Alparslan Türkeş'in ikinci eşi Seval Türkeş ve çocukları Ayyüce ile Ahmet Kutalmış Türkeş, babalarının ilk evliliğinden olan kardeşleri Umay Günay ve Ayzıt Türkeş'in, Alparslan Türkeş'in ölümünden sonra ''İngiltere'deki banka hesabından çektikleri'' öne sürülen 242 bin sterlinden kendi hisselerine düşen 112 bin 355 sterlinlik miktarını almak için dava açtılar. 

Alınan bilgiye göre, Seval, Ayyüce ve Ahmet Kutalmış Türkeş'in avukatları İsmail Uyar, Umay Günay ve Ayzıt Türkeş aleyhine ayrı ayrı ''alacak davası'' açarak, bu kişilerin banka hesapları, gayrimenkulleri, üzerlerine kayıtlı araçları, hissedarı oldukları mallardaki hisseleri ile kooperatif ve ticaret odalarına kayıtlı şirketlerdeki hisselerine ''ihtiyati tedbir'' konulmasını talep etti. Dava dilekçelerinde, Umay Günay ve Ayzıt Türkeş'in, babaları Alparslan Türkeş'in ölümünü ilgili bankaya bildirmedikleri ve ''Türkeş'in banka hesabından kendi şahsi hesaplarına döviz cinsinden para aktarıp kötü niyetlerini ortaya koyarak, Türkeş'in diğer mirasçılarının hisselerini kaçırdıkları'' iddia edildi. 

Dilekçede, Alparslan Türkeş'in, Deutsche Bank'ın Londra şubesinde bulunan hesabından Umay Günay'ın 42 bin Sterlin, Ayzıt Türkeş'in de 200 bin Sterlin çekerek kendi hesaplarına aktardıklarına dair Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kesinleşmiş kararı olduğu ifade edildi.
Alparslan Türkeş'in ölümünden sonra Umay Günay ve Ayzıt Türkeş'in hesaplarındaki paradan diğer mirasçılara hiç haber vermedikleri öne sürülen dava dilekçesinde, ''davalıların, ağır ceza mahkemesinde yargılanmaları devam ederken dahi mirasçılara paylarını ödemedikleri ve bu şekilde kötü niyete sahip olduklarını gösterdikleri'' iddiasına yer verildi. 

Dilekçede, Alparslan Türkeş'in hesabından çekildiği öne sürülen 242 bin sterlinden, Seval Türkeş'in hissesine 60 bin 499 Sterlin, Ayyüce ve Ahmet Kutalmış Türkeş'in hisselerine de 25 bin 928'er Sterlin düştüğü belirtilerek, toplam 112 bin 355 Sterlin'in Nisan 1997'den itibaren işletilecek en yüksek döviz faiziyle birlikte, davalılar Umay Günay ve Ayzıt Türkeş'ten tahsiline karar verilmesi talep edildi.

AĞIR CEZA MAHKEMESİNDEKİ YARGILAMA 

Umay Günay ve Ayzıt Türkeş'in, ''özel evrakta sahtecilik'' ve ''banka aracılığıyla dolandırıcılık'' suçlarından Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandıkları dava, zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmıştı. Eski Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 102. maddesi, sanıkların üzerine atılı suçun niteliği itibariyle zamanaşımını 5 yıl olarak belirliyor. Ancak, iddianameyle ''zamanaşımı süresi'' kesildiğinden bu süre eski TCK'nın 104. maddesine göre yarı oranında artırılıyor ve 7.5 yıl olarak öngörülüyor. 

Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi ilk yargılamada ise Umay Günay ve Ayzıt Türkeş'in beraatına karar vermişti. Temyiz başvurusunu inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Ayzıt Türkeş yönünden suçun sabit olduğu, Umay Günay yönünden ise suç unsuru oluştuğu, ancak paranın nasıl çekildiğinin araştırılması gerektiği gerekçesiyle kararı bozmuştu.