Bir hafta içinde üç çocuğun ölmesiyle gündemin ön sıralarına çıkan Ağrı`nın Doğubeyazıt ilçesinde itlaf ve dezenfektasyon çalışmaları yerel görevlilerin gayretleriyle olabildiği kadar hızlı devam etmekle birlikte, ortadaki açık gecikme tablosunda bütün kesimler birbirini suçluyor.
En önemli gecikme olarak, yetkililerin hastalığın kesin olarak önlenmesi için kaçınılmaz olduğunu söyledikleri tüm kanatlı hayvanların itlaf işleminin henüz tamamlanamadığı gösterilirken, insanlar hala sık sık ölüleriyle karşılaştıkları kümes hayvanlarıyla iç içe yaşıyorlar.

İlçenin seyrek evlerin bulunduğu dağlık bir kesiminde tek odalı ve elektrik bağlantısını kendilerinin yaptığı görülen bir evde yaşayan Koçyiğit ailesinin üçüncü çocuklarının da bugün kuş gribi nedeniyle öldüğünün açıklanmasının ardından, ilçe halkı çuvallara doldurdukları canlı, ölmüş veya kendilerinin öldürdükleri tavukları ilçe tarım müdürlüğüne getirerek teslim etmeye ve bazıları da acilen kendi evlerine de ekiplerin gelmesini talep etmeye başladılar.

Ancak düne kadar ziyaret ettikleri mahallelerde bazı evlerdeki hayvanları almakta zorlanan itlaf ekipleri bu kez taleplere yetişmekte zorlanıyor. Çoğunluğu Kürtçe konuşan bölge insanlarından birçoğu, Tarım İl Müdürlüğü çalışanlarıyla aynı koruyucu kıyafetler içindeki gazetecilerden yardım isteyerek, kendi hayvanlarının hasta veya ölü olduğu için gecikilmemesi gerektiğini söylüyorlar.

DEVLET GEÇ KALMADI MI? Bölge turu sırasında ilçeye de uğrayan Tarım ve Köyişleri Bakan Mehdi Eker, gecikme içinde olup olmadıkları sorusuna karşılık, çalışmaların hızlandırılması için askeri birlikler, polis ve zabıta gülerinden de yararlanılması için karar aldıklarını söylerken, çalışmaların içinde güvenlik görevi yapan az sayıda polis ve yine az sayıda askeri görevliden başkası gözlenmiyor.

Bölgedeki ordu, emniyet ve belediye yetkililerinin çok iyi niyetli bir şekilde güçlerini seferber etmeye çalıştıkları ve malzeme yardımında bulundukları söylenmekle birlikte, ortadaki tablo karşısında ilçenin bir çay ocağındaki esnafların dile getirdiği ``olağanüstü hal ilan edilmeliydi`` düşüncesi de konuşulan konular arasında yer alıyor.

Bakan Eker`in ziyareti vesilesiyle bir açıklama yapan ilçe Kaymakamı Rauf Ulusoy, ilçede ilk şüpheli vakalardan numunelerin tahlile gönderildiğini 30 Aralık tarihinden bugüne kadar 3800 kanatlı hayvanın itlaf edildiğini ve toplam sayının 7,000`e ulaşmasının beklendiğini söylüyor.

Eker`in itlaf işleminin en kısa zamanda tamamlanmasını istemesi üzerine yerel yetkililer önce yarın, daha sonra bugün tamamlama sözü veriyorlar.

Balıkesir`in Manyas ilçesinde bir köyde ortaya çıkan kuş gribi olayında bütün hayvanların itlafı için hayvan sahiplerine toplam 100,000 YTL ödendiği açıklanırken, halen risk altında bulunduğu belirtilen 8 ilçede top yekun imha işlemi için 7 milyon YTL kaynak ayrılması ve hastalık şüphesiyle hastaneye kaldırılan onlarca kişinin bulunması, bu kez karşılaşılan olayın büyüklüğünü ortaya koyuyor.

HERKES BİRBİRİNİ SUÇLUYOR Koçyiğit ailesinin komşuları başta olmak üzere, insanlar kuş gribi virüsünün varlığı konusunda zamanında bilgilendirilmediklerini ve bu yüzden birkaç gün öncesine kadar bahçelerinde besledikleri tavukları kesip yedikleri için hastalandıklarından şüphelendiklerini söylüyorlar.

Ailenin, evlerine yaklaşık yüz metre mesafede bulunan en yakın komşuları, 9 çocuk babası hamallık yaparak geçinen Ahmet Taştan, eşinin tavuk yediği için rahatsız olduğunu ve bölgede bir aşı kampanyası yapılmasında gecikildiğini söylüyor.

Çocuklarının hasta olduğu belli olan, ancak kuş gribi olup olmadığı şüpheli bir çok aile, ilçedeki devlet hastanesinde uzman doktor olmadığı için bakım ve tedavide gecikildiğinden şikayetçiler.

Basının, kendileri hakkında ülkeyi yanlış bilgilendirdiğini söyleyerek tepki gösteren Koçyiğit ailesinden İstanbul`da yaşayan amca Hasan Koçyiğit, ``Şikayetimiz yok, sadece ihtiyaçlarımızı söylüyoruz`` diyor.

Bakan Eker de basının toplumu korunma önlemleri konusunda bilgilendirmekte yetersiz kaldığını söylerken, basın da bakanlığın talimatı nedeniyle yerel yetkili ve ilgililerden zamanında bilgi alamamaktan yakınıyor.

Bütün bu gecikmişlik tablosu içinde, yılbaşı piyango biletine bugün bakmakta olan bir kamyon şoförü gibi hala kuş gribi diye bir hastalığın varlığına inanmayan ve ``Ben yedim bir şey olmadı`` diyecek kadar geriden gelenler de var.