Fransa'daki göçmen işçiler, geçen hafta sınır dışı edilmesi için konulduğu tutukevinde intihar ederek yaşamına son veren Türk genci Kazım Kuştül için ağlıyor. 

Fransa İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy'nin kaçak işçilere karşı yürüttüğü "kaçak işçi avı" operasyonunda yakalanarak, Türkiye'ye gönderilmek üzere bekletildiği tutukevinde intihar eden 22 yaşındaki Kazım Kuştül, Sarkozy'nin sert yabancılar politikasının kurbanı olan. Kuştül'ün anısına, yakınları ve göçmenler intihar ettiği tutukevinin bulunduğu Marsilya'da çeşitli sivil toplum örgütlerinin desteğiyle gözyaşları arasında sessiz bir yürüyüş yaptı. Sessiz yürüyüşü düzenleyen sivil toplum örgütlerinden Türkiyeli Yurttaş Dernekleri Birliği (RACORT) adına bir açıklama yapan Ümit Metin, "Fransa'da yaşayan 22 yaşındaki Türk genci Kzım Kuştül, insanlık dışı koşullarda yaşamaya itilen binlerce kaçak çalışan göçmen işçinin varlığının hiçe sayıldığı bir siyasetin kurbanı oldu. Kaçak göçmen işçilerin okul çağındaki çocuklarını, anaokulu sınıflarına bile baskın yaparak 'yakalayan', oturma kartı vereceğiz umuduyla binlerce kaçak göçmen aileyi fişleyen Sarkozy, en güçsüzlere saldırmaya devam ediyor. Bekr kaçaklar, hükümetin sınır dışı istatistiklerini artırmak için en kolay hedefleri. Kuştül, oturma kartı olan herhangi bir işçinin asla kabul etmeyeceği kadar düşük bir ücretle ve hiçbir güvencesi olmadan inşaat işçiliği yapıyor ve Fransa'da hayatını kazanmaya uğraşıyordu. Buna mecburdu çünkü çalışma izni bulunmayan bir işsizdi" dedi.
Kazım Kuştül'ün anısına düzenlenen sessiz yürüyüşe gözyaşları içinde katılan amca Muhammed Kuştül, Türkiye'deki yöneticilere yurtdışındaki vatandaşlarımıza sahip çıkması çağrısında bulundu. Amca Kuştül, "Buradaki kurtlar kuzuları yiyor haberiniz olsun. Yeğenim Kazım'ın öldüğü bana 4 gün sonra bildiriliyor" şeklinde konuştu. Kazım Kuştül'ün akrabası Deniz Altındağ da, "Kazım intihar edecek birisi değildi. Hayat dolu bir gençti. İntihar etmesi için bir sebep göremiyoruz" ifadelerini kullandı. 

Kazım Kuştül'ün yanında kaldığını söyleyen yakın akrabası Mehmet Uzuntürk ise, "Kazım yerinde duramayacak kadar hareketli bir insandı. 3 madalyası bulunan bir güreşçiydi aynı zamanda. 4 yıla yakın bir zamandır burada yanımızda kalıyordu. Daha evvel de inşaatta kaçak olarak çalışırken yakalanmıştı ama serbest bırakılmıştı. Son yakalanmasından sonra sınır dışı edilmek için bekletildiği tutukevinde intihar etmeden bir kaç gün evvel çok sıkıldığını dile getirdiğini öğrendiğimizde sabretmesini söylemiştik. Dar ve kapalı yerlerde duramayacak kadar hareketli bir gençti. İntihar etmesi bizleri son derece üzdü. Esas üzüldüğümüz şey ise, bizim adresimiz telefonlarımız polis de bulunmasına rağmen biz yakınları 4 gün sonra intihar ettiğinin öğreniyoruz. Bunu da aynı yerde tutuklu bir Arap gencinin verdiği bilgi sonucu öğrendik. Kazım'ın intihar edecek hiçbir sebebi yoktu" şeklinde konuştu. 

4 yıl evvel Samsun'un Çarşamba İlçesi'nden Marsilya'daki yakınlarının yanına çalışmak için gelen Kazım Kuştül, kaçak olarak inşaat sektöründe çalışırken polisin çalıştığı inşaata yaptığı bir baskın sırasında yakalanmıştı. Sınır dışı edilmek üzere Canet semtindeki sınır dışı edilecek kaçak işçilerin bekletildiği tutuk evine konulan Kuştül, kaldığı koğuşun banyosunda yatak çarşafıyla kendisini asarak yaşamına son vermişti.