22
Mayıs
2024
Çarşamba
GÜNCEL

Danıştay sanıkları alemci

Danıştay 2. Daire üyeleri ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılarla ilgili davada yargılanan sanıklar dinle ilgileri olmadığını içki ve alem düşkünü olduklarını öne sürdü.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın bugünkü duruşmasına, tutuklu sanıklar Alparslan Arslan, Osman Yıldırım, İsmail Sağır, Tekin Irşi, Erhan Timuroğlu, Aykut Metin Şükre ve Süleyman Esen ile sanık ve müdahil avukatları katıldı.

Cumhuriyet Savcısı Salim Demirci, esas hakkındaki mütalaasını tekrarladı. Savcı Demirci, ayrıca Alparslan Arslan, Osman Yıldırım, İsmail Sağır, Tekin Irşi, Erhan Timuroğlu, Aykut Metin Şükre ve Süleyman Esen hakkında, ayrı ayrı olmak üzere 3713 Sayılı Terörle Mücadele Yasasının 5. maddesi gereğince ceza artırımı uygulanmasını istedi.

Sanık Salih Kurter'in avukatı Suud Yılmaz, esas hakkındaki savunmasında, müvekkili Kurter'in, Alparslan Arslan ve Süleyman Esen ile tanışıklığı nedeniyle yargılandığını belirterek, müvekkilinin isnat edilen suçlarla bir ilgisinin olmadığını söyledi. Cumhuriyet Savcısının iddialarının, soyut olduğunu ve delile dayanmadığını öne süren Yılmaz, müvekkili Kurter'in beraatını talep etti.

Sanık Aykut Metin Şükre'nin avukatı Mehmet Taşdelen de müvekkilinin, ”örgüte bilerek ve isteyerek yardım ettiği” iddiasıyla cezalandırılmasının istendiğini ifade ederek, “Şükre'nin herhangi bir örgütün varlığından haberi olmadığını” savundu. Taşdelen, Şükre'nin, başörtüsü ve türban nedeniyle eylem gerçekleştirecek bir dünya görüşüne sahip olmadığını anlatarak, Danıştay üyelerine karşı gerçekleştirilen saldırının nedeninin “iptal edilen milyon dolarlık ihaleler olabileceğini” iddia etti.

Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz ise bu sırada avukat Taşdelen'e “İddialarınızı destekleyecek somut delilleriniz var mı?” diye sordu. Taşdelen'in herhangi bir delili bulunmadığını söylemesi üzerine, Karadeniz, esas hakkındaki savunmasını somut delillere dayandırarak yapması konusunda Taşdelen'i uyardı.

Sanık Ayhan Parlak'ın avukatı Osman Oğuzhan ise iddia makamının esas hakkındaki mütalaasına katıldıklarını belirterek, müvekkili Parlak ile Alparslan Arslan arasındaki ilişkinin sadece avukat ve müvekkili arasındaki bir ilişki olduğunu söyledi. Oğuzhan, Parlak'ın beraatına karar verilmesini talep etti.

“ELİFİ GÖRSE MERTEK ZANNEDER”

Sanık Süleyman Esen'in avukatı Mehmet Ener de müvekkilinin Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması olaylarında yer almadığını öne sürerek, “Müvekkilim, masum ve mağdurdur. Beraatını talep ediyorum” dedi. 

Osman Yıldırım'ım avukatı Ertuğrul Demirel, müvekkilinin herhangi bir örgüte üyeliğinin söz konusu olmadığını savunarak, beraat talebinde bulundu.

Tekin Irşi'nin avukatı Atılgan Göymen ise müvekkilinin barmenlik yaptığını ve türban olayıyla bir ilgisinin olmadığını söyledi.

Erhan Timuroğlu'nun avukatı Mustafa Ergin de müvekkilinin “ilkokulu zar zor bitirdiğini, cahil, içki alemlerine düşkün olduğunu ve kumar oynadığını” kaydetti. Ergin, Timuroğlu'nun “dinle ve imanla bir alakasının bulunmadığını” öne sürerek, “Elifi görse mertek zanneder” diye konuştu. Ergin, müvekkilinin, yaşam tarzı göz önünde bulundurulduğunda, dinsel motifli bir eylem gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını iddia ederek beraat talebinde bulundu.

Mahkeme Heyeti Başkanı Karadeniz, duruşmaya öğleden sonra devam edileceğini açıkladı.

Duruşmanın sabahki bölümüne Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan'ın da aralarında bulunduğu Danıştay üyeleri izleyici olarak katıldı.

A.A
Yayın Tarihi : 30 Mart 2007 Cuma 17:36:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Ender Bozbiyik IP: 84.73.144.xxx Tarih : 31.03.2007 05:51:39
Ne kadar sacma bir aciklama*** Besikteki bebege masal olarak anlatsan, o bile palavra oldugunu anlar*** Gelmeyin bunlarin komplolarina ve inanmayin bu pis zihinlere***