'Notere çay' taktiği

Kurban yolsuzluğu çetesinin kilit isimlerinin konuşmalarında şok ifadeler yer alıyor. Çete üyeleri noterlere rüşvet veriyor. Çay ısmarlayarak kesim yerlerinden uzak tutuyor

Vicdanları acıtan 40 milyon TL'lik kurban yolsuzluğunun mimarları, binbir türlü hileye başvurmuş. Vekaletle kesim yapılırken, günlük 2 bin lira rüşvet alan bir noter beş yerde birden gözetim yapmış gibi gösterilmiş. Bir denetmene müshil ilacı içirilmiş, kantardaki görevliye de rüşvet verilmiş. Zanlılardan biri, kurban yolsuzluğunu planlarken, "Dua et, kazasız çıkalım bu işten" demiş, diğeri de "Amin" yanıtını vermiş. İşte vurgunun kilit isimlerinin takibe takılan konuşmaları:

"SAYMAYA BAŞLADILAR BUNLARI VURACAĞIZ"
Kesim alanında bulunan görevlilerin yaptığı denetimler zanlıları kızdırıyor. Öyle ki, sinirlerine hakim olamayan yönetici konumundaki bir zanlı iş ortağına, "Bunlar saymaya başlıyor. Bunları vuracağız" diyor. Diğer çete üyesi sakinleştiriyor. M.A.: N'aptınız? M.A.: Valla abi biz başladık da bu o....çocukları gene saymaya başlıyor. Ya bunları vuracağız burada bugün. M.A.: Yok yok efendi olun, sakin olun. Çözeriz sorunu.

BİR MÜSHİL AZ GELDİ, İÇKİSİNE 6 TANE KOYDU
Zanlılar, kesim işlemleri sırasında görevli olan bazı yetkilileri alandan uzaklaştırmak için içeceklerine müshil katıyor. 1 müshil yetmeyince 6 müshil birden atıyorlar: A.Y.: Dediğim ilacın aynısını o da verdi. 5-6 tane ver etkisini hızlı göstersin. M.A.: Fazla verek yani. A.Y.: Heee 5-6 tane verek. M.A.: Oğlum sapasağlam karşımızdadır. A.Y.: E ölsün mü? Ne diyorsun yani?

BİR VER, İKİ MİLYAR VER"
Zanlılar, 'sözde' kesimlere vekalet onayı için hazır bulunacak notere rüşvet vermeyi planlıyor. 28 Kasım 2009 günü, şebeke üyeleri birinci M.A. ile ikinci M.A. arasında geçen görüşmede, kesimlere vekalet verecek olan noterin sıkıntı çıkardığından bahsediliyor. M.A.: G.tünü başını oynatıyor abi bu noter. M.A.: İdare ettir. M.A.: Abi idare ettiremiyom.. i...oğlu i... Diyo ki, 'Bize ne vereceksin?' M.A.: Ver ya ver. Şimdi ver peşin peşin ver. Ne kadar istiyor? Ver, bir milyar ver, iki milyar ver.

NOTER MEZBAHADAN UZAK TUTULUYOR
Çete, noterleri oyalayarak mezbahalardan uzak tutmayı amaçlıyor. İşte şirket sahibi örgüt yöneticisi M.A ile çete üyesi Şeyhmuz arasındaki o konuşma: Şehmuz: Gelmiyon mu buraya? M.A.: Gelecem ne oldu? Şehmuz: Murat içerde ama Murat eşşek, konuşmasını bilmiyor. M.A.: Tamam şimdi gelecem. Diyecez bitmiş. Sesinizi çıkarmayın tamam mı? Şehmuz: Yok yok sesimiz çıkmayacak. M.A.: Ona söyle, onu alsın götürsün bir yerde oturtsun, o nizamiye var ya. 'O tarafa oturalım' desin, biraz çay may bir şeyler. Yukarıda otursun, bu tarafı halledelim gelecez. Şehmuz: İşte yukarıya götürdüm çay may verdim.

NOTERLERE AĞIR HAKARET VE KÜFÜR
Kesimlerde görev alan noterlere de ağır hakaretlerde bulunuluyor. 29 Kasım 2009 günü, M.S. isimli şüpheliyle şirket sahibi M.A. arasında şu diyaloglar yaşanıyor: M.S.: E kuzu da, bir 3000'e yakın gösterecem. M.A.: Tamam. Bir de noter nerde, o diğer i.ne? M.A.: Bir tanesi size doğru geliyor şimdi. Dün gelendir. M.S.: Dün gelen veya diğeri. Genç başka bir tane gelecek oraya. İ.ne bi tane. İ.ne tipli bir oğlan.

"ÇOK ÇOK BİR FATİHA... SAYI MAYI YOK
Yine zanlılar M.A. ile E.K. arasında geçen görüşmelerde, denetmen ve imama kesilen kurbanların sayısının kesinlikle verilmeyeceği, aksi takdirde kurbanların kesilmediğinin ortaya çıkacağı belirtiliyor. Bayramın ikinci günü yapılan konuşmalar takibe şöyle takılmış: M.A.: Yalnız sen onlara göz açtırmayacaksın. E.K.: Heh. M.A.: Çok çok bir Fatiha... İmamı, onları bir yere koyacaksın, 'Kardeşim burada oturun.' Sayı mayı yok oğlum. Burada oturun, kesiyorlar işte. Hayvanları orada gösterin. Bak bu kadardır filan diye. Listeni yap, ver ellerine gitsinler

"DUA ET; KAZASIZ ÇIKALIM BU İŞTEN"
Zanlılar, kesilecek hayvanları mükerrer olarak kantardan geçirmek için rüşvet karşılığında adam ayarlamaya çalışmış. Teknik takip kayıtlarında, May Et firmasının yöneticisi M.A.'nın 26 Kasım'da hayvan ticareti yapan Z.K.'ya "Kantarda kim duracaksa onu kafaya al, bir maaş benden" dediği görülüyor. Z.K.: Getirdik biz. İki kişi oradan geldi. Biri de İstanbul'dan geldi. M.A.: Evet. Senin dişine göreler. Z.K.: Geçen yılkiler. M.A.: Evet. Söyle maaşınız neyse size bir maaş veririm. Kantarda kim duracaksa onu kafaya al. Z.K.: Bunları kafaya alırsan, eğer işi bağlarsan, biz hemen çabucak burayı hallederiz. Ben Ankara'dan korkuyorum. Ya dua et yarabbi, kazasız belasız bu işten çıkalım de. M.A.: İnşallah.

GÖZALTINA ALINAN 11 KİŞİ SERBEST
MEHMETÇİK Vakfı, Deniz Feneri, LÖSEV gibi kurumlara yapılan bağışlar karşılığında vekaletle kesilmesi gereken kurbanların büyük kısmının kesilmediği, kesim ücretleri ve deri bağışı konusunda da yolsuzluk yapıldığı saptanmıştı. Operasyonda gözaltına alınan 11 kişi serbest kalmış, 20 kişi ise tutuklanmıştı.