Müfettişler, Cerrah'ı Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk etme kararı aldı ...

İçişleri Bakanlığı müfettişleri Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink suikastıyla ilgili İstanbul raporunu tamamladı. Raporda İstanbul Emniyeti kusurlu bulundu.

Müfettişler, Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ı Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk etme kararı aldı.

Müfettişler, görevden alınan İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler'in de 'görevi ihmal'den yargılanması gerektiğini belirtti.

İçişleri Bakanlığı müfettişleri soruşturmanın Ankara ve İstanbul ayağını tamamlayarak hazırladıkları raporu Bakan Abdülkadir Aksu'ya sundu. Soruşturmanın Trabzon'a yönelik bölümü ile ilgili çalışmalar ise devam ediyor.

Müfettişlerin raporunda İstanbul Emniyeti'nin kusurlu olduğu sonucuna varıldı. Raporda, Trabzon Emniyeti'nin Dink'e yönelik suikastı İstanbul'a ilettiği halde ciddi bir önlem alınmadığına dikkat çekildi.

Kurul'un denetim görevini yerine getirmeme kusuru yönünden sevki inceleyeceği öğrenildi. Müfettişler, Dink'in Agos gazetesindeki yazılarından dolayı hayati tehlikesinin bulunduğunu, hedef olmasına rağmen güvenliğinin sağlanmamasında da eksik gördü.

Müfettişlere göre kusurda en büyük pay istihbarat şube müdürüne ait. Raporda görevden alınan Müdür Ahmet İlhan Güler için Trabzon Emniyeti'nin uyarısına rağmen, Güler'in Dink'in korunmasına yönelik ciddi bir çalışma yapmadığı vurgulandı.

Azmettirici olduğu söylenen Yasin Hayal'in takip edilmemesi de hata olarak değerlendirildi.

Müfettişler, Güler hakkında 24 ay kıdem durdurma cezası ve görevi ihmal suçundan Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

Dink'in yargılandığı davalar düştü

Şişli 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi, uğradığı silahlı saldırıda öldürülen Dink hakkında 'Türklüğe hakaret' ve 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' suçlarından açılan 3 davayı, ölümü nedeniyle düşürdü.

Dink'le birlikte bu davalarda yargılanan sanıkların dosyasını ayıran hakim, söz konusu sanıklar yönünden yargılamanın sürdürülebilmesi için yeni duruşma tarihleri belirledi.

Davalar:
Hrant Dink'in düşürülen davalarından biri, Agos Gazetesinin 13 Şubat 2004 tarihili nüshasında 'Şap Parigce' adlı köşesinde yer alan yazı nedeniyle açılan dava oldu.

Dink ile gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Karin Karakaşlı'nın, 'Türklüğü neşren tahkir ve tezyif etmek' suçundan 3'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istenen dava, Şişli 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonucu 7 Ekim 2005 tarihinde karara bağlandı.

Hakim, bu dava kapsamında Dink'i 'yazısının eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklaması niteliğinde olmadığı, aşağılayıcı, incitici nitelikte olduğu' gerekçesiyle 6 ay hapis cezasına çarptırdı.

Sabıkasız olması ve ileride bir daha suç işlemeyeceği konusunda oluşan kanaat nedeniyle Dink'in cezasını erteleyen hakim, Karin Karakaşlı'nın ise beraatına karar verdi.

Davanın 6 Şubat 2007 tarihli duruşması, gelen nüfus kaydında sağ olarak görünen Hrant Dink'in nüfus kaydının yeniden istenmesi amacıyla ertelenmişti.

Düşürülen diğer davanın iddianamesinde de Arat Dink'in Sorumlu Yazı İşleri Müdürü, Serkis Seropyan'ın da sorumlu müdürün bağlı bulunduğu yetkili olduğu Agos gazetesinde 14 Ekim 2005 tarihinde yazarı belli olmayan ''Bu ceza maddesiyle mi demokrasi sağlanacak?'' başlıklı bir yazı yayınlandığı, bu yazıda Hrant Dink'in Şişli 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nce cezalandırılması nedeniyle yaptığı basın açıklamasındaki bazı sözleri ile ''Dink'e hemen her kesimden geniş destek yağıyor'' ifadesine yer verildiği kaydediliyordu.

İddianamede, Hrant Dink, Aydın Engin, Arat Dink ve Serkis Seropyan'ın da 6 aydan 3'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyordu.

Dink'in düşürülen bir diğer davası da Agos gazetesinin 21 Temmuz 2006 tarihli nüshasında yayınlanan ''301'e karşı 1 oy'' başlıklı haber nedeniyle geçen yıl Eylül ayında açılan dava oldu.

Dava iddianamesinde, Dink'in yabancı bir haber ajansına verdiği demeçte kullandığı sözlerden alıntı yapıldığı kaydediliyordu.

Alıntıda, ''Elbette bu bir 'soykırımdır' diyorum, çünkü sonuç kendisini zaten tanımlıyor ve adını koyuyor. 4 bin yıldır bu topraklarda yaşayan halkın bu olanlarla birlikte artık ortadan yok olduğunu görüyoruz'' denildiği anlatılan iddianamede, bu sözlerle Türklüğün aşağılandığı belirtiliyordu.

İddianamede, Hrant Dink ile Agos gazetesinin yöneticileri Arat Dink ve Serkis Seropyan'ın, TCK'nın 301'inci maddesi uyarınca 6 ay ile 3'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları isteniyordu. Bugün ilk duruşması yapılacak olan dava, davalara yeni tarih verilmesi nedeniyle diğer davaların görüleceği 14 Haziran'da başlayacak.

Dink suikastı

Agos gazetesinin Ermeni asıllı Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak'ta İstanbul Şişli'deki Halaskargazi caddesinde bulunan gazete binasının girişinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.

Vücuduna üç kurşun isabet eden Dink, olay yerinde can verdi. 17 yaşındaki katil zanlısı Ogün Samast, 20 Ocak'ta Samsun Otogarı'nda yakalandı.

Cinayete Türkiye'nin her kesiminden tepki yağdı. Binlerce kişi İstanbul Taksim Meydanı'nda düzenledikleri yürüyüşte cinayeti protesto etti.

23 Ocak Salı günü gerçekleşen cenaze töreninde Hrant Dink'i onbinlerce kişi son yolculuğuna uğurladı. Törende Şişli'den Yenikapı'ya kadar, toplam sekiz kilometrelik sessiz yürüyüş gerçekleştirildi.