Salon kahkahadan kırıldı

Başbakan Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Putin'in esprisi damga vurdu.

St. Petersburg’da bir araya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Putin’in bir gazeteciden gelen Erdoğan ile ilgili soruya verdiği cevap damga vurdu.

PUTİN’DEN MÜSTEHCEN CEVAP

Bir gazetecinin Rusya’da 63 gün boyunca tutuklu kalmasının ardından dün kefaletle serbest bırakılan Greenpeace aktivisti Gizem’le ilgili sorusuna Putin’in verdiği müstehcen cevap tüm salonu güldürdü. Gazetecinin Erdoğan’a ‘Gizem’i de yanınızda Türkiye’ye götürecek misiniz?’ sorusuna Putin, ‘Bu ne biçim bir soru… Sayın Erdoğan buraya eşiyle geldi, nasıl götürsün!!!‘ esprisiyle yanıt verdi. Putin’in bu sözleri salonda gülüşmelere neden oldu.

BAYRAK AYARI!

Basın toplantısının yapılacağı salonda iki liderin arkasına Rus yetkililer tarafından beşer Türk ve Rus bayrağı yerleştirildi. Ancak Türk bayrağında ay ve yıldız arka planda kalınca Türk Dışişleri yetkilileri müdahale etti.İki liderin salona girişine dakikalar kala bayraklarda düzenleme yapılarak ay ve yıldız ön plana çıkarıldı.

PUTİN’İN KONUŞMASI

İşte ortak basın toplantısında ilk sözü alan Putin’in sözleri:

Toplantı çok yapıcı şekilde gerçekleşti. Özellikle sayın Başbakan ile çok kapsamlı bir ikili görüşmede bulunduk. Tabi ki bizim ikili ilişkilerimizin bugünkü durumunu ele aldık. Özellikle şunu vurgulamak isterim, işbirliğimizin esasında karşılıklı yarar ilkesi mevcuttur. Geçen sene ticaret hacmimiz 34 milyar dolara ulaşmıştır. Bu sene küçük bir düşüş söz konusu oldu, bunu aşabiliriz.Geçen sene ulaştığımız seviyeye yine ulaşacağız ve 100 milyar dolara ulaşabiliriz. Karşılıklı yatırımlar hacmi de artmaktadır. Türk müteahhitlerin yatırımı 50 milyar doları aştı.Rus turistlerin sayısı 4 milyonu aştı.Bugün karşılıklı olarak Turizm yılı yapılması için konuştuk. Uluslararası konularda da konuştuk.

SURİYE KONUSU

Ortadoğu ve özellikle Suriye konusunda konuştuk.Bazı farklı noktalarımız olabilir ama güncel ve sorun çözümüne yakın noktaları bulmaya çalışıyoruz.

ERDOĞAN’IN KONUŞMASI

Başbakan Erdoğan sözlerine kendisine ve tüm türk heyetine gösterilen ilgiye teşükker ederk başladı. Erdoğan Kazan’daki uçak kazasında ölenlere rahmet diledi.Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Türkiye-Rusya ilişkilerinde her alanda büyük gelişmeler kaydediyoruz. Dördüncü üst düzey işbirliği toplantısı için biraradayız.Bir yıl öncesine göre çok daha güçlendiğini tespit etmiş bulunuyoruz.Bunun üzerine neler ilave edebiliriz, bunu değerlendirme fırsatımız oldu.Her iki ülkenin siyasi iradesi 2020′de 100 milyar dolarlık ticaret hacmi rakamını hedeflemiş bulunuyoruz. Bunu yakalamakta önümüzde engel görmüyoruz.Soçi’deki olimpiyatlara Türk firmalarının katkısı bizi mutlu etmektedir. Turizm çok önemlidir. 2012 yılı itibarıyla 4 milyon Rus turist ülkemize gelmiştir. Bunlara verilen hizmetleri daha da iyi noktalara getirme gayreti içindeyiz.Moskova’da Yunus Emre Kültür Merkezi kurulması, Ankara’da Rus Kültür Merkezi kurulması gündemimizdedir.

İLK NÜKLEER ENERJİ SANTRALİMİZİ RUSYA İLE YAPIYORUZ

İlk nükleer enerji tesisimizi,santralimizi Rusya ile yapıloruz. 20 milyar dolarlık bir yatırım bu.Enerji alanındaki birinci derecede ortağımız Rusya’dır.

Ermenistan ve Azerbeycan arasıdaki sorunu değerlendirdik.Suriye’deki durumu konuştuk. 150 bine yakın insan öldrürüldü Suriye’de. Kimyasal silahlarla öldürülen bin 500 kişinin araştırıldığı bir dünyada konvansiyonel silahlarla öldürülen binlerce kişinin araştırılmaması manidar.Temennimiz kalıcı barışın tesisi için biz siyasilerin üstüne düşeni yapmasıdır.

SORULARI YANITLADILAR

Konuşmaların ardından iki lider gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Soru:2020 yılında Expo için bizden İzmir, Rusya’dan Ekaterenbur adaydır. Nasıl bir rekabet düşünüyorsunuz

Putin bu soruya ‘En güzel seçenek elbette Ekaterenburgdur.’ dedi. Erdoğan ise ‘Bende aynı şekilde düşünüyorum, en çok korktuğum ikisi birden çıkarsa nasıl olacak. Karşılıklı bir dayanışma göstereceğiz’ diye konuştu.

Soru:Suriye’deki durum için neler düşünüyorsunuz

Putin bu soruya şu yanıtı verdi:

‘Suriye devlet başkanı Esad’la 2007 yılından beri hiç bir temasım yok. Geçen konuştuk. Kendisi de bu durumdan üzgün. Bu trajediden kim sorumlu. Bu konuda farklı yorumlar olabilir fakat hiç kimse tartışmıyor ki aşırıcı gruplar var ve vahim şekilde masum insanların dramlarına neden oluyorlar. Sayın Başbakan’la birlikte ele aldık. Endişelerini paylaşıyorum. Bizim isteğimiz aynı. Bu ülkede barışın sağlanması. Mutabık kaldığımız nokta barış için çabaların devam etmesi.

Erdoğan’ın yanıtı ise şöyle oldu:

Tekrar dünyaya seslenmek istiyorum.Kimyasal silahlarla bin 500 kişi öldü.Konvansiyonel silahlarla 150 bin kişi öldü.Bana göre sonucu ölüm olan her işlem, her atılan adım suçtur.Uçaklarla, tanklarla, toplarla sivil halk öldürülmüştür.Suriye’de rejim birinci derecede sorumludur. Karşıda aşırıcı gruplar da bunun sorumlusudur. Aşırı grupların elinde olsa olsa uzun menzilli, kısa menzilli silahlar vardır.Fakat rejim hiç bir ayrım yapmaksızın tüm şehirleri, camileri,mabetleri yerle yeksan etti, yaktı, yıktı. Bunlar konvansiyonel silahlarla yapıldı. Lahey Adalet Divanı’nda yargılanmanın gerektiği bir süreç yaşanmaktadır. Ne yazık ki BM Güvenlik Konseyi bu konuda hem fikir olmadı. Ne olduysa 150 bin insana oldu. Yanan yakılan Suriye’ye oldu. Şu an 600 bin Suriyeli bizim ülkemizde yaşamaktadır.Bu insanlar durup dururken kaçmıyor, ölümden kaçıyorlar. Onun için sınır komşusu olarak 910 kilometre ile başta Türkiye, Irak, Lübnan büyük sıkıntılar yaşamaktadır.