'Cemaatler bize kızıyor çünkü...'

Ergenekon soruşturması kapsamında evi aranan Türkan Saylan hastaneden taburcu oldu. Kemoterapi tedavisi gören Saylan çıkışta gazetecilere açıklama yaptı

Ergenekon soruşturması kapsamında gerçekleştirilen 12. dalga operasyonunda evi aranan ve başkanlığını yaptığı Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin şubeleri basılan Türkan Saylan, tedavi gördüğü hastanenin çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Saylan, bazı yayın organlarının hem kendisine hem de derneğe yönelik iftiralarda bulunduğunu belirterek yargı yoluna gideceklerini söyledi. Saylan bir soru üzerine "Kız çocuklarını okutmamız cemaatlere zarar veriyor' dedi.
İşte Saylan'ın açıklamaları;

BÜTÜN BUNLAR SİZİN İÇİN

İnsanlar hasta olabilir ağır hasta olabilir. Ama hayatı hastalığının yönetmemesi lazım. Ben bir yandan tedavimi yapıyorum, bir yandan işlerimi yapmaya çalışıyorum. Kafamda projelerimiz var, siz gençler için çalışıyoruz. Bunların hepsi sizin için. Giderken daha namuslu bir dünya bırakmak istiyoruz. Ülkemizi sattırmayız böldürmeyiz, hep birlikte bunun için çalışacağız.Daha adaletli, adaletin tam işlediği, işkencenin olmadığı bir Türkiye istiyoruz.

KIZLARIN OKUTMAMIZDAN RAHATSIZLAR

Belli basının iftiralarıyla geldik bugüne. Ama bu balon patladı. Yalanla iftirayla ancak bir yere kadar gidersiniz. Neymiş biz çocukları alıp dağa gönderiyormuşuz, asimile ediyormuşuz. Bunlar beni hiç ırgalamaz.

Bir sürü ihbar koymuşlar dosyalara, imzasız adressiz adamlar yazıyorlar, ben savcının karşısında 301’den ifade veriyorum. Bizler üç kağıt yapacak insanlar değiliz. 24 saat çalışıyoruz, bir kızımız bir çocuğumuz daha burs alsın diye. Bir güzel kızımız okumaya başlayıpta 12/14 yaşında evlenmiyorsa o zarar veriyor cemaatlere.

Dinler insanlara temiz olmayı namuslu olmayı v.s öğretmeye çalışan bir sistem. Ama maalesef saptırılmış vaziyette.Özellikle insanların hayatlarını ruhlarını bedenlerini almaya çalışıyorlar. Bu haksızlığı çocuklara yapmamamız lazım.Bunların hepsi eğitimle sağlanır. Eğitim de yozlaştı. Ama onun da zamanı gelecek.

Hakkari’deki çocuklar, benim çocuğum, öğretmensiz kurssuz kalmamalı. Yani bugün Van’daki üniversitede ekmek arası patatesle yaşayan çocuklar var. Bayılıyorlar açlıktan. 7 kardeşseler, sabahçılar öğrenciler birbirlerinin ayakkabıların giyiyorlar. Ellerinde tezekler, öğretmenler sobayı yakıyor.Yani böyle bir durum varken, fırsat eşitliği var, bu büyük bir haksızlık.

Aslında yapanlarda rahatsız olmuştur. Yanlış yaptık dedirttiğimizi zannediyorum. Umarım onlar da bunu anlarlar. Ama mücadele edeceğiz. Gerekirse AİHM'e kadar gideceğiz."