Gün geçmiyorki gazetelerde ya da televizyon haberlerinde bir dolandırıcılık hikayesiyle karşılaşmayalım, gün geçmiyorki x şahsa x kurumdaki işini bitirmesi, çözemediği sorununu çözemesi için para veren ve karşılığını alamayan insanların veryansınlarını dinlemeyelim. 

Peki kim bu iş bitiriciler, kim bu gölge adamlar, onlara neden güven duyuluyor, sorunların çözümünde tıkanıklık yaşandığında neden çözüm onlarda aranıyor, bu  dolandırıcıları kim üretiyor? 

Tüm bu soruların cevabı aslında çok basit. Bir ülkedeki yaşamın iliklerine kadar işlemiş bir kültürün eseri tüm bunlar....  'iş bitiricilik kültürü'...

O kültür ki sorunlara her zaman kestirme çözümler arayan insanlar üretiyor. Aslında ilk bakışta sorunlara getirilen kestirme çözümler pozitif bir fikir gibi algılansada bu kestirme çözümler bir ülkedeki  düzenin işleyişinde somut bir yer edinip hukuksuzluk ve adaletsizlikle birleşince olan oluyor. 

Referansının bilmem hangi bürokrat, siyasetçi vs. olduğunu iddia eden gölge adamlar ortaya çıkıyor  ve belli bir 'komisyon' karşılığı halledemediğiniz işleri sizin için hallediyor, yavaş ilerlediğini düşündüğünüz işlerinizi sizin için hızlandırıyor ya da sadece komisyonunu alıp oratadan kayboluyorlar. 

Peki tek suçlu bu kültür mü,  bu kültürün ürettiği insanların hiç mi kabahati yok olup bitende ? Elbette var çünkü bu kestirme çözümleri yöntem olarak belirleyen insanlar, ki bu insanlar önemli kurumlarda önemli makamlar işgal edebiliyor, mevcut kültürü tekrar tekrar yeniden üreterek devamını sağlıyor.        

İşte size  Anadolu Ajansı'nın geçtiği örnek bir haber...


Bakan ismiyle dolandırıcılık

Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, eski Devlet Bakanı Mustafa Taşar ve İzmir Cumhuriyet Başsavcısı'nın adını kullanarak, çok sayıda kişiyi dolandırdığı iddia edilen kişi yakalandı.

Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Mali Suçlar Büro Amirliği ekiplerince takip altına alınan N.T (53), çok sayıda şirketi ve kişiyi dolandırdığı iddiasıyla yakalandı.

N.T'yi yakalayan polis ekipleri, İzmir'in Konak ilçesindeki evinde ve 35 ST 318 plakalı araçta arama yaptı. Aramalarda, 43 kişiye ait çeşitli belge ve 3 farklı şirkete ait kaşenin ele geçirildiği belirtildi.

N.T'nin, kendini Devlet Planlama Teşkilatı, Hazine Müsteşarlığı gibi kurumlarda görevli veya emekli olarak tanıttığı öğrenildi. N.T'nin ayrıca eşi S.T'yi emekli tabip albay veya yüzbaşı olarak tanıttığının tespit edildiği kaydedildi.

N.T'nin, dolandırdığı bazı kişilere kendini “Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen'in mesai ve yakın arkadaşı”, “Devlet Bakanı Mustafa Taşar'ın akrabası”, “İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Emin Özler'in yeğeni” olarak tanıttığı, dolandırdığı kişilere bu isimleri kullanarak, şirketlerden kolaylıkla teşvik kredisi çekebileceğini, iş yerlerinin faaliyetlerini büyütülmesini, hazine arazisinin satılmasını sağlayabileceğini belirttiği öğrenildi.

N.T'nin bazı kişileri de tayin, atama ve askerlik için çürük raporu alma vaadiyle dolandırdığı iddia edildi. N.T'nin bu konularla ilgili elde ettiği haksız kazancın 138 bin 240 YTL, 18 bin dolar ve 7 bin Euro olduğu belirtildi. Emekli olan N.T'nin daha önce de çok sayıda dolandırıcılık suçundan sabıkası olduğu belirlendi.

N.T, sorgusunun ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edildi.