O soruşturmaya takipsizlik

Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaşif Kozinoğlu'nun cezaevinde ölümüne ilişkin soruşturmaya takipsizlik kararı verdi.

MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu'nun ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmada, savcılık takipsizlik kararı verdi.

Tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nde 12 Kasım 2011 tarihinde hayatını kaybeden Kozinoğlu'nun ölümüne ilişkin soruşturmada takipsizlik kararı çıktı. Silivri Cumhuriyet Savcılığı, Adli Tıp Kurumunu'nun Kozinoğlu'nun 'kronik iskemik kalp hastalığı' nedeniyle öldüğü yönündeki raporu üzerine bu kararı verdi.

Odatv davasının tutuklu sanığı Kozinoğlu, davanın ilk duruşmasına günler kala cezaevinde hayatını kaybetmişti. Kozinoğlu'nun kalp krizi sonucu hayatını kaybettiği belirtilmiş ancak şüphe üzerine soruşturma başlatılmıştı.

Devlete ait gizli içerikli belgeleri Odatv'ye sızdırmakla suçlanan Kozinoğlu, 10 Mart 2011'de 'terör örgütü üyesi olmak' ve 'devletin güvenliğine ilişkin gizli bilgileri temin etmek, açıklamak' suçlarından tutuklanmıştı.

KAŞİF KOZİNOĞLU KİMDİR?

Bir dönem Milli İstihbarat Teşkilatı, Dış Operasyonlar Dairesi başkanlığı da yapan eski subay Kaşif Kozinoğlu Silivri cezaevinde vefat etmişti. Kozinoğlu'nun yaşamı hep kritik görevlerde geçmişti. İşte Kozinoğlu'nun o yaşamı:

1976 yılında Kara Harp Okulu'ndan mezun olan Kozinoğlu, 1980 yılında Özel Harp Dairesi'nde göreve başlamıştı. 1995 yılına kadar Özel Kuvvetler Komutanlığı'nın Tim Komutanlığı'nda İstihbarat Subaylığı, İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Eğitim Öğretim Grup Komutanlığı'nda görev yapan Kozinoğlu, 1995 yılında Eğitim Öğretim Grup Komutanlığı'ndan isteğiyle emekli olup, MİT'e girmişti. Ordu'da özel harp dairesinde binbaşı rütbesiyle görev yaparken de Orta Asya'dan sorumluydu.

Suriye, Bosna-Hersek ve Afganistan'da da görev yapan Kozinoğlu, Eylül 2010'da müsteşar Dr. Hakan Fidan'ın talimatıyla "Baş Müşavir" sıfatıyla Asya Bölgesi'ne atandı.

Bu tarihten itibaren de 5 defa yurt dışı görevine gönderildi. En son 9 Mart'ta görevinden dönen Kozinoğlu'nun Mayıs 2004'te Alaattin Çakıcı'nın yurt dışına kaçışı olayında Çakıcı'nın yakın adamları ile telefon görüşmesi yaptığının ortaya çıkarılmasından ötürü ifadesine başvuruldu ve davası devam ederken 13 Kasım 2011'de Silivri Cezaevi'nde vefat etti.