31
Mayıs
2024
Cuma
GÜNCEL

Zekeriya Öz'le ilgili şok iddialar

Aydınlık Dergisi, yeni sayısında Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz’ün 'bilinmeyen 4 yılını' sayfalarına taşıdı. Dergi, Zekeriya Öz’le ilgili hazırladığı dosyada çok çarpıcı iddiaları gündeme getiriyor. Buna göre Öz’ün ilk görev yeri bilinenin aksine Bitlis’in Mutki ilçesi değil. Dergi, Ergenekon Savcısı Öz’ün Aydın’ın Çine ilçesinden Mutki’ye sürgün edildiğini söylüyor. Ve bunu da Resmi Gazete ile belgeliyor.

Savcı Öz'ün teyzesinin oğlu olduğu iddia edilen Seyfullah Vatansever'in Öz için, 'Savcı olduğunu duyunca çok şaşırdım. Atatürk adını ağzına almaz, “beton Kemal” ifadesini kullanırdı' sözleri de dergide yer almakta.

İşte Aydınlık’ta yayınlanan o haber:

'KIDEMLİ SAVCIYA ÇİRKİN TEKLİF'

Yıl 1995, Çine Adliyesi, Bütün adliyelerde olduğu gibi, faks ve adli sicil kaydı yaptıran yurttaşların ödediği paralar Çine Adliyesi’nde de Adaleti Güçlendirme Vakfı’na aktarılıyordu.

Zekeriya Öz, bir gün dönemin kıdemli savcısı Ayhan Uğurdan’ın kapısını çaldı.

Savcı Öz, Vakfa aktarılan paranın bir bölümünü “paylaşma” teklifinde bulunuyordu!

Kıdemli Savcı, çirkin teklife büyük tepki gösterdi. Kıdemli Savcı Ayhan Uğurdan, Zekeriya Öz’ü Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na şikayet etmeyi de ihmal etmedi. Sonunda hem Zekeriya Öz hem de Kıdemli Savcı Ayhan Uğurdan soruşturma geçirdi.

Zekeriya Öz, Çine’den Bitlis Mutki’ye sürüldü. Ayhan Uğurdan ise uğradığı haksızlığa dayanamayıp görevinden istifa etti.

Zekeriya Öz’ün vukuatları bununla bitmiyor. Hakkındaki soruşturma tamamlanıp sürgün cezası yiyene kadar Savcı Öz, yeni skandallarla Çine’yi sarsmaya devam etti…

RESMİ GAZETEDE DE YAZILI

Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz’ün savcılıkta ilk dört yılı böyle geçti.

Fethullahçı medya tarafından titizlikle sürdürülen “İlk görev yerim Mutki” yalanıyla örtülmek istenen gerçekleri, böylece açığa çıkarmış oluyoruz.

Zekeriya Öz, Mutkiye’ye tayin olmadı, Çine’den sürgün gitti!

Mutki’nin Zekeriya Öz’ün ilk görev yeri olmadığı, Mutki’ye Çine’den gittiği, 2 Temmuz 1998 tarihli ve 23390 sayılı Resmi Gazete ‘de de yazılı. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığı tarafından yapılan atama kararlarının beşinci sayfasında şöyle yazıyor: “Mutki Cumhuriyet Savcısı 35837 Zekeriya Öz”.

ADALET BAKANLIĞI’NIN AYDINLIK’A YANITI

Aydınlık, 28 Temmuz’da Adalet Bakanlığı’na savcı Zekeriya Öz’ün “hangi tarihte, nerede göreve başladığını ve nerelerde görev yaptığını” sordu. Adalet Bakanlığı da “kamusal gizlilik ve kişisel gizlilik ve kişisel gizlilik sorularımızı yanıtsız bıraktı.

ÇİNELİLER: PARAYA ZAAFI VAR

Zekeriya Öz, adan 10 yıl geçmesine rağmen Çine’de adliye, polis ve işadamları çevreleri tarafından çok iyi tanınıyor.

Çineliler bu olayları Aydınlık’a anlatırken, Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz hakkında şu sıfatları kullanıyorlar:

-“Doğru adam değildir.”

-“Paraya zaafı vardır.”

-“Para Zekeriya Öz’ün her şeyidir!”

Çinelilerin anlattığına göre, Zekeriya Öz Çine savcısıyken kanuna aykırı olduğu halde ticaretle uğraştı. Merkezi Çine’de bulunan “İstanbullular Nakliyat” isimli bir firma ile araba alım satım işlerine girdi…

ATATÜRK’TEN “BETON KEMAL” DİYE SÖZ EDERDİ”

Öz, 1951’de Bulgaristan’dan Bursa’ya göç eden 8 çocuklu mutaassıp bir ailenin tek erkek çocuğu. 1968 doğumlu.

Teyze oğlu Seyfullah Vatansever, Zekeriya Öz’ün İmam Hatip (İHL)’te okuduğu yıllarda Fethullah tarikatı tarafından “devşirildiğini” anlatıyor. Zekeriya Öz, o yıllarda Fethullah Gülen’in finanse ettiği Yeşilırmak Dershanesinde eğitim gördü. Kurban Bayramı’ında vatandaşlardan kurban derileri toplar, Fethullahçıların vakfına verirdi.

Öz’ün çocukluğu ve gençliği, Bursa- Yalova-İstanbul hattında geçti.

Zekeriya Öz, 1997’de Hakimlik ve Savcılık Sınavı’nı kazandıktan sonra, Aktüel dergisine verdiği bilgiye göre, Bursa Barosu’ndaki kaydını sildirip 35837 sicil numarasıyla savcı oldu. Mutki’de 2 yıl görev yaptıktan sonra, Balıkesir Bigadiç’e atanıyor. 2004’ten sonra da İstanbul Ümraniye’ye ve sonra da Beşiktaş’ta eski adıyla Devlet Güvenlik Mahkemeleri, yeni adıyla özel yetkilendirilmiş Ağır Ceza Mahkemeleri’ne “özel olarak” tayin ediliyor.

Teyzesinin oğlu Seyfullah Vatansever, Zekeriya Öz için “Atatürk adını ağzına almaz, “beton Kemal” ifadesini kullanırdı…Savcı olduğunu duyunca çok şaşırdım. Hala da şaşkınım.”

Zekeriya Öz, 4 CIA ajanını Saka ile görüştürdü

Savcı Öz’ün Ergenekon’dan önce baktığı en önemli soruşturma, El Kaide’nin Avrupa, Türkiye, İran, Suriye, Pakistan sorumlusu “Louai Saka “davasıydı. Zekeriya Öz, İsrail gemisine saldırı hazırlığı yaparken yakalanan El Kaide’ci Saka hakkında hazırladığı iddianameyle dikkatleri üzerine çekti. Savcı Öz, HSBC Bank, İstanbul’daki İngiliz Başkonsolosluğu ve sinagogları bombalayan eylemciler Azad Ekinci ve Abdülkadir Karakuş’un Suriye’ye Sakka’nın yanına gittiğini belirledi. Öz, Sakka’ya müebbet hapis talep etti. Zekeriya Öz, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri süikastiyle Sakka’nın bağlantısını araştıran Birleşmiş Milletler Soruşturma Komisyonu’na da bilgi verdi. Louai Sakka, ABD’deki ünlü ikiz kulelere yönelik büyük eylemi gerçekleştiren militanları Yalova’daki terörist kamplarında eğittiğini de daha sonra açıklamıştı.

Tarih:15 Kasım 2005. Yer: İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı. CIA uçağı Türkiye’ye Louai Sakka için geldi. Bu uçağın geliş nedeni sonradan ortaya çıktı.

Sakka’nın avukatı Osman Karahan’ın verdiği bilgiye göre, “4 CIA ajanı Kandıra F Tipi Cezaevi’nde Sakka ile görüştü.”CIA akanlarının cezaevine girişleri için izni veren de Savcı Zekeriya Öz.

Ayrıntıları Avukat Karahan’dan dinleyelim: “Uçak olayından önce 2 defa müvekkilimle görüşen yabancılar, Sakka’ya Suriye aleyhinde ifade vermesi halinde o dönemde havalimanında bekleyen uçakla dünyanın istediği yerine götürme vaadinde bulundular. İlk görüşmeden kısa bir süre sonra 2 si Türk 4 kişinin Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde görevli Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’den aldıkları yazılı bir belge ile cezaevine geldiler. Sakka ile 4 saat süren bir görüşme olmuş. Gelenlerden Türkçe konuşan 2’si kendilerini emniyet görevlisi olarak tanıtmış. Benzer önerileri sıralamışlar. Sakka, hiç konuşmayan diğer 2 kişiden şüphelenerek, “Bunlar Türk değil mi?” diye sormuş. Diğerleri “Onlar da Türk” diye cevaplamışlar. Ancak, bu kişilerin konuşmaları diğerlerinin kulağına aktardığını görünce sinirlenmiş “Bunlar CIA ajanı” diye bağırmış. Gerginlik yaşanması üzerine bu kişiler “ Seninle nasıl burada görüşüyorsak, gücümüzü biliyorsun. Ay’a da gitsen seni infaz ederiz’ diye tehdit etmişler.”

Aydınlık, 9 Aralık 2007’de “4 CIA Ajanı El Sakka’yla F Tipinde” görüştü başlığıyla çıkmıştı. Sakka’nın avukatı olayın tüm ayrıntılarını Aydınlık’a açıklamıştı.

Vatan
Yayın Tarihi : 7 Ekim 2008 Salı 08:26:31


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
mehmet tiflis IP: 88.232.140.xxx Tarih : 7.10.2008 14:39:20

Şimdi gelin şu haberin basın ahlakı,kişisel hak ve hürriyetler,tarafsızlık,kamuoyunu doğru yönlendirme,zamanlama,dayandığı kaynaklar v.s.yönüyle değerlendirmeye çalışalım. Bu söylenenlere bakarak adı geçen savcı için hangi kanaate neye dayanarak varalım.Allah aşkına elle tutulur ne var.neye dayanmış.Ergenekon daki perinçek e ne faydası olacak.kocaaa bir hiç.peki aydınlık a yönelik karalama dan hangi caydırıcı müeyyide meriyette .o da koca bir hiç.peki nolacak o da koca bir hiç.E biraderim biz kamuoyunun hiçler peşine düşüp yol aldığımıza hangi varsayımdan vardın.Helal olsun koca bir önemli soruşturma savcısına neleri reva görebilir cüret ve cesarettesin helal olsun mayanı ortaya koydun fakat merak ettiğiğmiz perinçek daha savunmaya başlamadan sen demek savcının iddianamesiyle hüküm giyebileceği bilgisine sahipsinde nasıl olsa adamlarım hüküm giyecek bari şimdiden savsıyı karalayım da yarın hüküm sonrası kardeşim zaten adalet tecelli etmeyecekti çünkü soruşturma savcısı şöyleydi böyleydi ve biz yazmıştık diyecek buna kendini inandırdığın gibi arkanda inandırabileceğini zannettiğin insanların olabileceğini de varsayıyorsun.Peki mahkemeler henüz adamlarınızın iddianamedeki iddialarla ilgili durumunu belirleyip karar vermeden sizin abuk sabuk yayınlarla hüküm kurup yaptığınız havsiyet cellatlığı infaz yetkisini nerden aldınız.PARDON UNUTTUK GALİBA SİZİN İÇİN TOPLUM DÜZENİ iki dudağınız arasındaki iradiliğinizle müteşekkil başka şeye gerek yokki.Bir yazılı yasa birde sizin kişisel yasalarınız var ve ikisi mahkemelerde boy ölçüşecek sabırlı ol belki haklı olabilirsin beyefendiler,lütfen bir dahaki sefere haber konusu yapmak istediğiniz kişilerle aranızda husumet karineleri bulunmasın çünkü bu haberinizde mızrağınız çuvala sığmamış ve olaki bir yerinize zarar verebilir.istirham ederim lütfen.Dİ HAYDİ YARGI MÜDAHALE GEREKMİYORMU BURADA ?*