16
Mayıs
2024
Perşembe
GÜNCEL

Osman Öcalan'dan örgüt içi sırlar

PKK yönetiminin, şiddet eylemlerini tırmandırma kararı alması üzerine örgütten ayrılarak önce PWD’yi (Yurtsever Demokrat Parti) kuran, ancak iki defa PKK tetikçileri tarafından öldürülmek istenen Osman Öcalan, PKK’nın şiddet eylemlerini tırmandırması, örgüt içi infazlar, PKK’nın alternatifi olduğunu iddia eden gruplar ve 22 Temmuz’da yapılacak genel seçimlere yönelik ilginç açıklamalarda bulundu.

PKK’nın kuruluşundan bu güne kadar örgütün demokratikleşmesini isteyen birçok kişinin öldürüldüğünü vurgulayan Osman Öcalan, Irak’ın kuzeyinde yayınlanan “Cemaver Gazetesi”ne (2 Temmuz 2007) verdiği röportajda, PKK cinayetleri başta olmak üzere, birçok konuda görüşlerini aktardı.

PKK’nın şiddet politikası nedeniyle, hiçbir zaman örgüte dönmeyi düşünmediğini açıklayan Osman Öcalan, Kürtlerin hakları için mücadele ettiğini iddia eden PKK’nın, bugün paralı askerlerden oluşan taşeron bir örgüt durumuna geldiğine dikkat çekti.

PKK’nın şiddet politikasında ısrarlı olması nedeniyle örgütten ayrılmak zorunda kaldığını belirten Osman Öcalan, röportajda; “PKK, kendisine rakip olarak gördüğü kişilere veya Kürt gruplara karşı düşmanca politikalar izleyerek, onları yok etmek için şiddet uygulamıştır. Ancak PKK’nin alternatifi olduklarını öne süren Kürt grupların da Kürtler arasında tabanları yoktur. Etnik milliyetçilik temelinde faaliyet gösteren bu ittifakların, sürekli kendilerini tekrarlayıp durdukları için gelişme şansları da yoktur” dedi.

Osman Öcalan, örgütten kaçan veya muhalif Kürtlere yönelik cinayetlerin karanlık bir yanının olmadığına, cinayetlerin PKK tarafından işlendiğinin açık olduğuna dikkat çekerek, şöyle dedi;

“PKK’den ayrılma nedenimiz, örgüt yönetiminin siyasal terörü sürdürme kararıdır. Ağabeyim Abdullah Öcalan’ın yakalanması örgütü derinden sarstı. Türkiye’ye teslim olan Şemdin Sakık, Abdullah Öcalan’ın yakalanmasında önemli rol üstlendi. Murat Karayılan, Duran Kalkan, Rıza Altun, Cemil Bayık ve Zübeyir Aydar’dan oluşan grup örgüt yönetimini ele geçirdi. Abdullah Öcalan’ın açıklamalarına bile sansür uygulamaktan çekinmeyen bu çetenin, şiddet politikasının sürdürülmesi yönündeki yaklaşımlarına karşı çıktım. Bu nedenle beni zindana attılar, sorguladılar, yargıladılar ve idam cezası verdiler. Ancak örgüt tabanı ve Kürtlerin tepkisinden çekindikleri için idam edemediler. Bu nedenle PKK tarihinde en büyük kopuşun içinde yer aldım ve bu kopuşun örgütlenmesine öncülük ettim. İlk çıkışımız PKK ve Önderliğinin şiddet politikasına yönelik eleştiriler şeklinde oldu. Şiddet yoluyla sorunların çözülemeyeceğini, silahlı eylem döneminin bittiğini, sorunların, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinin desteklenmesiyle çözülebileceğini vurguladık. PKK yönetimini ele geçirenler ise, örgütün demokratikleşmesini sağlayamadıkları gibi, örgüt içinde ve dışında muhalefete izin vermeyerek, demokrasi yanlılarına yönelik baskı ve cinayetlerini sürdürüyorlar.


PKK yönetimi, Siphan Rojhilat, Kemale Sor, Hikmet Fidan, Kani Yılmaz, Sabri Torin’i öldürtmüştür. Bu cinayetlerin karanlık bir tarafı yoktur. Bu insanların vurulmasının PKK’dan kaynaklandığı açıktır. Bu arkadaşları değişik defalar PKK tetikçilerine karşı uyardım. Ancak ne yazık ki, hepsi de PKK’nın kurbanı oldular. Kürtler PKK’dan korkmamalılar. Kürtlerin kanını akıtmaya devam eden Murat Karayılan, Duran Kalkan, Cemil Bayık, Mustafa Karasu, Ali Haydar Kaytan, Zübeyir Aydar’dan oluşan cinayet şebekesi hakkında Avrupa makamlarına suç duyurusunda bulunarak, PKK cinayetlerine karşı Kürt halkına ve uluslararası kamuoyuna acil yardım çağrısı yaptık. Türkiye’de yaşayan Kürtlerin yüzde 90’ı benim gibi, silahın, mayının, bombanın çözüm olmadığını düşünüyor. Demokrasi, tek çözüm yolu. Kürtler, demokraside ısrarlı olmalılar ve PKK’ya boyun eğmeden, demokrasinin kazanması yönünde çaba göstermeliler.”

Kız kardeşlerinden birinin PKK yanlısı, diğerinin ise PKK karşıtı olduğunu belirten Osman Öcalan, Murat Karayılan tarafından görevlendirilen tetikçilerin iki defa kendisine yönelik suikast girişiminde bulunduğunu, son olarak iki PKK tetikçisinin evini havaya uçurmak istediklerini, ancak başarılı olamadıklarını vurguladı.


nail amudi/kenthaber
Yayın Tarihi : 6 Ağustos 2007 Pazartesi 12:56:59


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?