13
Haziran
2025
Cuma
GÜNCEL

Sanata 'Barbar' kuşatması

Alperen Ocakları'nın Topkapı Sarayı'nda 'kuşattığı' dünyaca ünlü piyanist İdil Biret, konsere arka kapıdan girdiğini anlattı ve 'Hiçbir şey beni durduramaz' dedi. Organizatör polisin iki saat eylemcilere müdahale etmediğini savunurken BBP eylemi savundu

Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı ‘Hesap verecekler’ diyordu.

Türkiye’nin tanıtımında ‘simge’ olarak kullanılan, birçok uluslararası etkinliğe ev sahipliği yapan Topkapı Sarayı Müzesi önceki akşam utanç verici bir barbarlığa sahne oldu. Dünyaca ünlü piyanist İdil Biret’in vereceği konserde şarap içileceği haberini ‘Mukaddes yerde içki su gibi akacak’ diye veren Vakit gazetesini okuyup, kendilerine vazife çıkaran Alperen Ocakları üyeleri müze önünde toplandı. Konser afişlerini yırttı, tekbir getirdi, namaz kıldı. Utanç görüntüleri üzerine Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, “Türkiye’yi geriye götürmek isteyen zavallıların bu tür saçma girişimlerine kimse müsaade etmeyecektir” dedi. İdil Biret ise “Müziğin birleştirici ruhu zedelendi” diye konuştu.
Dünyaca ünlü piyanist İdil Biret’in önceki gün Topkapı Sarayı’nda konseri vardı. Piyanoda İdil Biret olacak, ona The Whitehall Orchestra’sı eşlik edecek, Çaykovski’nin eserleri sunulacaktı. ‘Hakan Erdoğan Prodüksiyon’un organize ettiği konserin duyurusunda, etkinliğin Topkapı Sarayı’nın Birinci Avlusu’nda olacağı belirtiliyordu. Duyuruda ayrıca konuklara ‘şarap’ ikramı olacağı da yazılıydı.

Vakit hedef gösterdi
Vakit Gazetesi bu duyurudan yola çıkarak cuma günü konseri haberleştirirken ‘Mukaddes avluda şarap küstahlığı’ başlığını kullandı ve Osmanlı döneminde askerlerin cepheye uğurlanıp, Kuran-ı Kerim okunan avluda şarap içileceği belirtildi. Haberin detayında şu ifadeler yer aldı: “Konserin reklamlarında ‘Şarabını al gel, mehtabı seyredelim’ teması işleniyor... Topkapı Sarayı Müdürü İlber Ortaylı, şarapla özdeşleştirilerek konserin reklamının yapılmasının çok yanlış olduğunu söyledi.”
Bu haberden kendilerine vazife çıkaran Büyük Birliği Partisi’ne (BBP) bağlı Alperen Ocakları soluğu önceki akşam saat 20.00 sıralarında Topkapı Sarayı’nın önünde aldı. Yaklaşık 50 kişilik grup önce içeri girmek istedi. Ancak sarayın güvenliğinden sorumlu jandarma tarafından engellendi. Bunun üzerine çevrede asılı olan İdil Biret’in konser afişlerine yönelen kalabalık, tekbir getirerek, afişleri yırttı. Bu taşkınlıktan sonra da sarayın önünde Türk bayrakları üzerinde toplu olarak namaz kılındı ve Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri için dua edildi.

‘Caz konserini kınıyoruz’!
Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Mustafa Kayatuzu, “Doğu Türkistan’da yaşanan olaylara rağmen duyurulan Topkapı Sarayı içerisinde hain, saygısız ve şerefsizce yapılan şarap partili caz konserini nefretle kınıyoruz. Bugün burada yaşanan bu rezilliğin sorumluları mutlak suretle bunun hesabını verecek” dedi. Daha sonra tekbirler eşliğinde yürüyüşe geçen kalabalık sarayın Gülhane kapısından tekrar konser salonuna girmeye çalıştı. Çevik kuvvet ekipleri gruba müdahale etti.
Yaşanan olayları NTV’de değerlendiren İdil Biret, konser öncesinde sarayın kapısına geldiklerini ve protestocu grup nedeniyle konseri dinlemeye gelenlerle birlikte bir süre beklediğini anlattı ve şunları söyledi: “Daha sonra afişleri indirdiler ve ateşe vermeye çalıştılar. Bu arada beni gelip arabayla aldılar, başka bir kapıdan ben konsere girebildim. Ancak biraz gecikme oldu. İçeri girer girmez konser başladı. Hiçbir şey beni durduramaz.”
İdil Biret, hisleri sorulunca “Hiçbir şey yaşamıyorum. Aynı şekilde bir koruma falan gibi de bir şey yok. Çok üzülen dostlarımız arıyorlar. Basından ilgi var. O da çok güzel bir şey” dedi. Müziğin insanları birleştirmek için yapılan bir şey olduğunu vurgulayan İdil Biret, bu tip olaylarla müziğin asıl ruhuna büyük bir zedelenme getirildiğini ve buna çok acıdığını sözlerine ekledi.
İdil Biret’in eşi Şefik Büyükyüksel ise şunları söyledi: “O adamları görseydiniz, ‘çalacak piyanist budur’ desen gidip üzerine saldırıp bıçaklarlardı. Gözleri dönmüş saldıracak yer arıyorlardı.” Büyükyüksel Vakit Gazetesi’ne dava açmayacaklarını belirterek “Dava açalım da, adamlarını üzerimize gönderip bıçaklatsınlar mı karımı? Bunlar katil” dedi. Büyükyüksel eşinin ‘Hiç bir şey beni durduramaz’ sözlerine “‘Türkiye’yi bırakıp giderim’ diyenler var. Biz onlardan değiliz. Biz buranın insanıyız. Hiç bir yere gitmiyoruz. Bunlarla mücadele edeceğiz” diyerek destek verdi.
Organizatör Hakan Erdoğan yaşanan olayları şöyle anlattı: “Canımızı Kültür Bakanı sayesinde kurtardık. O grup saatlerce orada durdu. Saat 20.00’de toplandılar, polis saat 22.00’da müdahale etti. Hatta İdil hanım da konsere gelirken kendini bir ara onların ortasında bulmuş, Allah’tan tanımamışlar. Ben polise müdahale etmelerini söyleyince ‘vatandaş eylem yapıyor’ cevabı aldım. Daha sonra Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ı aradım, o da benimle aynı üzüntüyü paylaştı, polise talimat verdi ve müdahale edilmesini sağladı.”
“Bu konsere şarap firması sponsor değildir” diyen Erdoğan, “Konser yüzde 100 seyirci bilet paralarıyla yapılmıştır” diye konuştu.
Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü İlber Ortaylı, Vakit Gazetesi’ndeki haberin kendisine atfedilen bölümünün doğru olmadığını belirterek, “Ben soruşturma açtıramam. Öyle bir yetkim yok. Bu bir kültür işi. Kültür lazım. Çaykovski bitti, İdil Biret bitti, sponsorun şarap firması olması mı kaldı?” dedi.
Radikal konseri izleyenlere ulaştı ve neler yaşadıklarını sordu. 41 yaşındaki Faruk Nazlan, şunları anlattı: “Şoktayım. Çok korkuyorum. O eylemciler içeri girseydi o güzellik karşısında onlar da bizden olurdu.”
İşletmecilik yapan Gülsün Sami’yse “Kimse olayın farkına varmadı, bu sabah (dün) gazetelerden öğrendim. Yarın konser olsa yine giderim” diye konuştu.

BBP: Demokratik tepki
Alperen Ocakları Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muhammet Doğan Kaya ise eylemi savunup şunları söyledi: “Bakırköy’de Çin’de yaşananlarla ilgili oturma eylemi vardı. Oradan dönerken ‘hadise nedir’ diye görmek üzere gidiyorlar. Bu, İdil Biret’in şahsına ya da sanat camiasına yapılmış bir eylem değil. ‘Milli refleksten kaynaklanıyor. Arkadaşlarımız böyle bir şeye duyarsız kalamazlar. Hukuk zemininde eylem koyuyorlar” dedi. Kaya, Kayatuzu ile ilgili disiplin soruşturması başlatıldığını ekledi. Büyük Birlik Partisi Genel Sekreteri Mustafa Destici ise “Topkapı Sarayı’nda ‘şarabını da kap gel’ gibi bir şeyler görüp duymuşlar. Demokratik tepkilerini ortaya koymuşlar. ”
Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay da “Vakit gazetesinin provokasyonu yüz kızartıcıdır” dedi. (Radikal)

Sabıkası çok kabarık örgüt
BBP’nin gençlik örgütü Alperen Ocakları’nın adı hep olaylarla gündeme geldi. Bu olaylardan bazıları şöyle:
*Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Kayatuzu BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nu bir TV programında eleştiren Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı’yı yumrukladı.
* Hrant Dink cinayetini azmettiren Yasin Hayal, BBP üyesi ve Alperen Ocakları’nın müdavimiydi. Yine cinayetin diğer sorumlusu olarak yargılanan Erhan Tuncel de Alperen Ocakları üyesiydi.
Eski Trabzon Alperen Ocakları Başkanı Mustafa Öztürk de, aynı davada uzun süre tutuklu olarak yargılandı.
* Sultanbeyli’de 30 Mart 2006’da lise öğrencileri arasındaki kavgada, Kürt kökenli öğrenci Şahin A. bıçaklanarak öldürülmüştü. Katil zanlısı V.K.’nin Alperen Ocakları üyesi olduğu ortaya çıkmıştı.
* Alperenler, Papa Benedictus’un Kasım 2006’daki Türkiye ziyareti sırasında Ayasofya Müzesi’nde korsan namaz kılıp slogan atmışlardı.
 

RADİKAL
Yayın Tarihi : 13 Temmuz 2009 Pazartesi 23:02:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ayşe genç IP: 78.169.163.xxx Tarih : 14.07.2009 00:33:40

asıl Topkapı Sarayı gibi bi yerde şaraplı birreğlence düzenlemek barbarlık ,nasıl olurda Kutsal emanetlerin olduğu güzide bi mekanda bi zamanlar Kuran sesleri yükselirken şimdi konser sesleri eşliğinde şaraplı eğlence yapılır..Kültür Bakanlığınında böle bi saygısızlık yapmasından dolayı kınıyorum.böle bir saygısızlık inşaallah bir daha tekrarlanmaz.Alperenli gençlerinide takdir ediyorum.

sanata karşı değiliz.yapılan sanatta insanların hassasiyetlerine saygı çerçevesinde olmalı ve bu habere böyle bi başlığı yazanında insanların hassasiyet noktalarına yapılan saygısızlığa karşı olduklarını kendilerince beyan etmelerine  karşı bunu barbarlıkla telakki etmesini yakıştıramadım.


oviraptor IP: 88.245.251.xxx Tarih : 14.07.2009 00:27:35

ülkeyi  karıştırmak isteyen  aşırı uçlar ortada bence iki tarafta suçlu yani ne gerek var kutsal emanetlerde konser vermenin  bunu kim taleb etti devletin  birsürü opera binası boş ama yok illahi olay çıkaracaklar sivastada o iki aşırıuç kan dökmedi mi daha sonra meydan akp ye kaldı


Sukru Arslan IP: 82.231.126.xxx Tarih : 15.07.2009 00:28:05

Topkapi Sarayi'nin "kutsal yer" oldugunu iddia edenlere: Bu saray bir imparatorlugun yonetildigi, padisahin ve onun emrindekilerin yasadigi bir yerdir. Buraya, Misir'in isgaliyle birlikte adina "kutsal emanetler" denilen ve bir kisminin da Hz. Muhammet'e ait oldugu suphe goturen esyalarin konmasiyla mi kutsallasiyor? Yapmayin lutfen!!! Burasi herkesin ucret karsiligi ziyaret ettigi bir MUZE'dir. Ote yandan, bu saray  IV. Murat'in her gun kafayi cekip (halka da ickiyi ve tutunu yasaklayan padisah) asiri alkol nedeniyle oldugu yer degil mi? Padisah olmak ugruna kardeslerin birbirlerini bogdurduklari yer degil mi? Padisahlarin  ve sehzadelerin dönme eslerinin / annelerinin  yasadiklari mekan degil mi? Hadim edilmis kizlar agalarinin gozetiminde haremde yuzlerce cariyenin yasadigi yer degil mi? Padisahlarin, Divan'a yakin yerdeki "kosk"te oturup yandaki Harem'in bahcesinde padisaha kendilerini begendirmeye calisan ve onunla birlikte gecelemeyi dusleyen cariyelerin yasadiklari yer degil mi? Daha neler sayabiliriz... Burasi bizim kultur mirasimiz. Orayi korumak ve tum dunyaya Idil Biret'imizle ve sarap Tanrisi Dionisos'la birlikte anilan sarabimizla tanitmak suc mu? Dusunenlere saygilar...