27
Mayıs
2024
Pazertesi
KÜLTÜR/SANAT

2010'un ödül avcıları

Altın Küre adaylarının açıklanmasıyla yılın muhtemel ödül avcısı filmleri bir nevi netlik kazandı. George Clooney'li 'Aklı Havada', Rob Marshall müzikali 'Nine', Kathryn Bigelow'un 'Ölümcül Tuzak' favoriler arasında

Sinema sektörünün semere alma dönemi olan ve Oscar ödüllerinin dağıtımı ile kapanacak olan ödül sezonu açıldı. Daha doğrusu zaten açılmış olan sezon, Altın Küre adaylarının açıklanmasıyla bir nevi resmiyet kazandı. Dolayısıyla sektörün en prestijli ödül organizasyonu olan Oscarlar için kapışacak olan yapımlar da kafalarını kumdan çıkartmaya başladılar. Biz de sizler için 2010’un Oscar’lara uzanan sürecindeki muhtemel şampiyonlarına bir göz atalım istedik:

1 Aklı Havada (Up in The Air): 2007 tarihli ‘Juno’, o senenin ödül organizasyonlarında sıklıkla boy göstermiş; ama ön plana genellikle baş aktrisi Ellen Page ve senaristi Diablo Cody ile çıkmıştı. Cody’nin striptizcilikten senaristliğe terfisi neredeyse tüm komitelerce pek sempatik bulunmuş, sanatçı o sene ödüle boğulmuştu. Yönetmen Jason Reitman, bu sefer kendisinin de içinde bulunduğu bir senaryo ekibiyle yazılan bir tüketim toplumu eleştirisiyle arz-ı endam ediyor. Amerika’yı şehir şehir dolaşıp insanları işten çıkartan, işi gereği sürekli havayoluyla seyahat eden ve tam hayatının aşkını bulmuşken ekonomik kriz nedeniyle seyahatleri kısıtlanan bir insan kaynakları uzmanının hikayesini anlatan bu özgün yapım; şimdiden Southeastern, Indiana, Washington eleştirmen ödüllerinin ve National Board of Review’ın en iyi film kategorisinde olanlarını kazandı. Altın Küre için de 6 dalda yarışacak filmin, hatırı sayılır bir adaylık sayısıyla Oscar adaylığı da alması bekleniyor. Ancak kadere bakınız ki, aynı ‘Juno’ gibi, senaryo ve aktör dalları; filmin en fazla beklenti oluşturan etapları. Senaryo ödülü banko gibi dursa da, George Clooney’nin kapışacağı Jeff Bridges çok ciddi bir aday ve bu sebeple filme buradan ödül çıkmayabilir. Aynı şekilde topladığı takdir fazla olsa da, Vera Farmiga da yardımcı kategoride adaylık alıp; onunla yetinecek gibi duruyor. Kürede ise en iyi film ödülü olası gibi gözüküyor. Türkiye vizyon: 15 Ocak 2010

2 Ölümcül Tuzak (The Hurt Locker): Altın Küre’de 3 dalda yarışması sizi yanıltmasın, şu ana kadar açıklanmış ödül dağıtımlarında bu filmin eli boş döndüğü organizasyon neredeyse yok gibi. Dolayısıyla Los Angeles, Newyork, Southeastern, Boston ve Washington eleştirmen ödül bildirilerinin de işaret ettiği gibi, Küre’nin yönetmen kategorisindeki en şanslı isim Kathryn Bigelow. Ancak Oscar’da iş değişiyor. Yapımın; film, yönetmen, senaryo, görüntü Yönetmeni, kurgu, ses kategorilerindeki adaylıkları garanti gibi. Bunların yanında dışarıda çok beğenilen Jeremy Renner’in -kazanamayacak olsa da- erkek oyuncu ödülüne aday olmaması büyük sürpriz olacaktır. Çoğunluğu Irak Savaşı karşıtı olan Akademi üyelerinin, Obama’yla barış ve demokrasi rüzgarlarının estiği günümüzde, önlerine gelen Irak Savaşı’nın etkileri ile ilgili net bir tavır koyma fırsatını geri çevirmeme ihtimali yapımın En İyi Film Oscar’ına; ödülü alırsa bu kategoride ödül kazanan ilk kadın yönetmen payesini alacak olması da Bigelow’un yönetmen Oscar’ına ulaşma olasılığını kuvvetlendiriyor.

3 Nine: ‘Chicago’ ile 6 Oscar kazanmış Rob Marshall, çok daha sıkı bir oyuncu kadrosuyla geri dönüyor: Daniel Day-Lewis, Marion Cotillard, Penelope Cruz (üçü de Küre’ye aday), Nicole Kidman, Sophia Loren, Fergie, Judie Dench, Kate Hudson. Ödül törenlerinde daha ziyade toptan oyuncu kadrosu olarak mükafatlandırılan bu yapım, Fellini’nin ‘8 Buçuk’ adlı yapımından esinleniyor ve ilham bunalımına giren bir yönetmenin hayatındaki kadınlarla olan ilişki ağına yöneliyor. Altın Küre için 5 adaylık alan yapım için Marshall, yönetmen olarak aday gösterilmese bile; Oscar’ın 5 adayı arasındaki yerini, en iyi film adaylığıyla birlikte alacaktır.
Bunun dışında birçok yan kategorilerde de kuvvetle muhtemel aday gösterilecektir.

4 Precious: Saphire’in ‘Push’ başlıklı romanından adapte edilen Lee Daniels’in filmi, şimdiden bu senenin gönülleri fethedeni olmuş durumda. Aile içi şiddeti hem fiziksel hem de cinsel olarak uç noktalarda yaşayan bir genç kızın, hayata tutunma mücadelesini oldukça vurucu bir dille aktaran ve 3 dalda Küre için yarışacak ‘Precious’un; film, senaryo, aktris (Gabourey Sidibe) dallarında Oscar adaylığı alacağını, filmi bir şekilde ödüllendirme fırsatı sunan Mo’Nique’in yardımcı kategorideki Oscar’ın da favorisi olduğunu, bu daldaki eleştirmen ödüllerinden şu ana kadar açıklanan 8’ini birden istisnasız kazandığını da belirtelim.

5 Soysuzlar Çetesi: Hayranlarından gördüğü ilgiyi her filminde katlasa da; ödül mevsimi anlamındaki yoğun katılımını, ‘Ucuz Roman’dan beri ilk kez gerçekleştiriyor Tarantino. Oldukça eğlenceli bir ‘II. Dünya Savaşı fonunda entrika’ filmi çekmiş olmasına rağmen gözüken, sanatçının ana dallar dahil Oscar yarışına dahil olup (ki Küre’de de dört dalda aday); Christoph Waltz’la güleceği şeklinde. Zira Waltz, Cannes’dan itibaren edindiği ödüllerle müze açabilecek duruma geldi.

6 Avatar: Titanic sonrası ilk projesini Cameron, teknik özelliklerinin üstünlüğüyle promo etti hep. İçerik olarak yenilik vaat etmeyen filmi Küre’de Film ve Yönetmen dahil 4 kategoride yarışsa da, eleştirmen ödülleri ve festivallerde neredeyse hiç gözükmedi. Oscar’ların efekt (görsel ve ses) gibi teknik dallarında adaylıkla kalmayacağı aşikar olan yapımın ana dallarda hiç ödül şansı yok gibi gözüküyor. Gösterimi sürüyor.

7 Yenilmez (Invictus): Sinema sektörünün Ussain Bolt’u Clint Eastwood, adet olduğu üzere her ödül adaylığında kendine ve filmine yer buluyor bu sene. Ancak filminin esas ödül yemi, Mandela rolüyle Morgan Freeman. Ancak onun da Clooney-Bridges kapışmasından sıyrılması pek olası gözükmüyor. Türkiye vizyon: 26 Şubat 2010

8 Cennetimden Bakarken (The Lovely Bones): Çok büyük umutlarla vizyona hazırlanan yeni Peter Jackson epiği, maalesef ödül organizasyonlarında fazla heyecan yaratamadı. Stanley Tucci’nin beğenilen ve Küre’ye aday olan performansı dışında Oscar için şanslı olduğu dallar, görüntü ve sanat yönetmenliği. Ödüllere uzanmak içinse ‘Nine’dan müsaade istemek zorundaymış gibi görünüyor.

Cömert Yağız - Radikal
Yayın Tarihi : 27 Aralık 2009 Pazar 15:04:11


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?