AB Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Hans Jörg Kretschmer, ''Şemdinli davasında kararın hızlı çıkmış olması olumlu ancak konunun yeterince araştırılıp araştırılmadığı konusunda tatminsizlikler var'' dedi.

Ege Gençlik Etkileşim Projesi'nin başlaması dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Kretschmer, Şemdinli olaylarını değerlendirdi.

Kretschmer daha önce yaptığı "Şemdinli'de kararın hızlı çıkması olumludur" yönündeki açıklamalarının yanlış anlaşıldığını söyledi.

Kretschmer, "ben bu noktaları, davanın pozitif tarafları olarak söyledim. Avrupa Birliği'nden gelen eleştirilere katılıyorum, olayın ardında kimler olduğunun ortaya çıkması gerekir" diye konuştu.

"Türkiye AB'ye üye olacaktır"

Türkiye'nin AB'ye girme yönünde bir yola girdiğini söyleyen Kretschmer, "Türkiye 2014'ten önce üye olamayacak ama neden 2014'te olmasın? 8 yıl çok da uzun bir süre değil aslında. Türkiye eninde sonunda AB'ye tam olarak girecektir'' dedi.

Kretschmer, AB'nin demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, azınlıkların korunması ilkeleriyle kurulduğunu hatırlatarak, AB müzakere sürecinin bu politik kriterleri kapsamasının önemine işaret etti.

''Müktesebatta alınacak çok yol var"

Bu ilkelerini yerine getiren ülkelerin AB üyesi olduğunu belirten Kretschmer, ''bunlar Kopenhag kriterlerinin parçasıdır ve olmazsa olmaz kriterlerdir. Türkiye de aynı şekilde bunları kabul etme ve kendi içinde reformlarla hayata geçirme konusunda taahhütte bulunmuştur" dedi.

Kretschmer, son dört sene içinde çok yol katedilmiş olsa da, ekonomi ve AB müktesebatı alanlarında alınacak çok yol olduğunu vurguladı.

AB Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı, "kanunları çıkarmak kolay, çünkü mecliste çoğunluğa sahip bir hükümet var. Bunları hukukta bırakmayıp hayata geçirmek çok önemli, mentaliteyi, alışkanlıkları değiştirmek önemli'' ifadesini kullandı.

Kretschmer, Türkiye'nin AB parçası olma kararı ve AB'nin Türkiye'yi aday olarak görmesinin demokratik ve politik bir süreç olacağını belirterek,''25, belki o zaman 27-28 üyenin onayı gerekecek. Bu açıdan kamuoyu çok önemli, çünkü bazen problemler çıkabilir. İnsanlarda genişlemeye yönelik kuşkular var. Göçmen sorunu, işsizlik gibi sorunların genişlemeyle alakalı olduğunu düşünüyorlar. Halbuki genişlemeler son derece başarılı olmuştur. Bu yüzden genişlemenin AB'ye katkısını daha iyi anlamaları için insanlar bilgilendirilmeli. Bu hem AB'de hem de Türkiye'de yapılmalı" dedi.

Türkiye'de üyeliğe destek düştü

Türk halkının üyeliğe olan desteğinin düştüğüne işaret eden Kretschmer, "Türkiye'de üyeliğe destek yüzde 70'lerden yüzde 60'ların altına düştü. Bu da normal bir olay. Çünkü insanlar AB üyesi olmanın anlamını tam olarak bilmiyor. AB ve Türk vatandaşları fırsatlar konusunda bilgilendirilmeli" şeklinde konuştu.

Kretschmer, Türkiye, önemli ve zor bir sürecin içinden geçtiğini belirterek, "ama bu çok uzun bir süreç değil. Türkiye 2014'ten önce üye olamayacak, ama neden 2014'te olmasın? 8 yıl çok da uzun bir süre değil aslında. Türkiye eninde sonunda AB'ye tam olarak girecektir'' açıklamasında bulundu.

"Ekonomide endişelenecek birşey yok''

Hans Jörg Kretschmer, Türk ekonomisinde son dönemde yaşanan dalgalanmayı da değerlendirdi. Kretschmer, ekonomide son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili endişelenmemek gerektiğini, benzer sürecin başka ülkelerde de yaşandığını söyledi.