27
Mayıs
2024
Pazertesi
KÜLTÜR/SANAT

AKM'nin kapısına kilit vuruldu

AKM'ye dair son karar restore edilecek olması ama nasıl, ne zaman, kimin tarafından henüz belli değil. İstanbul'un en büyük kültür fabrikası kapısına kilit vurulmuş halde öylece bekliyor.

Günümüz sanatçıları zaman-mekân-uzam anlayışına başkaldırıyor. Onlar için anlatım biçemi mekândan öteye taşınıyor. Hatta kültür ve sanatı yaygınlaştırmak için metro-tren istasyonları, havaalanları alternatif mekânlar arasında yer alıyor. Alternatif mekânlarda açılan resim sergileri ve düzenlenen konserler seyircinin imgelemi için yeni ufuklar açarken sanatçı için de yeni imgelemler oluşturmak için imkân sağlıyor. Hatta bu alternatif mekân yaklaşımında hapishaneler, yatılı okullar, virane tarihi binalar yapılacak etkinlikle ilintili olarak mucizevi doğal dekorlara dönüşebiliyor...
Bizler, -ki göçer bir toplum olmamıza karşın- kültür-sanat düzleminde yatay durumdayız. Beton bina olmadan kültür-sanatın eylem haline dönüşmesinin imkânsız olabileceğini düşünen zihinler, yapılmış olanı yıkmadan çözüm üretemiyor. İstanbul'un orta yerinde AKM (Atatürk Kültür Merkezi) sorunsalı bir düğüm olarak arz-ı endam ediyor. Bu düğüm içinde mekânı birlikte kullanan Devlet Tiyatrosu/Opera, Bale/Senfoni aynı mekânsızlık kaderini paylaşıyor. AKM, kentin önemli bir atardamarı. Stendtakılsa bir derece, ana damarlar tamamen tıkalı. Yıkalım, yeniden yapalımcılar, rantçılar, tadilatçılar derken atıl durumda bekliyor Taksim'de heybetli kültür merkezi.

Başka bir örnek
Benzer durum Düsseldorf opera binasında yaşandı. Her akşam perde açan, üstelik de yüzde yüz doluluk oranı olan Avrupa'nın gözde operalarından biri, nasıl olurdu da tadilat nedeniyle perde kapayabilirdi? Bu iki sene boyunca kâr/zarar tablosuna bakıldığında bunun yanıtını geçiştirmek, hatta opera tarihlerinde 2007/2008 ve 2008/2009 sezonundaki gösterilerimiz tadilat dolayısıyla gerçekleşememiştir diye yer alması ne denli anlamlı olurdu? Çözüm, tadilat yapılmadan önce bulunmuştu. Bir ay bile kaybetmeyi göze almak mümkün değildi. Bilindik kerestelerden kısa zamanda alternatif bir opera binası -mobil opera- kuruldu. Fuayesi, locası, balkonuyla az bütçeli, çok amaçlı ve her yere monte edilecek durumda tasarlanan mekân, iki sene boyunca operaseverlerin özlemini dindirirken kapalı gişe gösterileriyle kâra geçen kurumlar arasında yer alıyor. Restorasyon ardından tarihi binada eserleri izlemeye gitsek de mobil çözüm bizlerin anımsayacağı pratik zekânın ürünü olarak hafızalarımızda kalıyor.

'Win win' yaklaşımı
Tarihi Düsseldorf opera binası yapısal açıdan AKM'ye benzer. Ne barok ne de rokoko mimarı özellikleri taşır. Dış cephesi Bauhaus biçiminde, hacmi ise AKM'nin neredeyse çeyreği. Kültür-sanat ve medya dünyasından, restorasyon karar ve uygulanma evresinde kimse öldüresiye kavga etmiyor. Yıkalım, yeniden yapalım, içinde AVM de olsun, araya opera sıkışsın gibi double burger hayaller taşıyan zekâ ürünleri yok. Binanın eksikleri gideriliyor, renove ediliyor, restore ediliyor ve bu ekonomik yaklaşıma bir de getirilen mobil çözüm kültür sanat alanında bir "win win".
AKM ise her açıdan "loose loose" durumu arz ediyor. Onu yıkmayı beceremedik ama sessiz bir sandukaya çevirdik. Devlet Opera ve Balesi Kadıköy'de perde diyor. DT (Devlet Tiyatroları) Cevahir Alışveriş Merkezi'nde, Kenter Tiyatrosu'nda nerede yer bulabilirse oyunlarını sergilemeye çalışıyor. Devlet Senfoni'nin ise izine rastlayamadım. AKM'ye dair son karar restore edilecek olması ama nasıl, ne zaman, kimin tarafından bunlar da bilinmez yumağı. Şehr-i İstanbul'da en büyük kültür fabrikamızın kapısına kilit vurduk... AB kapısında hevesle beklerken kültür-sanat etkinliklerimiz gibi binalarımız da mobil değil stabil!
 

referans
Yayın Tarihi : 1 Eylül 2009 Salı 16:58:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?