16
Mayıs
2024
Perşembe
GÜNCEL

Patrik'ten milliyetçilere insanlık uyarısı

Mesrob II: "Hem Türk, hem Ermeni milliyetçileri iflah olmaz durumda"

Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II, "Hem Türk, hem Ermeni milliyetçileri iflah olmaz durumdadır ve iki tarafın da öğrenmeleri gereken insanlık dersleri var" dedi.

Erciyes Üniversitesinin geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiği "Günümüz Penceresinden Türk-Ermeni İlişkilerinin Tarihsel Resmi Konferansı" kitap haline getirildi. 4 ciltlik kitabının tanıtımında konuşan Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II geçen yıl kendisinin de katıldığı toplantının Kayseri'de yapılmış olmasının Ermeni toplumu açısından ayrı bir önemi olduğuna işaret ederek, Kayseri'nin Ermeni Kilisesi'nin başladığı yer olduğunu kaydetti.

Mesrob II, Ermeni ve Türk halklarının bir arada olmaları ve birbirleriyle ilişki içinde olmalarının 10 asırdan fazla bir geçmişe sahip olduğunu ifade ederek, "5. yüzyılda bir Ermeni tarihçi, Kafkasya'da 'Haylanturk' adlı bir kavimden bahseder. Bunlar Türklerdir ve o tarihten itibaren Türkler ile Ermeniler arasında önemli alışverişler olmuştur, bu uzun tarihinde kanlı olaylar da çok azdır" dedi.

Bugün gelinen noktada ise sürekli olarak Osmanlı'nın son döneminde yaşananların öne çıkarıldığını belirten Mesrob II, şöyle devam etti:

"Biz de bu konuda hep şunu ifade ediyoruz; gerçekten de hem Türk, hem de Ermeni milliyetçileri iflah olmaz durumdadır ve iki tarafın da gerçekten öğrenmeleri gereken insanlık dersleri vardır. Buraya gelirken Beşiktaş'ta bir pankart gördüm. 'Gel, gel, ne olursan ol yine gel'... Hazreti Mevlana'nın sözü... Bugün o ortamdan ne kadar uzak olduğumuzu düşündüm bir an.

Özellikle Hrant Dink suikastinden sonra benim toplumum, Türkiye'de gerçekten de çok tedirgin bir döneme girdi. Değişik kurum ve kuruluşlara bir biri ardına gelen garip ziyaretler, gazetelerimizden birine, sonra başka bir gazetemize... Geçen hafta da Hrant Dink'in 40. ölüm gününde kilise bahçesinde tabanca sıkılması ve gerek patrikhanemize, gerekse diğer kurumlarımıza tehditlerin devam etmesi... Bunlar geçekten de bana şunu düşündürüyor, acaba ben gerçekten doğduğum ülkede miyim? Bazen kendi kendime bunu soruyorum; çünkü biz böyle büyümedik. Benim büyüdüğüm mahallede Türkler, Ermeniler, Yahudiler ve Rumlar, hepimiz bir arada büyüdük. Bizim çocukluk günlerimiz çok güzel geçti. İstanbul'da İstanbulluluğu paylaştık ve bu gibi aşırı milliyetçi tepkiler bizden çok uzaktaydı."


aa
Yayın Tarihi : 10 Mart 2007 Cumartesi 16:43:08
Güncelleme :10 Mart 2007 Cumartesi 16:50:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?