2
Mayıs
2025
Cuma
GÜNCEL

Susurluk dokuzuncu yılında

İstanbul’da iki mafya tipi organize örgüt arasında bir yıldan uzun zamandır süren çatışmalarda iki kişinin daha ölümünün ardından Türkiye bir kez daha çeteler sorununu tartışıyor.

Bu tür çetelerin bazı devlet görevlileri ve siyasilerle işbirliği içinde olduğunu ortaya çıkaran Balıkesir’in Susurluk ilçesinde 1996 yılında meydana gelen kazanın ise bugün dokuzuncu yıldönümü.

Kaza sonrasında milyonlarca kişinin katıldığı protesto eylemlerini örgütleyen Sürekli Aydınlık İçin Yurttaş girişimi, aradan geçen dokuz yıla karşın, Türkiye’nin, yakın siyasi tarihe "Susurluk Kazası" diye kalan olayla hesaplaşmayı tamamlamadığını savunuyor.

Örgütün lideri Ergin Cinmen, bu nedenle, çete çatışmalarının bugün sokaklara döküldüğü görüşünde.

Çete haberleri, Ramazan Bayramı öncesinde bir hayli yoğun olan Türkiye gündeminin en önde gelen haberleri arasındaydı. Çünkü, Sedat Şahin ve Saral ailesi grupları arasında bir yılı aşkın süredir devam eden kanlı hesaplaşmanın son perdesinde, henüz birkaç gün önce, iki kişi daha yaşamını yitirdi.

Taraflar, beş saat arayla Bayrampaşa’da bir dükkan ve Ortaköy’de bir otoparkı bastılar. Otopark baskını sırasında, patlamayan bir el bombası ve uzun namlulu silahlar kullanıldı.

İki grup arasındaki çatışmalarda ölenlerin toplam sayısı dokuza çıktı.

Bu çatışmalar, çeteler sorununu bir kez daha gündemin ön sıralarına taşırken, Susurluk Kazası’nın dokuzuncu yıldönümü nedeniyle Meclis Başkanı Bülent Arınç ve diğer devlet yetkililerine dilekçe gönderen Sürekli Aydınlık İçin Yurttaş Girişimi adlı sivil toplum örgütü, Susurluk ile hesaplaşmanın tamamlanmasını istedi.

Dilekçenin Arınç’a gönderilmesinin nedeni, milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması talebi.

Sedat Bucak Susurluk kazasından sağ kurtulan tek kişi oldu

Susurluk kazası sonrasında, çetelerin yargılanması talebiyle milyonlarca kişinin katılımıyla yapılan "1 Dakika Karanlık" eyleminin mimarı olan Sürekli Aydınlık İçin Yurttaş Girişimi’nin lideri Ergin Cinmen’e göre, Susurluk hesaplaşması yapılmadıkça ve siyasetçiler çetelerle mücadele için kararlılık göstererek yargıyı harekete geçirmediği sürece, sokaklardaki çete çatışmaları artarak sürecek.

Susurluk yakınlarında 1996 yılında meydana gelen trafik kazasında, katliam sanığı Abdullah Çatlı, kız arkadaşı Gonca Us ve İstanbul Emniyet Müdür Yardımcılarından Abdullah Kocadağ ile dönemin Urfa milletvekili Sedat Edip Bucak’ın milletvekilinin birlikte seyahat ettiği ortaya çıkmıştı. Kazadan canlı kurtulan tek kişi, Bucak olmuştu.

Milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması talebine karşın, Bucak’ın halen süren yargılanmasına, 3 yıl önce yapılan seçimlerde kaybedip, bu hakkını yitirmesinden sonra başlanabilmişti.
Kürşat Akyol / BBC Türkçe
Yayın Tarihi : 3 Kasım 2005 Perşembe 08:51:32
Güncelleme :3 Kasım 2005 Perşembe 09:12:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
YORUMCU IP: 85.100.92.xxx Tarih : 3.11.2005 10:52:59
Evet bu gün susurluk kazasının 9.uncu yıl dönümü ne kadar garip bir olay değilmi cumhuriyetle yönetilen demokratik bir ülkede?bir mafya lideri,bir millet vekili ve bir polis şefi aynı arabadan çıkıyor daha sonrası ise bir çorap söküğü gibi geliyor karanlık ilişkiler,cinayetler,rant ve çıkar kavgaları ve devletin yasadışı çetelerle olan gizli bağlantıları günümüzde hala bu kara leke tam olarak temizlenmiş değildir hala cevaplanması gereken sorular var ama nedense kimse bu konuları açmak istemiyor halk böyle sessiz kaldığı sürece yargı bu karanlık ilişkilerin üzerine gitmediği sürece bu olaylar hiç bir zaman aydınlatılamayacaktır saygılarımla.

sedat IP: 85.97.97.xxx Tarih : 4.11.2005 12:59:23
derin devlet halka hesap verecek ve derin devletin maşalarından da hesap sorulacak