19
Mayıs
2024
Pazar
GÜNCEL

Türkiye'ye 2 ton Nazi altını

Kanal D'de yayınlanan "Sağır Oda" adlı dizi, Nazilerin II. Dünya Savaşı sırasında Yahudilerden ve çeşitli ülkelerden (ç)aldığı altınları gündeme getirdi. İngiltere'de, Oxford Üniversitesi'nde doktora yapan Gökhan Yücel bu konuyu araştıran bilim adamlarından. ABD'nin AB temsilcisiyken Nazi altınları meselesini irdeleyen Stuart Eizenstat ile görüşen ve ABD arşivlerinde inceleme yapması için davet alan Yücel, ortada taş çatlasa 8 milyar dolarlık maddi değerde 400 ton altın bulunduğunu söylüyor. 

Nazi altınları nedir?
Bir bölümü moneygold yani altın para. Ekseriyetle Nazi ordularınca Avrupa ülkelerinden, merkez bankalarından ve özellikle Belçika altınlarından toplanan bir bütün. Bir de nonmoneygold yani para olmayan ziynet eşyası var. Toplama kamplarındaki Yahudilerin kişisel eşyaları böyle adlandırılıyor.

"İlk altın 1945'te geldi"

Nazi altınları Türkiye'ye nasıl ve ne kadar miktarda geldi?
Birkaç yolla gelmiş olabilir. Örneğin resmi yollardan. Türkiye yurtdışına krom satıyordu. Savaş sırasında herhangi bir malı satan ülke, öncelikle kazandığı paranın değerini muhafaza etmeyi amaçlıyordu. Bunun yolu da altına tahvil etmekti. Türkiye Cumhuriyeti, İsviçre'de diğer ülkelerce de bilinmekte olan bazı hesaplar açtı. Ticaretten kazandığı parayı altına tahvil etti ve daha sonra Merkez Bankası'na getirtti. Böylece 1945 yılı değeriyle 3,1 milyon dolarlık altın ilk kez geldi. Tonaj olarak rakam vermek gerekirse, benim yaptığım hesaplamalara göre, 40 ton civarında oluyor. Bir de bugüne kadar ispatlanmadığını unutmamak kaydıyla kayıt dışı gelmiş olabilecek altınlar söz konusu olabilir.

"Nazi dirilişi için saklayın"

Yani toplam ne kadar altın?
Toplam Nazi altınlarının miktarı 400 ton civarındadır. Binlerce ton altın söz konusu değil, bu imkansız.

Naziler Türkiye'de altın saklamış olabilir mi?
Bu yönde iddialar var. Ancak unutmamak gerekir ki bunlar hiçbir zaman ispatlanamadı. Bazı Nazi subayları ve Türkler arasındaki ilişkilerden söz ediliyor. Bu ilişkiler sayesinde 400 bin dolarlık Nazi altınının Türkiye'ye getirildiği düşünülüyor. 1944 yılı söz konusu. Türkiye artık Almanya'ya krom satmayı bırakmış. Alman ordusunda silah yapılamıyor. Savaş kaybedilirken yeniden olası bir Nazi dirilişi için altını saklayalım ya da belki de Türkiye'deki ilişkiler kullanılarak savaş bizim lehimize dönsün kaygısı var. Resim karışık. Bu durumda en fazla 2 ton civarında altın gelmiş olabilir.

"Efsane ilgi çekiyor"

Dünyada kaçak Nazi altınlarının hikayesi nasıl?
Çalmak maalesef savaşın doğasında var. Dolayısıyla Naziler, savaşı kaybederken ganimeti de kaybetmek istemiyor. Açık kaynaklardan okunduğunda Nazi altınlarına ilişkin bilgiler böyle görülüyor. Ama açık kaynaklardaki bilimsel veriler değil, efsane ilgi çekiyor. Çeşitli filmlerde Libya çöllerinde özel sandıklarla, Alpler'deki göllerin diplerine gemiler batırılarak Nazi altını saklandığı iddia ediliyor. Bunun asıl yönü siyasi. Musevilerin ABD siyasetindeki ağırlıklı rolü nedeniyle bu konu kullanılıyor. Bir de Fatima olayı var. Lizbon'a 100 kilometre kadar kuzeydeki bir kilisede 1976'daki banka kayıtlarına göre dört adet Nazi altını külçesi (50 kilo ağırlığında) bir kilise hesabında tespit edilmişti. Mesela bu kilise olayı benzer külçe altınlar saklandığı yönündeki efsaneleri tetikledi.

"Bir ailenin elinde mi, dağın eteğinde mi; tespit etmek zor"

Türkiye için resmi hikaye nasıl?
Türkiye daha 1960'ta Almanya ile bir anlaşma yaptı. Bizim merkez bankamızda bulunan, onlara ait altınları geri verdik: 223 kilogram altın ve 32 bin 799 tane altın para. Yıllar sonra ABD'nin öncülüğünde 1997 Londra ve 1998 Washington konferansları düzenlendi. Eizenstat raporuna göre, Türkiye'de o dönemde ayrıca özel hesaplarda 6,5 ila 11,5 milyon dolarlık bir altın olduğu düşünülüyor. Türkiye gerçekten bu konuda diplomatik bir çetin ceviz oldu her zaman. Vatikan'ı özel durumu nedeniyle göz ardı edersek, çalıntı Nazi altınları konusunda iddia muhatabı olmuş ancak bir kuruş tazminat ödememiş tek ülkeyiz. Unutmadan şunu da ekleyeyim: TGC 1998 yılında lağvedildiğinde 1945 yılı değeriyle 40 milyon dolarlık altın dağıtılmamıştı. Bu altına ne olduğu halen bilinmiyor.

"İsrail'in talep hakkı yok ama cemaatler konuyu takip eder"

Peki Türkiye'de Nazi altını bulunursa ne olur?
Konu üzerinde bugün tam bir durgunluk var. Bunun değişmesi için Türkiye'de altın çıkması gerekebilir. Ancak benim bunu zikretmemem gerekiyor ve ben buna inanamam. Bunun gerçekleşmesini zor görüyorum ve açıkçası benim konuyla ilgili merakım "Nazi altınları nerede?" sorusu değildir. Diplomatik açıdan bakılmalı. Bir ailenin elinde mi, dağın eteğinde mi diye yer tespiti yapmak çok zor. Türkiye'de bulunması durumunda çalıntı altının ancak birebir varisleri ya da merkez bankaları muhatap olacaktır. İsrail talep hakkına sahip değil. Ama uluslararası Musevi cemaatleri konunun takipçisi olacaktır. Bizde mesela damgalı külçe altın var mıdır, bilemiyorum.

"Yüzde 58'lik bölümü bulundu"

Sizce "Sağır Oda" dizisinde öne sürüldüğü gibi Nazi altınlarının emanet edildiği bir Türk aile söz konusu mu?
Emanet edilmiş bir altın varsa Nazilerin güvendikleri isimler bellidir. Bu Türkiye'nin ilk 100 zengini listesindeki bir aile olmalı herhalde. Tabii Nazi altınları onlara zenginlik kazandırdıysa... Ya da onlarca gizlenen bir yerde olması lazım. O yıllarda Almanya'yı destekleyen yayınlar yapan kişiler de adres gösterilebilir. Soner Yalçın ve Cüneyt Özdemir bu isimlerden haberdardır. Ama ellerindeki konuyu ancak dizi formatında anlatabildiklerini ifade ediyorlar.

"10 ülke tazminat aldı"
Resmi düzeyde Nazi altınları hikayesi nasıl gelişti?
Nazi altınlarında diplomatik milat 1944. O yıl Bretton Woods Konferansı'nın VI. bildirgesi tarafsız ülkelerde bulunan Nazi mal varlıklarının, altın stoklarının ve tüm ticari ilişkilerin dondurulmasını öngördü. Tarafsız ülkelerdeki durumu takip etmek için Safehaven adlı bir program başladı. İngiliz devlet arşivi belgelerine göre 1950 itibarıyla Nazi altınlarının yüzde 58'lik bölümü bulundu.
Konu Soğuk Savaş'ın noktalandığı yıllarda yeniden alevlendi. ABD, 1996'da AB'deki temsilcisi Stuart Eizenstat'ın başkanlığındaki bir ekiple yaklaşık 15 milyon belgeyi tarayarak raporlar yayımladı. Yahudi asıllı Eizenstat görevini her zaman bir dava olarak benimsedi.
Bu arada Britanya, ABD ve Fransa tarafından kurulan Üçlü Altın Komisyonu'ndan (TGC) Ekim 1947 ve Ekim 1999 arasında 10 ülke tazminat aldı. TGC yaklaşık 300 milyon dolarlık tazminat dağıttı.

Gökhan Yücel kimdir?

19 Aralık 1977'de doğdu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde lisans eğitimini tamamladı. Essex Üniversitesi'nde Avrupa siyaseti alanında yüksek lisans derecesi aldı. Oxford Üniversitesi'nde siyaset ve uluslararası ilişkiler doktorası yapıyor. Türkiye'de bazı basın kuruluşlarında görev aldı. Eylül 1999'dan beri İngiltere'de yaşıyor. Avrupa siyaseti, güvenlik, askeri kültür ve dış politika alanlarında akademik çalışmalar yapıyor.

Milliyet
Yayın Tarihi : 1 Ekim 2006 Pazar 09:42:50
Güncelleme :1 Ekim 2006 Pazar 09:59:31


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?