kutlular’a kadar cemaat liderleri; Salih Özcan’dan Bekir Berk’lere kadar İslamcı hayatın önemli isimleri, Bediüzzaman, Necip Fazıl, M. Zahit Kotku, M. Şevket Eygi, Şule Yüksel Şenler gibi bir zamanlar olaylara damgalarını vuranlar, İsmail Kahraman, Hasan Aksay, Şevket Kazan, Süleyman Karagülle’ye ait sırlar, Rabıta, İslam Bankası, Suudi Arabistan, Kuveyt ve tüm ailesine ilişkin bilinmeyenleriyle Usame bin Ladin'e kadar" kesitler var.

Deligöz, 11 Eylül 2001'de ABD'de gerçekleştirdiği terör eylemleriyle adını dünyaya duyuran El Kaide lideri Usame bin Ladin ile bu tarihten önce ilişki içindeydi. Deligöz'ün, bu konuda anlattıklarının bir bölümü şöyle:

“1986 yılında Usame bin Ladin, İstanbul üzerinden Belgrat’a geçiyor, mücahitler için 100 milyon dolar değerinde bir silah alımını gerçekleştiriyordu. Bu alışverişin CIA’in bilgisi ile yapıldığı, yanında da Afganistan Direniş Hareketi’nden Fethi Muhammed, ABD’de oturan Türk asıllı Dr. Osman Kaldırım ve bir Türk ile evli Yugoslav Milica Karaoğlu isimli kişilerin bulunduğu tespit ediliyordu."

USAME BİN LADİN İSTANBUL’DA ARAZİ SATIN ALMAK İSTEMİŞ

Muzaffer Deligöz, Usame bin Ladin’in emriyle İstanbul’da 500 dönüm arazi aramış. Bu araziye göçmen Afganlar için evler yapılacakmış. Ama satış gerçekleşememiş. Deligöz, bunun için şöyle diyor:

“Kefilim, Usame bin Ladin’in yeğeni Meşhur Al Madodi. Meşhur, dayısı Usame ile Afganistan ve Bosna sebebiyle daha da yakınlaştı. Benim bildiğim, Usame dört defa İstanbul’a geldi. Divan Oteli’nde kalırdı. Her gelişinde de birisi diş tabibi olan dört eşini yanında getirdiğini Meşhur söylerdi.


Usame, Afganlı mülteciler için İstanbul’dan 500 dönüm arazi almak istiyor. Bunun için de Meşhur’u görevlendiriyor. Meşhur da beni her altı ayda bir, İstanbul’da bu yeri bulmak için Türkiye’ye gönderirdi. Bu 500 dönüm yer için en az altı defa İstanbul’a geldim. Ben Meşhur’dan ayrı çalıştığım halde bu isteği işime de geliyordu. Zira, her seferinde uçak parasını ve masrafları veriyordu. Ben de böylece annemi, babamı hiçbir masraf yapmadan görebiliyordum. Birkaç yer bulduktan sonra gelir, yerlere bakarlardı. Bazen da gelemeyeceğini, benim dönmemi isterdi.”

Deligöz'ün yaşadıkları, anıları Türkiye’nin siyasi yaşamına damgasını vurmuş birçok olay ve kişiye ilişkin hiç bilinmeyenlerle dolu. Muzaffer Deligöz, bunların bir kısmını ilk kez Tempo ile paylaştı. Tamamını ise yayımlayacağı kitaba saklıyor.

Muzaffer Deligöz ile yapılan söyleşinin tamamını Tempo Dergisi'nde bulabilirsiniz.