22
Mayıs
2024
Çarşamba
GÜNCEL

Operasyon öncesi diplomasi harekâtı

Türkiye, sınır ötesi operasyon düğmesine basmadan önce diplomasi atağına kalktı. NATO ve AB'deki girişimlerin ardından, BM'ye de "meşru müdafaa hakkı" vurgusu taşıyan belge verilecek..

Türkiye, PKK terörüne karşı sınır ötesi operasyon düğmesine basmadan, "önce diplomasi" yolunu seçerek dünya çapında bir girişim başlatıyor. Ankara, NATO ve Avrupa Konseyi girişimlerinin ardından Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde de yeni bir diplomatik sıcak takip başlatıyor. Uluslararası ilk girişim NATO nezdinde oldu. Geçen hafta NATO Daimi Temsilcisi Tacan İldem, Brüksel'de tüm üye ülkelere Irak'a baskı yapması çağrısında bulunan bir konuşma yaptı. Yine geçen hafta Türkiye'nin Strasbourg Daimi Temsilcisi Daryal Batubay AB Konseyi nezdinde girişimlerde bulunarak, üye ülkelerin bu konuda Türkiye'nin hassasiyetlerine kulak vermesini istedi ve PKK'nın dış desteklerinin kurutulması konusunda herkesin daha aktif olması arzusunu iletti. Tüm bu girişimlerde Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan doğan hakları da hatırlatıldı. Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan doğan hakları gündeme getirildi ve sınır ötesi operasyon yapacağı açıkça söylenmese de sınırlarına dışarıdan gelen sızmalara karşı yanıt verebilme hakkı olduğunun altı çizildi.

SON DİPLOMATİK ATAK
BM'YE Uluslararası atağın son ayağı da bu hafta New York'ta gerçekleşecek. Türkiye'nin BM nezdindeki Büyükelçisi Baki İlkin, bu hafta içinde BM Genel Sekreteri Ban-Ki-Moon'a konuyla ilgili sözlü hassasiyetlerinin yanı sıra Türkiye'nin pozisyonlarını ileten yazılı bir belge de verecek. Belgede BM üyesi ülkelerinin PKK'yla mücadele konusunda Irak hükümetine baskı yapması istenerek sınır ötesi operasyona hukuki zemin hazırlayan ve "ülkelerin meşru müdafaa" hakkını içeren BM antlaşmasının 51. maddesine vurgu yapılacak.

BMGK'NIN KARARLARINA ATIF
Büyükelçi Baki İlkin'in Ban-Ki-Moon'a sunacağı yazılı metinde, Birleşmiş Milletleri Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 1373 ve 1546 sayılı terörle mücadele ve Irak hakkında aldığı özel kararlara vurgu yapılacak. Bu iki karar terör örgütüne sağlanan siyasi, finansal ve idare desteğin önlenmesini öngörürken, Irak'tan diğer ülkelere yönelecek terörist faaliyetlerin engellenmesi yükümlülüğünü getiriyor. 

51.MADDE NE DİYOR?
Baki İlkin'in sunması beklenen yazılı belgede, Birleşmiş Milletler'in üye ülkelere verdiği meşru savunma hakkını belirleyen 51. maddesine atıfta bulunulacak. Bu maddede, "Birleşmiş Milletler üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi uluslararası barış ve güvenliğin korunması için gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez" deniyor. 























1926'YA DAYALI TEMEL HAKLAR
Türkiye, meşru müdafaa hakkının hukuki temelini uluslararası anlaşmalar yanında, Ankara Anlaşması'ndan da aldığı görüşünde. 5 Haziran 1926'da Türkiye, İngiltere ve İngiltere mandası Irak arasında imzalanan anlaşma, Irak ile Türkiye arasındaki sınırları belirliyor. Anlaşmaya göre sınırın her iki tarafında 75 km. derinlikte bir sınır bölgesi oluşturuluyor. Anlaşmada "Taraflar silahlı kişilerin sınır bölgesinde yağma veya eşkıyalık yapmak amacıyla girişecekleri hazırlıklara mani olmayı taahhüt ederler" deniyor. Türkiye'nin hâlâ geçerli saydığı anlaşma için Kürt yetkililer "2003'te ortadan kalktı" diyor.
Sabah
Yayın Tarihi : 4 Haziran 2007 Pazartesi 05:55:23
Güncelleme :4 Haziran 2007 Pazartesi 06:02:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?