BİR gazetede, ‘Vur emri polis şefinden’ başlığıyla yer alan haberde Yasin Hayal ve Ogün Samast’ı azmettirmekle suçlanan Trabzon Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Yahya Öztürk yaptığı yazılı açıklamada hakkında yazılanları, “Yalan, iftira ve karalama kampanyasının ürünü” olarak değerlendirdi. 

Bu arada Emniyet Genel Müdürlüğü yaptığı açıklamada, "Trabzon TEM Şube Müdürü hakkındaki iddia yalan" ifadesini kullandı...

"Yalan, iftira, dava açacağım"

Kendisiyle ilgili Yasin Hayal'e atfen gazetede yayınlanan haberle ilgili olarak Yahya Öztürk, Trabzon Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü’nün faksından geçtiği yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“10.2.2007 tarahli Akşam Gazetesi’nde, ‘Vur emri polis şefinden’ başlığı altında şahsımı ve teşkilatımı hedef alan haber, yalan, iftira ve karalama kampanyasının asılsız bir ürünüdür. Kamuoyunda bilgi kirliliği oluşturmaya ve kafaları karıştırmaya yönelik kampanyanın bir parçasıdır. Benim haberde ifade edilen hususlarla uzaktan yakından hiçbir ilgim yoktur. Bu haber ile ilgili sorumluluğu olanlar hakkında hem ceza, hem de tazminat davası açacağım.” 

Emniyet Genel Müdürlüğü: "Trabzon TEM Şube Müdürü hakkındaki iddia yalan" 

Emniyet Genel Müdürlüğü, "gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili, Trabzon TEM Şube Müdürünün olayla ilgisi olduğu şeklindeki iddianın kesinlikle yalan olduğunu" bildirdi.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklama şöyle:

"Akşam Gazetesinin 10 Şubat 2007 (bugün) tarihli sayısında manşetten verilen 'Vur Emri Polis Şefinden' haberi ve bazı basın yayın organlarında benzer konuyu içeren haberlerde yer alan; gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili, Trabzon TEM Şube Müdürünün olayla ilgisi olduğu şeklindeki iddia kesinlikle yalandır. Gerçek dışıdır, iftiradır, hayal mahsulüdür. Bu iddianın gerçeklerle uzaktan yakından bir ilgisi yoktur.

Bu iddia olayın vuku bulmasından itibaren canı pahasına çalışan emniyet teşkilatını karalamaya yönelik kampanyaya ve bilgi kirliliğine açık bir örnek olup, bu kirliliğin nerelerden kaynaklandığının açık bir göstergesidir.

Bu asılsız iddiayı öne sürenler ve yayımlayanlar hakkında gerekli yasal işlemlere başlanmıştır."

Akşam gazetesinin konu ile igili iddiaları

Yasin Hayal’in avukatı Fatih Çakır ile görüşmesinde anlattığı öğrenilen diğer bilgilere göre cinayet ve sonrasındaki olaylar şöyle gelişti... 

Bu  arada Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında tutuklanan Yasin Hayal'in avukatına anlattığı öne sürülen iddiaların, savcılıkça alınan ifadelerde geçmediği bildirildi.

Savcılıkta olmayan Hayal bilgileri

Dink’e suikast kararı Agos’taki yazıları nedeniyle yargılandığı süreçte alındı. Olaylı duruşmaları kamuoyunun gündemine oturduğu sıralarda Trabzon Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Yahya Öztürk, Erhan Tuncel’i çağırarak, “Bu bayrak yere düştü, bayrağı kaldırmak Erhan ve Yasin’e düşmüş görevdir” dedi. Tuncel bu mesajı Yasin Hayal’e iletti ancak Hayal, cezaevinden yeni çıktığını öne sürerek tetikçi olmayı kabul etmedi. Bu konuşmalar Ocak 2006’da Tuncel’in evinde gerçekleşti. Hayal’in olumsuz cevabı üzerine Erhan Tuncel, ondan silah ve para temin etmesini istedi. Tuncel tetikçi olarak da Ogün Samast’ı buldu. Hayal de gerek duyulan silah ve parayı sağladı. Hayal, bu karar alındıktan sonra para biriktirmeye başladı ve bu parayı da kırtasiyeci arkadaşı Ahmet İskender sakladı. Hayal, 300 YTL karşılığında bir deniz kazasında ölen arkadaşı Ömer Polatoğlu’ndan 7.65 milimetre çapında bir silah ve 20 adet mermi satın aldı.

Ogün Samast 17 Ocak’ta cinayeti işlemek için Trabzon’dan yola çıktı. Otobüse binmeden önce Ahmet İskender’in kırtasiye dükkanında Yasin Hayal, 7.65 milimetrelik tabancayı Samast’ın beline koydu. Hayal, Samast’a ayrıca bir kutu mermi, masrafları için 180 YTL verdi ve cebine de bir Türk bayrağı yerleştirdi. Kararlaştırılan, Samast cinayet sonrasında yakalanması durumunda cebindeki bayrağı çıkararak gösterecek ve “bayrağı yerden kaldırdık” mesajı verecekti. Ogün Samast, İstanbul’a geldikten sonra 19 Ocak’ta cinayeti işledi. Jandarmanın yakaladığı tetikçi Samast, Samsun Emniyeti’ne götürüldüğünde burada basına da yansıyan görüntüleri çekildi. Samast, burada aldığı talimatı yerine getirdi. Trabzon’dan ayrıldığından itibaren cebinde taşıdığı bayrağı çıkaran Ogün Samast, bayrağı öptü ve bayrak ile görevlilere poz verdi. 

Öztürk’ün karnesi hayli kabarık

Trabzon Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Yahya Öztürk

6 yıldır bu ilde görev yapıyor. Öztürk’ün Trabzon’da görev yaptığı süre zarfında Trabzon, Türkiye’nin de dünyanın da gündemini sarsan olaylara sahne oldu. Yahya Öztürk’ün Trabzon’daki terörle mücadele karnesinden örnekler şunlar:

24 Ekim 2004’te Yasin Hayal, Erhan Tuncel’in hazırladığını iddia ettiği bombayı McDonald’s şubesinin önüne bıraktı. Patlama sonucu, 6 kişi yaralandı. 5 Nisan 2005’te bildiri dağıtmak isteyen TAYAD üyeleri linç girişimine uğradı. 19 Ocak 2006’da doğulu işçilerin gittiği çay ocağına molotofkokteyli atıldı. 25 Ocak 2006’da MHP İl Başkanlığı önüne bomba konuldu. 5 Şubat 2006’da ise Santa Maria Kilisesi’nin İtalyan rahibi Andrea Santoro, kilisesinde 16 yaşındaki O.A. tarafından vurularak öldürüldü.

Muhbir Tuncel MİT ile de mi bağlantılı?

Yasin Hayal’in, büyük abi Erhan Tuncel’e yönelik şok bir suçlamada daha bulunduğu öğrenildi. Hayal, tutanaklara geçen ifadesinde, Mc Donalds’ın bombalanması eyleminin ardından tutuklanıp tahliye olduktan sonra, Tuncel’in aracılığı ile bir MİT elemanı ile tanıştırıldığını ileri sürdü. Hayal’in bu iddiası, olayla ilgili idari soruşturma yürüten Mülkiye müfettişlerine ulaşan bir ihbarla örtüştü. Hayal bu bilgileri, 2006 yılında Trabzon Emniyet Müdürlüğü’ne de verdiğini ileri sürdü. AKŞAM’a ulaşan bilgiye göre Yasin Hayal, savcılara verdiği ek ifadede özetle şu iddialarda bulundu:

YARGITAY’LA İLGİLENECEKTİ

“...Mc Donald’s’ın bombalanması eylemiyle ilgili mahkeme kararını verdikten sonra dosyam temyiz için Yargıtay’a gönderildi. 2006’da reisimiz Erhan Tuncel, beni Trabzon London Palas’ta, 40-45 yaşlarında, Akçaabatlı olduğunu söyleyen biriyle tanıştırdı. Bu kişinin MİT’in kadrolu elemanı olduğunu, bana yardım etmek için Trabzon’a geldiğini söyledi. Bu kişi, Yargıtay’da bulunan Mc Donald’s davasıyla ilgili olarak, yardım edebileceğini belirtti ve dosya numaramı istedi, ben de verdim.” Hayal’in, bu ifadesi kafaları karıştırırken, benzer bir iddianın da olayla ilgili idari soruşturmayı yürüten Mülkiye Müfettişleri’ne ulaştığı ortaya çıktı. Müfettişler, MİT’e başvurarak bu iddianın araştırılmasını isteme kararı verdiler. 


Akşam gazetesinin manşet haberi

Şifre: Bayrak

Erhan Tuncel’in muhbir olduğunu öğrendikten sonra çözülen Yasin Hayal, “en büyük abi”nin Trabzon Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Yahya Öztürk olduğunu ileri sürdü. Hayal, Ogün Samast’ın açtığı bayrağın da Öztürk’e verilmiş şifreli mesaj olduğunu söyledi

Hrant Dink cinayetinde sır perdesi aralanıyor. Cinayetin işlendiği 19 Ocak’tan bu yana tetikçi Ogün Samast, azmettirici Yasin Hayal ve polis muhbiri Erhan Tuncel’in ilişkileri çözülmeye çalışılıyordu. Bu sırada tetikçi Samast’ın Samsun Emniyeti’nde çekilen görüntülerinde cebinden çıkararak öptüğü bayrağın sırrı çözülememişti. Tuncel’in polis muhbiri olduğunu öğrenmesiyle ifadesini değiştiren Yasin Hayal’in dün Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde görüştüğü avukatına verdiği öğrenilen bilgiler cinayetin karanlıkta kalan yanlarını aydınlattı.

BAYRAĞI KALDIRDIK

Hayal’in avukatına yakın kaynaklardan AKŞAM’ın edindiği bilgiye göre, Samsun Emniyeti’nde Samast’ın cebinden çıkarıp açtığı bayrak adeta bir şifre mesajı taşıyordu. Hemen her cümlesinde Erhan Tuncel’e küfür eden Hayal, cezaevinde avukatına, Erhan Tuncel’in Trabzon Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Yahya Öztürk’ten kendisine getirdiğini iddia ettiği şu mesajı iletti: “Bu bayrak yere düştü, bayrağı kaldırmak Erhan ve Yasin’e düşmüş görevdir.” Samsun Emniyet Müdürlüğü’nde çekilen görüntülerde cebinde taşıdığı bayrağı çıkararak poz veren tetikçi Ogün Samast ise “bayrağı yerden kaldırdık” mesajı veriyordu.

AVUKATIN İZİNDE

Yasin Hayal’in 2004’te McDonald’s olayından sonra avukatlığını yapan Trabzon Barosu’na kayıtlı Fatih Çakır’ın İstanbul’a geleceği bilgisini edinen AKŞAM, Avukatı Trabzon’dan takibe aldı. Avukat Çakır 8 Şubat sabahı uçakla İstanbul’a geldi. Atatürk Havalimanı’ndan ayrılan Fatih Çakır, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne giderek soruşturmayı yürüten savcı ile görüştü. Ardından Vatan Caddesi’ndeki Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne giden Avukat Çakır, daha sonra polislerle birlikte yeniden adliyeye giderek Savcı Fikret Seçen ile görüştü. AKŞAM’ın adım adım takip ettiği Avukat Fatih Çakır dün de Tekirdağ F Tipi Cezaevi’ne giderek müvekkili Yasin Hayal ile yaklaşık 1 saatlik bir görüşme yaptı.

TEM’Cİ BÜYÜK ABİ

Konuşmaya çalıştığımız Avukat Çakır, hiçbir bilgi veremeyeceğini belirterek, “Dosyada gizlilik kararı var. Bu konuda hiçbir bilgi veremem” dedi. Dosya üzerindeki gizlilik nedeniyle sorularımızı yanıtlamaktan kaçınan avukat Çakır’ın çevresinden edinilen bilgiye göre, Yasin Hayal görüşmede avukatına cinayetin sır perdesini aralayan bilgileri anlattı. AKŞAM’ın avukata çok yakın kaynaklardan öğrendiği bilgiye göre cinayetin “büyük abi”si Trabzon TEM Şube Müdürü Yahya Öztürk’tü. Hayal, avukatı Çakır’a, “Erhan Tuncel bana Trabzon TEM Şube Müdürü Yahya beyin ‘Bu bayrak yere düştü, bayrağı kaldırmak Erhan ve Yasin’e düşmüş görevdir’ sözlerini iletti” dedi.

"Hayal'in iddiaları, savcılık ifadesinde yok"

Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında tutuklanan Yasin Hayal'in avukatına anlattığı öne sürülen iddiaların, savcılıkça alınan ifadelerde geçmediği bildirildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından alınan bilgiye göre, Tekirdağ F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Yasin Hayal'in avukatına anlattığı öne sürülen bilgiler, İstanbul Cumhuriyet Savcıları tarafından alınan Hayal'in ifadelerinde bulunmuyor.

Bir savcılık yetkilisi, "Gazetede belirtildiği gibi bir ifade, bu şahıs tarafından avukatına yapılmışsa, avukat veya başka kişiler tarafından da bu gizli olması gereken ifade basına verilmiş ise bu konuda ayrıca araştırma ve soruşturma yapılacaktır" dedi.