Ve Haşim Kılıç konuştu
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, mahkemenin kuruluş yıldönümünde "Acil yargı reformu zorunluluktur. Hukuk dünyası yargılanan kişilerin itibarı ve makamı ile ilgilenmez ama uygulama bunu teyid etmiyor" dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, mahkemenin 48. kuruluş yıldönümü ve yeni üyelerin yemin töreninde devletin zirvesinin önünde yaptığı konuşmada yargının sorunlarını anlattı.
Törene Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve CHP lideri Deniz Baykal da katıldı.
İşte konuşmasından satır başları...
Bağımsızlığa ve tarafsızlığa teslim olmayı reddenler ayakta kalamayacaktır. Yargıyı ideolojik vesayet altında tutmaya çalışanlar yargının tarafsızlığından en çok rahatsız olanlardır.
Yasama yargı ve yürütme gücünü kim kullanırsa kullansın hukuk dışı yollarla demokrasiyi kurtarma düşüncesinden vazgeçilmelidir. Kurumlar yıpranmasın anlayışının arkasında ülkeye nasıl bir bedel ödetildiğinin farkında olunması gerekir.
Yargı gelecek kuşaklara görülmemiş hesap bırakmaması gereken bir güçtür.
Hukukun gücünün azaldığı yerde güçlünün hukuku geçerli olmaya başlayacaktır.
Ülkemizde yargının bağımsızlığından tarafsızlığından şikayet edenlerişn sosyal profiline baktığımızda ciddi bir eksen kayması görüznmektedir. Oysa yargı makamı yargılşanan kişinin makamı ünvanı konumu ile asla ilgilenemez ama ne yazık ki uygulamalar bunun tersini göstermektedir.
Unutulmamalıdır ki taraflı yargının hiçbir dönemde kimseye bir faydası olmamıştır.
Etkin tarafsız ve süratli bir yargı yolunda yaşanan olumsuzluklar AİHM'e yapılan şikayetleri mecbur kılmaktadır.
2009 yılında Yargıtay'ın iş yüküne bakıldığında toplam
1 milyon 600 bin civarında dava dosyası bulunmaktadır. 2008 yılının kayıtlarına göre bir davanın başlangıcından bitişine ortalama tam 4 yıl sonra kesinleşerek sonuçlandığı görülmektedir. 2009 yılı kayıtlarına göre 15 bin civarında dosya zamanaşıma uğramış, %61 civarında dosya ertesi yıla bırakılmıştır.
Bu ifadelerimde amacım yargı mensuplarını yıpratmak değil bu konuya dikkat çekmektir. Bu gerçekler karşısında mevcut sistemle ülkemizin çağdaş hukuk sistemini yakalaması mümkün değildir.
Siyasetten arındırılmış acil bir yargı reformunun yapılması mecbur hale gelmiştir.
Yargı sürecinde oluşan adalet dağıtımındaki bu gecikme bu reformu acil ve gerekli kılmaktadır.
ABD ve Almanya'da yapılan yargı reformu yönteminde uuyuşmazlıkların yargıya intikal etmeden önce çözülmesi üzerine kurulmuştur. Bu yöntemin ülkemizde yargının iş yükünü azaltacağı ve adalet dağıtma sürecini kısaltacağına inanıyorum.
Yargıda seçim sisteminin yeniden düzenlenmesi gereklidir.
Yargıda şeffaflık dönemi açılmalıdır. Millet adına karar verenler icraatlarını topluma nasıl yaptıklarını açıklamalıdır.
Gerek bakanlığın gerekse yüksek yargı organlarının hakim ve savcılar üzerinde oluşturdukları korku kalkmadıkça bağımsız bir yargıdan söz edilemez.
Toplumun büyük kesimini ilgilendiren kararlarda birbiriyle çelişen ve gün aşırı değişen kararlar alınması toplumun yargıya olan güvenini hiç şüphe yok ki azaltmaktadır.
Yargıç derneklerinin olaylarla ilgili görüş ve düşünce açıklamaları yargının bağımsızlığı ile doğrudan ilgilidir. Hakim ve savcıların sadece mesleki sorunları ile ilgilenecek siyasetten arındırılmış bir dernek yapısının oluşması gerekmektedir.
Bağısızlık ve tarafsızlık konusunda yapacağımız değerlendirmelerin yeni bir sorun yaratmaması en büyük dileğimdir. Anayasa toplumun tamamını kapsayan, barış üzerine kurulu olmalıdır.
Sayıca bir fazla olanın söz sahibi olmadığı, çoğulcu bir demokratik sistem yaratmak gereklidir. Demokratik bir rejimde siyaset sorun yaratma değil, sorun çözme sanatıdır.
Toplumun en basit sorunları bile siyasi gerilimlerle büyütülmektedir. Tüm hukuk dışı uygulamalara rağmen soğukkanlılığını kaybetmeyen halkımız en büyük şansımız olmuştur.
Demokrasi ve laiklik gibi evrensel değerlerin anlamının değiştirilerek bize özügü modellerin yaratılması sorunumuzun temelini oluşturmaktadır.
ahmet IP: 88.236.158.xxx Tarih : 23.04.2010 01:37:52
bu gün cumhurbaşkanının ve haşim beyin mesajını birleştirdiğiniz zaman daha anlaşılır bir ifade çikiyor sayın cumhurbaşkanımız yargı artık Cumhuriyeti korumak görevinden vaz geçsin manasında ağdalı bir cümle kurdu bu sayın bey de aramızdaki hesapları yarına bırakamayız diyor ben mesajı aldım ve dehşete düştüm bir cumhurun başı kendi makamınada isim veren cumhuriyetin korunması gereken bir değer olmadığını halka çıkıp söylüyor ve yargının başı da abd ve almanyayı örnek veriyor tabi bizim milletimiz bilmiyor oralarda yargı çok farklı işler mesela amerikada bir eyalette suç olan davranış diğer eyalette suç değil mesela bir eyalette kumar oynayamassını ama lasvegasta oynarsını bir eyalette porno yasaktır diğer eyalet porno filim çevirerek kalkınır daha yüzlerce örnek var almanyada da bezer durumlar vardır yargı bütünlüğü olmayan bu iki federe devleti örnek vermek garip ve çelişkili ama son olarak bir şey söyleyim hesaplaşmayı yarına bırakamayız deyip hesaplaşma adı altında halka ve devlete öyle zararlar veriyorlar ki mutlaka halk onlarla hesabı görecek bunu yaparkende ne iki yüzlü yargıya ne de kaypak politikacıların isteksizliğine bırakmıyacağız vatandaşlık görevimiz için mutlaka sandıkta hazır olacağız herkesin hesabını orada göreceğiz cumhuriyetin gereksiz olduğunun ilan edildiği bir 23 nisan gününün yinede milletimize hayırlı olmasını dilerim önemli olan bizim yüreğimizdeki cumhuriyettir onların ağızlarındaki değil...
