Galatasaraylı futbolcu Hakan Şükür’ün Antalya’da arsa alımı için vekalet verdiği ve konut yapımı için ortak olduğu müteahhit tarafından dolandırıldığını iddia etmesi üzerine başlatılan soruşturmada, tutuksuz yargılanan 4 kişi hakkında dava açıldı.

Hakan Şükür’ün 2004 yılında Antalya’da arsa alımı için vekalet verdiği iş adamı ve müteahhit F.M.B. tarafından dolandırıldığı iddiasıyla ocak ayında avukatı aracılığıyla suç duyurusunda bulunmasının ardından gözaltına alınan ve kefaletle serbest bırakılan F.M.B ile tutuksuz yargılanan iki arsa kooperatifinin ortaklarından A.F.Ü, H.A.T. ile müteahhidin yanında çalışan satış yöneticisi M.G. hakkında Cumhuriyet Savcılığınca dava açıldı.

Antalya Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen davanın iddianamesinde, Hakan Şükür’ün Antalya’da tanıştığı müteahhit ve iş adamı F.M.B’ye, gayrimenkul yatırımı yapması konusundaki telkinleri ve duyduğu güven sonucu 11 Ocak 2003 tarihinde vekalet verdiği belirtildi.

İddianamede, Şükür’ün, F.M.B’ye o tarihten sonra banka yoluyla avro ve YTL olarak toplam bir milyon 520 bin YTL gönderdiği, ancak iş adamının, söylediği işlemleri yapmadığı, sahte imzalarla kooperatif kurulduğu ve kooperatifi aracı kılarak Hakan Şükür’ü dolandırdığına yönelik şikayetçi tarafın iddialarına yer verildi. Müteahhitin aldığı taşınmazların fiyatını yüksek göstererek, haksız kazanç elde ettiği de ileri sürüldü.

İddianamede, şikayetle ilgili başlatılan soruşturmada, müşteki Şükür’ün, müteahhit F.M.B’ye gönderdiği paranın banka dekontlarıyla delillendirildiği, müteahhitin, Şükür adına aldığı gayri menkullerin tapudan kayıtlarının getirildiği, gösterilen belgeler arasında da bariz farklar olduğunun görüldüğü bildirildi.

"ŞÜKÜR ÇİFTİNİN İMZALARI TAKLİT EDİLMİŞ"

İddianamede, F.M.B. ile diğer şüphelilerin, tapu bedellerinde aynı yerde bulunan farklı arsalar için farklı fiyatlar gösterdiklerinin anlaşıldığı da öne sürüldü. Soruşturma kapsamında Antalya Kriminal Polis Laboratuvarınca, savcılığa gönderilen ekspertiz raporunda, F.M.B’nin diğer şüphelilerle kurduğu SS Su Arsa Konut Yapı Kooperatifi genel kurul tutanaklarının incelendiği kaydedilen iddianamede, belgelerdeki Hakan Şükür ile eşi Beyda Şükür adına atılan imzaların kendilerine ait olmadığı, Şükür çiftinin imzalarının model alınarak tutanaklara sahte olarak atıldığının tespit edildiği bildirildi.

Savcılık, soruşturma kapsamında Hakan Şükür’ün beyanları, tanık beyanları, şüphelilerin birbiriyle çelişen savunmaları, ekspertiz raporları, banka dekontları, kooperatif defterleri ve tüm soruşturma kapsamının değerlendirildiğini belirterek, değerlendirme sonucu F.M.B’nin kooperatif belgelerindeki imzaları sahte olarak atarak, özel belgede sahtecilik yaptığını ve kooperatifi aracı kılarak Şükür’ün dolandırıldığını iddia etti.

İddianamede, tutuksuz yargılanacak diğer şüpheliler A.F.Ü, H.A.T. ve M.G’nin de kooperatif yönetiminde bulunmaları ve olaydan haberleri olmaları nedeniyle dolandırıcılık suçuna iştirak ettikleri öne sürülürken, şüphelilerin haklarındaki suçlardan yargılanmaları talep edildi.

Savcılık, tüm şüphelilerin, "Kurum, kuruluşları, vb tüzel kişiliklerin ve kooperatifin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçlaması ile 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası, F.M.B’nin "özel belgede sahtecilik" yaptığı suçlamasıyla da ayrıca 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.

İfadeleri alınan tüm şüphelilerin ifadelerinde ise Hakan Şükür’ün dolandırılmasıyla ilgili suçlamaları kabul etmedikleri öğrenildi.
Öte yandan, soruşturma kapsamında gözaltına alınan ya da haklarında işlem yapılan 2’si kadın 5 kişi hakkında da savcılık takipsizlik kararı verdi.

Takipsizlik kararı verilen kişilerden iş adamı Ali Demir, ocak ayında gözaltına alınıp, serbest bırakıldıktan sonra Hakan Şükür hakkında, "iftira, basın yoluyla hakaret, adaleti etkilemeye dönük eylem, Kooperatifler Kanununa ve Vergi Usul Kanunu’na aykırılık" iddialarıyla dava açılması talebinde bulunarak, suç duyurusunda bulunmuştu.