19
Mayıs
2024
Pazar
GÜNCEL

Topbaş'tan Baykal'a yanıt

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ulaşımla ilgili merkezi hükümetten taleplerini, "yetkilerin Ankara'ya alınması" gibi değerlendirenler olduğunu kaydederek, "Ne istiyorsunuz? İstanbul böyle bir gücü yakalamış. Bu kent böyle bir yatırımı, desteği alabiliyor. Sayın Başbakan'ın böyle bir desteği vermesinden yüksünmemek lazım" dedi.

Topbaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinde yaptığı konuşmada ulaşımı, hızla büyüyen İstanbul'un birinci öncelikli problemi olarak önlerine aldıklarını anlattı. Topbaş, bugün itibariyle 5 yılda ulaşım adına yapacakları yatırımların toplam bedelinin 22.5 milyar YTL olduğunu söyledi.

Bu yatırımları yaparken merkezi hükümetten de gişelerin ötelenmesi, trafiğin yönetim ve denetim yetkisi, metronun merkezi hükümet tarafından yapılması veya kendilerine fon desteği sağlanması gibi talepleri olduğunu dile getiren Topbaş, şunları kaydetti:

"Sayın Başbakan bizim talep ve isteklerimizi yerine getirmede bize yardımcı oluyor. Bu taleplerimize de olumlu baktılar, bunu değerlendireceklerini söylediler. Bunu maalesef farklı değerlendirenler, adeta yetkilerin Ankara'ya alınması gibi değerlendirenler oldu. Ne istiyorsunuz? İstanbul böyle bir gücü yakalamış. Bu kent böyle bir yatırımı, desteği alabiliyor. Sayın Başbakan'ın böyle bir desteği vermesinden yüksünmemek lazım."

Nurettin Sözen'in Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemdeki sorunları anlatan Topbaş, şu andaki tramvay hatlarının bir bölümünün Sözen döneminde yapıldığını belirtti. Topbaş, şunları kaydetti:

"Kentin içinden tren geçmez, peronlar olmaz. Demirperde ülkesi gibi yollar ayrılmış. Alınan vagonları devreye sokmak için acilen bu sistem yapıldı. Sayın Baykal diyor ki; '10 kilometre Levent-Taksim metrosunu Sayın Sözen yaptı'. Doğru bilgilendirmek lazım. Sayın Baykal bilmiyorsunuz. Bizim Meclisimizdeki arkadaşlarımıza sorarsanız size detaylı bilgileri verirler. Çünkü o hattın yüzde 23'ü sayın Sözen döneminde yapıldı. Buraya çivi çakan herkese teşekkür ediyoruz. Ama, 'yapılan şeyleri biz daha iyi yapıyorduk. Bizim anlayışımız daha iyiydi' derseniz, bizim de konuşacağımız çok şeyler çıkar ortaya. Biz de çok şey söyleriz."

Acaristanbul ve Acarkent projelerinin gelişim sürecine de değinen Topbaş, Beykoz'da DSP'den belediye başkanı seçilen daha sonra CHP'den yeniden aday olan Alaattin Köseler'in Acaritanbul bölgesinin 2. derece sit alanından, 3. dereceye alınması kararına imza attığını, Koruma Kurulu'nda da İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı Ahmet Turgut'un bu kararda imzası olduğunu ve böylece bu alanın imara açıldığını kaydetti.

Topbaş, Avcılar'da Firuzköy ile Ispartakule projelerini de eleştirerek, "CHP'li belediye başkanı Firuzköy'deki fuar alanını yok etti. Ispartakule mevkiindeki arazinin imara açılması konusunda CHP'li belediye başkanının bu kadar işi takip etmesinin arkasında ne vardı diye sorarım" dedi.

a.a
Yayın Tarihi : 11 Aralık 2006 Pazartesi 22:40:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
yasin IP: 85.101.39.xxx Tarih : 12.12.2006 11:11:15
ben bu işten bi türlü anlamadım.bazıları çıkıyor vay efendim bu istanbul'un trafiği ne olacak diyor.devletten çözüm bekliyorlar.bazı kesimde trafiği rahatlatacak 3.köprü'nün yapılmasına da karşı çıkıyorlar.neymiş o kadar ağaç kesilecekmiş te.o ağaç kesim işini acaristanbul yapılırken çıkartacaktınız sesinizi.

DEMIR YIGIT IP: 85.140.162.xxx Tarih : 11.12.2006 23:03:11
Sayin Baskan partisinin cikarmaya calistigi 2b yasasindan da hic bahsetmiyor nedense.Ayrica Beyoglunda aylardir bitmeyen insaat ve kentin bilmem kac tane bolgesine yapilacak bilmem kac tane tunel parasi ile kac km metro yapilabilecegi de ortada.Neden yapmiyorlar?Ucuncu kopru ile kac tane agac kesilecek.Neden ille de kopru diye tutturuyorlar?Bu iste bi yanlislik yok mu?

K. Mükremin BARUT IP: 85.96.63.xxx Tarih : 12.12.2006 13:02:59
ASIL TARTIŞILMASI GEREKEN KONU: TÜRKİYE YEREL YÖNETİMLERDE FRANSA MODELİNİ ALMIŞTIR. BU MODELDE; MERKEZİN YEREL YÖNETİMLER ÜZERİNDEKİ VESAYETİ ANAYASA İLE BELİRLENMİŞTİ. GÜNÜMÜZDE DOĞRU YÖNETİM ŞEKLİ GÜÇLÜ YEREL YÖNETİMLER ŞEKLİNDE OLMALIDIR. KALDIKİ FRANSA 1880 Lİ YILLARDA YEREL YÖNETİM ÜZERİNDEKİ MERKEZ DENETİMİNİ AZALTMIŞTIR. CHP NİN YEREL YÖNETİM ANLAYIŞI "Yerel Yönetimler İçin Anımsatmalar" Ekim 2005 adlı risalesinde açık ve net olarak belirtilmiştir. Bu yayında; CHP yerel yönetimlerin üzerinde merkezin denetimini ayyuka çıkararak savunmaktadır.Yani 1930 lardaki yerel yönetim anlayışı aynen devam etmektedir. Bu modelin başarısızlığı dünyada kanıtlanmıştır. Merkezden yerele hizmet hantaldır. Karar süreci uzundur. Bürokrasi ağır işler. 80 Yıldır bu böyle olmadı mı ? Halka en yakın birimden hizmetin götürülmesi işi (SUBSIDIARTY ilkesi) demokrasinin de temel şartıdır. Gerçek Sosyal Dmokratlar buna inanmalı ve bunu savunmalıdır. Şimdi hükümet haklı olarak kendi belediyesinin önünü tıkayan DEVLET BÜROKRASİSİNİ azaltmaya çalışıyor. Ama ASIL TARTIŞILMASI GEREKEN yerel yenetimlerin özerk olması ilkesidir. SAYGILARIMLA

ali mırtaza IP: 81.214.92.xxx Tarih : 12.12.2006 09:16:22
sayın başkan iettnin halk otobüşlerine uyguladıgı ırkcı yaklaşıma ne diyorsunuz