Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Kuzey Irak Operasyonu Raporu'nun ardından yine ses getirecek bir makale yayınladı. USAK Başkanı Sedat Laçiner "Teröristle Mücadele Stratejimizdeki Temel Hatalar" konulu makalesinde Türkiye'nin terör konusunda uzman yetiştiremediğini, teröristlerle zorunlu askerlik yapan erlerin savaştığını ve PKK'yla mücadelede Türkiye'nin sanıldığı kadar başarılı olmadığını öne sürdü.

Laçiner, "Teröriste karşı çıkardığımız askerlerin yüzde 90'ı er ve erbaştan oluşuyor. Yani zorunlu askerlik yapanlar. Yaşları 20-25 arası. Kimi aşçıdır kimi terzi. Kiminin aklında nişanlısı vardır, kiminin gözünde hamile karısı tütmektedir. Terör eğitimini neredeyse hiçbiri almamıştır" dedi.

TOPLAM 250 BİN ASKER
Orduların terörle mücadeleye göre dizayn edilmediğini savunan Laçiner, terörle mücadeledeki temel hataları şöyle sıraladı:

* 35 TERÖRİSTE 10 BİN ASKER: Terör bölgesi olarak tanımlanan Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesindeki toplam asker sayımız 250 binden fazla. Son verilere göre Türkiye sınırları içindeki terörist sayısı bin 500 civarında. Gabar Dağı'nda 10 bin asker var. Dağdaki toplam terörist sayısı sadece ve sadece 35.

* 100 RAMBO YETER: Binlerce askerin 20-30 teröristin, bazen 3-4 teröristin peşinden koştuğu olaylara bizler operasyon diyoruz. Son derece verimsiz bir yöntem. Oysa ki 35 teröristi ortadan kaldırmak için en az onlar kadar esnek hareket edebilen, emir-komuta zincirinin olabildiğince gevşetildiği, ileri teknoloji ile donatılmış, profesyonel ve işinin ehli en fazla 100 komandoya ihtiyaç vardır. Asıl mücadeleyi terör timleriyle yapmak zorundasınız. Aksi takdirde 10 bin askeri, eli silahlı 35 kişinin karşısına dizmek felakete davetiye çıkarmaktır.

* YÖNTEM ESKİ: Kalabalık ve ağır hareket eden düzenli birlikler ile teröre karşı istenilen ölçüde mücadele edilemez. Gelişmiş ülkeler bu işi böyle yapmıyor. Türkiye, terörle mücadelede kullandığı yöntem açısından dünyanın tersine bir yönde ilerliyor. Düzenli birlikler ile terörle mücadeleyi sadece Afrika ve Asya'nın az gelişmiş ülkelerinde görmek mümkün.

KARAKOL BASKINI

* BALYOZLA SİVRİSİNEK ÖLDÜRÜLMEZ: Terör örgütleri ülkeyi rahatsız eden bir sivrisinekse, ordular balyoza benzer. Balyozunuz ne kadar ağırsa sivrisineği yakalamak o kadar zor olacaktır. Sinek bir yere konacak, siz hızla balyozu kaldırıp duvara indireceksiniz. Bir süre sonra bakacaksınız ki sivrisinek uçmaya devam ediyor, fakat duvarlar yıkık dökük olmuş

* TUNCELİ OLAYI İHMALLER ZİNCİRİ: Tunceli'deki karakol dünyanın en tehlikeli yerlerinden birinde. Böylesine tehlikeli bir yerdeki karakolun güvenlik önlemleri en üst düzeyde oluşturulur. Karakol, uzaktan tanıdığı bir kamyoneti hiç düşünmeden içeri alıyor. Ne bir kimlik kontrolü, ne bir parola, ne de araç kontrolü. Yol kontrol noktaları da benzeri durumdalar. Kilometrelerce boş bir arazinin ortasında birkaç asker kontrol yapıyor. Kontrol etmek için sizi durduran askeri neredeyse koruyan yok.

TOPLUM PSİKOLOJİSİ

* TERÖR UZMANLIK İŞİDİR: Terörle mücadele polisten ayrı bir birimdir. Terörist bir askerden çok farklı düşünür. Onun hedefi yok etmek değildir. Askerliğin ötesinde medyayı hedefler, ekonomik ve siyasi hedefleri vardır. Toplum psikolojisini kullanır. Tüm bunlara karşı mücadele edecek güvenlik güçlerinin özel bir eğitimden geçirilmeleri gerekir. Sıradan bir yüzbaşı ya da binbaşı dahi teröre karşı görevlendirildiğinde bir terör uzmanı değildir.