22
Mayıs
2024
Çarşamba
GÜNCEL

Deprem 2010'dan sonra olabilir

Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, bilim adamlarına düşen görevin toplumu bilgilendirmek ve aydınlatmak olduğunu belirterek bilimsel toplantılarda konuşulabilecek, tartışılabilecek konuların özellikle de depremin, toplum önünde konuşulmasının doğru olmadığını söyledi.

Kızılay'ın bir toplantısı için Trabzon'a gelen Işıkara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depremin etkilerinin kamuoyu önünde tartışılmasının vatandaşlar üzerinde 'çok negatif' bir etki yarattığını söyledi.

Bilim adamlarına düşen görevin toplumu bilgilendirmek ve aydınlatmak olduğunu belirten Prof. Dr. Işıkara, 'akademik, bilimsel toplantılarda konuşulabilecek, tartışabilecek konuların, özellikle de depremin toplumun önünde konuşulması doğru değil' dedi.

Deprem konusunda farklı görüşler olabileceğini, bunun doğal olduğunu vurgulayan Işıkara, 'milyonlarca yıllık bir sürece 100 yıllık bir pencereden bakıyoruz. Çünkü depremlerin aletlerle ölçümü 100 yıllık' diye konuştu.

Kamuoyuna yönelik konuşma yapılacaksa bunun depremden korunma yolları üzerine olması gerektiğini, bu konuda medyaya da önemli görev düştüğünü ifade eden Işıkara, 'bilgi korkuyu azaltır, hazırlığı getirir. Korunma kültürü bireyden başlar. Bizim bunu yapmamız lazım' dedi.

-'2010 YILINDAN SONRA DEPREM OLMA OLASILIĞI DAHA FAZLA'-

Marmara Denizi'nin, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi tarafından çok iyi etüt edildiğini belirten Işıkara, şöyle devam etti:

'Fay bir kere mi kırılacak, iki kere mi?. Fay oradan mı geçiyor, buradan mı geçiyor?. Bunlar, toplumu ilgilendirmez. Bizim topluma vereceğimiz mesaj şu olmalıdır: Marmara Denizi'nde potansiyel bir deprem tehlikesi vardır. Er ya da geç bu deprem olacaktır, yarın da olabilir, öbür gün de 2 sene sonra da olabilir, ama 2010 yılından sonra olma olasılığı daha da fazla olacaktır. Toplum bunu bilecek. Toplum olarak biz, 'nasıl kendimizi koruruz'a konsantre olmamız lazım. Sade vatandaş olarak benim için fayın nereden geçtiği pek fazla önemli değil. Mühim olan Marmara'da bir deprem tehlikesi var. Er veya geç bu deprem olacak, biz bu depreme hazır mıyız?'

-'EVİNİZ GÜVENLİYSE DEPREMİN BÜYÜKLÜĞÜ ÖNEMLİ DEĞİL'-

Depremin büyüklüğü ne olursa olsun insanın kendisinin hazır olmasının önemine işaret eden Işıkara, 'güvenli evde yaşıyorsam depremin büyüklüğü o kadar önemli değil. İnsanın evinin güvenli olması lazım. Toplumun rahatsızlığı genelde yaşadığı mekana güvenmemesinden kaynaklanıyor. 1999'dan önce ev alırken, kiralarken, hiç sorgulamadık, ondan sonra sorgulamaya başladık' dedi.

a.a
Yayın Tarihi : 21 Kasım 2007 Çarşamba 03:00:15


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?