28
Mayıs
2024
Salı
GÜNCEL

Şemdinli iddianamesinde şok!

Van Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın Türkiye’yi karıştıran iddianamesinin en can alıcı suçlaması. Mehmet Ali Altındağ’ın TBMM Şemdinli Komisyonu’ndaki iddiası. Savcı’nın Genelkurmay’a da gönderdiği ’sahte belge’ dosyaları. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Altındağ’ı "PKK’ya yardım ediyor" diye suçlamak için sahte belge düzenletti mi? Yüzlerce sayfalık dosyalar, hukukçularla tarayarak inceledim.

NEDEN 8 YIL SONRA BÜYÜKANIT’I SUÇLADI?

Öncelikle çok önemli bir ayrıntı aktarayım... Dosyalarda Altındağ bir kez bile Büyükanıt’ı suçlamıyor. Şemdinli’de Seferi Yılmaz’ın kitabevine bombalı saldırı düzenlediği iddia edilen Ali Kaya’nın da adı geçmiyor. Yani Altındağ ilk kez komisyonda Büyükanıt ve Ali Kaya’yı suçladı.

İkinci önemli ayrıntı... Ortada bir değil 2 tane sahte belge var. Ama sanık Büyükanıt ya da Ali Kaya değil. Mehmet Ali Altındağ. Nasıl mı?

Önce olayın fotoğrafını çekelim. Sahte belge olayı oyun içinde oyun gibi. Her şey 5 Haziran 1998’de başlıyor. Yaşar Büyükanıt Diyarbakır’da Kolordu Komutanı. Kulp bölgesinde jandarmayla 20-25 kişilik PKK militanları arasında 7 PKK’lının öldüğü çatışmada bir PKK’lının üzerinde el yazısıyla kaleme alınan bir mektup bulunuyor.

ALTINDAĞ PKK’YA 350 BİN MARK VERDİ

PKK Karargah Komutanlığı’na yazılan mektup Amed (Diyarbakır) Eyalet Komutanlığı Dr. Nasır imzasını taşıyor. Aynen şöyle:

"Talimatınız doğrultusunda Altındağ ailesiyle bağlantıya geçtik. Emin Altındağ içten samimiyetle yurtseverliklerini göstermektedir. Belirttiğiniz 500 bin markın 350 bin markını bu şahıslardan aldık."

Ve DGM dava açıyor. Aylar süren soruşturma ve ekspertiz raporları.

Sonuç : Belge sahte.

Altındağ Ailesi beraat ediyor. "Madem Altındağ Ailesi beraat etti, o zaman neden olay kapanmadı?" derseniz!

Çünkü olayın 2’nci safhasını Altındağ açtı da ondan. Altındağ kendisini aradığını söylediği bazı PKK itirafçılarıyla birçok görüşme yapıyor. İtirafçılar, çatışmada ele geçirilen sahte belgeyi DGM Başsavcısı Nihat Çakar’ın talimatıyla tanzim ettiklerini iddia ediyorlar. Altındağ da itirafçıların iddialarını kasetlere kaydediyor. DGM Savcılığı’na verip suç duyurusu yapıyor.

İTİRAFÇILARA PARA VERDİLER

Yani 2’nci davada Altındağ şikayetçi. Ancak soruşturma sonucunda ’sanık’ durumuna düşüyor. Nasıl mı? Dosyalardan aktarayım. 22.4.1999 DGM, 10 ay süren soruşturma sonunda görevsizlik kararı verip dosyayı Cumhuriyet Savcılığı’na gönderiyor. 87 sayfalık bir dosya. 4 itirafçının video kaset deşifreleriyle işadamları Mehmet Ali Altındağ ve Ali Kaya’nın da ifadeleri var. Ve Altındağ artık şikayetçi değil SANIK!

DGM, Altındağ ve Kaya’nın itirafçılara para vererek yalan tanıklık yaptırdıklarına karar veriyor. İşte kararın ilk can alıcı paragrafı:

"Haklarında yasadışı PKK örgütü ile yardım ve yataklık düzeyinde ilişkileri oldukları iddiasıyla dava açılmış sanıklar Mehmet Ali Altındağ ile Ali İhsan Kaya’nın kendilerini ceza ve takipten kurtarabilmek düşüncesiyle, birtakım para ve maddi menfaatler vaat ederek itirafçı Mehmet Yazar ve Feyat Alu’nun ifadesini değiştirmeleri ve yeniden ifade vermeleri için yalan tanıklığa azmettirmek."

Adalet Bakanlığı’na şikáyet dilekçesi

KARARIN daha da önemli bir paragrafı var. Adalet Bakanlığı’na gönderilmek için hazırlanan dilekçeyle ilgili. Yani dosyadaki 2’nci sahte belge. Belgede ne mi yazıyor? Aynen şöyle:

"Çatışmada ölen PKK’lının üzerinde bulunan belgeyi Başsavcı Nihat Çakar, Yüzbaşı Ali Osman Celasun, Metin Binbaşı hazırladı." Belgenin altında bazı itirafçıların imzası var. Ve ekspertiz raporlarının sonucu: "Hem imzalar, hem de belge sahte."

Kim mi yazdırmış? Mehmet Ali Altındağ! İşte Savcı’nın tespiti: "Yasadışı PKK ve Hizbullah örgütlerine yardım ve yataklık suçlarından takibat yapılan, Şemdin Sakık’ın ifadelerinde Hizbullah örgütü ile ilişkisi olduğu belirtilen sanık M. Ali Altındağ’ın itirafçı sanıklardan Nafis Çapan ile video kaydına da aldığı çok sayıda görüşmeler neticesinde, Çapan’ın kendisine vermiş olduğu yalan-yanlış bilgiler doğrultusunda hareket ederek, imzaları kendilerine ait olmadıkları ekspertiz raporu ile de tespit edilen itirafçılar Abdurrahman Çakay, Ercan Aslan, Sedat Solmaz ve Zülküf Acar’ın isim ve imzalarıyla Adalet Bakanlığı’na hitaplı bir dilekçe göndermek suretiyle özel evrakta sahtecilik, dilekçede bir kısım kamu görevlileri hakkında bazı isnatlarda bulunmak suretiyle suç tasnii veya iftira suçunu işlemiş olduğu kanaatine varılmıştır."

Davalarda alınan kararın özeti mi? "Altındağ para verip PKK itirafçılarına sahte belge hazırlattı. Yalan ifade verdirdi." Gerekçe: "PKK’ya yardım ve yataklık yaptıkları iddiasıyla açılan davalardan kurtulmak istedi."

Bütün dosyalara baktım. Altındağ’ın 1996-2006 arasında hiçbir ifadesinde Büyükanıt’ın adı yok.
Nur Batur / Hürriyet
Yayın Tarihi : 19 Mart 2006 Pazar 02:47:50
Güncelleme :20 Mart 2006 Pazartesi 03:53:25


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?