Diyarbakır'da son günlerde yaşanan ve daha sonra Batman ve diğer illere de sıçrayan olaylar Terörle Mücadele (TEM) Yasa Taslağı'nı raftan indiriyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çantasında bulunan taslağın önümüzdeki günlerde yeniden gündeme taşınacağının sinyalini verdi.
Diyarbakır'da yaşanan son gelişmeler gözleri bir süre askıya alınan TEM Yasası'na çevirdi. Genelkurmay Başkanlığı'nın talebi üzerine gündeme gelen ve Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan TEM Yasa Taslağı 2005 yılının Eylül ayında AKP bünyesinde oluşturulan bir komisyonda siyasi süzgeçten geçirilmişti.
AKP bünyesinde oluşturulan komisyon taslağın 'önleyici tedbirler' bölümünü temel hak ve özgürlükler açısından sakıncalı bulmuştu.
Komisyon ayrıca terör tanımının yeniden değiştirilmesinin uygun olmadığını, silahsız eylemler ve bireysel eylemlerin terör sayılmasının doğru olmadığına karar vermişti.
Hazırladığı raporda terörün ayrı bir suç olduğuna dikkat çeken komisyon, "Türk Ceza Kanunu'nda suç tiplemesi yapılmıştır. Bütün suç tiplemelerini terör olarak tanımlamak doğru değil. Bu durum belirsizliğe yol açar.
Belirsizlikte temel hak ve özgürlükleri mahsurlu hale getirir" uyarısını yapmıştı. Taslağın ikinci bölümünde yer alan önleyici tedbirlere de gerek olmadığını tespit eden komisyon, sıkıyönetim getireceği endişesi nedeniyle tartışılan maddelerin temel hak ve özgürlükleri kısıtladığı görüşünü ortaya koymuştu.
Komisyon bu doğrultuda taslaktaki anti-demokratik maddeleri ayıklamış, muğlak ifadeleri ve olağanüstü hali çağrıştıracak maddeleri çıkarmıştı.Komisyonun raporu Ekim ayında Başbakan Erdoğan'a da sunulmuştu. Yaklaşık altı aydır Başbakan Erdoğan'ın çantasında bekleyen TEM Yasa Taslağı'nın önümüzdeki günlerde yeniden gündeme taşınması bekleniyor.
Başbakan Erdoğan'ın partisinin bugünkü Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısında taslağın önümüzdeki günlerde değerlendirileceğini ve gündeme taşınacağını söylediği öğrenildi.
Başbakan Erdoğan, temel hak ve özgürlüklerin salt bir anlam ifade etmediğini, güvenliğin de önemli olduğunu belirterek, "Güvenlik ile temel hak ve özgürlükler arasındaki dengeyi kuracak bir çalışma olacak" dedi.