Dalan'dan çarpıcı açıklamalar

Ergenekon soruşturması kapsamında adı geçen İstanbul Büyükşehir Belediye eski Başkanı Bedrettin Dalan'ın Ergenekon'la ilgili yaptığı son röportaj Karabük'te ortaya çıktı. Geçen Ramazan Bayramında Karabük'ün Safranbolu ilçesinde gazeteci Mehmet Çetinkaya'nın Ergenekon'la ilgili sorularını cevaplayan Bedrettin Dalan, Ergenekon'un ne olduğunu kimsenin bilmediğini ve soruşturan savcıların da çok fazla birşey bilmediğini belirtiyor.

Ergenekon'un anlamını anlatan Dalan, röportajda şöyle diyor:

"Yargı safhası başladığında Ergenekon'un ne olduğunu herkes öğrenecek. İşin o tarafından ziyade, Ergenekon isminin polisiye bir meselede yahut bir çeteyle özdeşleştirilmesi bir Türk olarak beni rencide ediyor. Çünkü tarihte hiçbir millete nasip olmamış bir destanı böyle çete kavramıyla özdeşleştirmek, aslında bir kimlik yozdaşlaşmasına döndürmüşler."

Ergenekon isminin bir dağı eriterek çıkmanın destanı olduğunu anlatan Dalan, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Böyle bir destan ki, başlangıcı teknolojiye dayanıyor. Neyi eritmiş Türkler, demir bir dağı eritip çıkmışlar ve demiri dünyada insan hayatına geçiren ve insanın kullanımına açan bir efsane bu. Türklerde demir o kadar önemli ki, çocukların ismine teknolojik isim takmışlar. Daha sonra onu işlemişler ve daha kullanışlı hale getirerek çelik yapmışlar ve çelik ismini de çocukların adlarına vermişler. Polat isminin Çelik'tir Türkçede karşılığı. Hem Polat olarak karşımızda isim olarak duruyor hem de Çelik olarak."

Ergenekon gibi kutsal bir ismi böyle bir şeyle bağdaşlaştırmanın insafsızlık olduğunu anlatan Dalan, sözlerine şöyle devam ediyor: "Basından ricam çete davası desin, bilmem ne desin ama Ergenekon ismini kullanmasınlar. Son 20-30 yıldır yaptığımız, belki bilinç veya bilinçsiz olarak yaptığımız bir hadise daha var o da töre. Töre kelimesi de dünyada Türklerin anayasayı ilk bulup ve toplum hayatına geçirdikleri bir kelimedir ki anayasa kutsallık ifade eder. Bu anayasa M.Ö. 6- 7 bin yıl önce Oğuz Kaan tarafından kurulmuş.

Eline, diline, beline sahip çık demiş. El eski Türkçede toprak, dil Türkçene, bel ise soyu, sopu milletine demektir. Öyle kutsal bir şeyki bizim anayasamızın 1- 2 ve 3. maddesinde, Oğuz Kaan'ın töresi resmen 1924 yılında anayasamızda vatan bir bütündür bölünemez, parçalanamaz, resmi dilimiz Türkçedir deniyor. İşte Oğuz Kaan töresi hala Türkiye Cumhuriyetinin anayasasıdır. Lütfen Ergenekon'u hiç kimse, hiçbir vatandaşımız çeteyle bütünleştirmesin. Ergenekon bizim şanlı efsanemizdir."