22
Mayıs
2024
Çarşamba
KÜLTÜR/SANAT

Altın Portakal'da kavga

Festival Başkanı Engin Yiğitgil’in çok sayıda kişinin önünde, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin iletişim danışmanlığını yapan şirketin yöneticisi Nimet Demir’e tekme ve yumruklarla saldırdırdığı iddia edildi. Demir olayı doğruladı, Yiğitgil ise yalanladı. 


Milliyet’ten Alin Taşçıyan’ın haberine göre, Festival Başkanı, Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) Yönetim Kurulu Başkanı Engin Yiğitgil, 23 Ekim akşamı, çok sayıda kişinin önünde, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin iletişim danışmanlığını yapan Bir İletişim’in ortağı ve yöneticisi Nimet Demir’e saldırdı.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in araya girmesi ve Yiğitgil’in özür dilemesi üzerine, festivalin gidişatına zarar vermekten ve olayı “uluslararası platforma yansıyacak bir skandal”a dönüştürmekten kaçınan Demir, şikâyetçi olup olmama kararını festival sonuna ertelediğini söyledi. Olayın komplo olduğunu iddia eden Yiğitgil ise konuyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı.

Demir, organizasyonla ilgili sorunlar nedeniyle Yiğitgil’le konuşmak istediğini, kabul etmeyince ısrarla yolundan çekilmediğini, bunun üzerine Yiğitgil’in kendisine sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığını söyledi. Çok sayıda tanığın önünde Yiğitgil, şahsına ve ekibine küfürler yağdırdığı Demir’i önce iki güvenlik güvenlisi aracılığıyla Antalya Kültür Merkezi fuayesinden attırmak istedi. Demir, karşı koymaması üzerine görevliler tarafından bırakıldı.

TEKME VE YUMRUK
Sakinleşmek ve su içmek için ofis bölümüne doğru giden Demir’in peşinden koşarak koridorda yumruklayan ve tekmeleyen Yiğitgil’i, Antalya Kültür ve Sanat Vakfı (AKSAV) Başkanı Erol İşbilir ile ofisteki diğer görevliler engelledi. Demir aldığı darbelere karşın saldırıda önemli bir fiziksel zarar görmedi, ancak “travma sonrası stres” tanısıyla rapor aldı.

ÇİÇEKLERLE ÖZÜR
Saldırıdan bir gün sonra Yiğitgil, Demir’e çiçek gönderdi ve yanına giderek özür diledi. Özrü kabul etmeyen Demir “Benim için önemli olan dava açmak, mahkemelere gitmek gibi şeyler değil. Bu olayın insanların ve onun vicdanında cezalandırılmasını istiyorum. Eğer ertesi gün içtenlikli tavır görseydim farklı düşünürdüm. Hem kadın, hem insan, hem profesyonel kimliğimle aşağılandım. Bu kadar denetimsiz bir şiddet, üzeri kapatılırsa tekrar edebilir” dedi.

KAVGA NASIL ÇIKTI?
Demir, gün içinde önce kendisiyle telefonda tartışan, daha sonra bir iletişim çalışanlarıyla sürtüşme yaşayan Yiğitgil ile görüşmeye gittikten sonra yaşadığı saldırıyı şöyle anlattı:
“‘Sen kim oluyorsun da benimle konuşacaksın, alın bu kadını buradan’ gibi sözler sarf etti. ‘Ben Festival Başkanı’yım’ diye bağırıyordu. ‘Festival Başkanı olabilirsiniz ama burası babanızın malı değil, Altın Portakal Film Festivali’ dedim. Gitmeye çalışıyordu, bir adım ileri, bir adım geri atarak gitmesine engel oldum. ‘Atın bu kadını dışarı’ diye bağırıyordu. Güvenlik görevlileri geldi. ‘Kimse dokunmasın bana. Güvenlik görevlilerini ilgilendirecek hiçbir şey yapmıyorum’ dedim. ‘Siz kabalığı terbiyesizlik boyutuna getirdiniz, bunu yapamazsınız’ diyordum.

Çok da kaba davranmadılar, ama bir ara ayaklarımın yerden kesildiğini hissettim. Gururum kırıldı. Ellerim titremeye başlamıştı. Kendimi çok aşağılanmış ve yalnız hissediyordum. Ofis bölümünde bizim kullandığımız bir oda var. Arkadaşlarımın orada bulunacağını düşündüm. Yoktular. Erol Bey’i gördüm, telefonda konuşuyordu. Ondan su istedim. ‘Siz odaya geçin’ dedi, çay ocağına yöneldi.

Daha odaya varmamıştım ki, koridora açılan bir kapıdan Engin Bey’in inanılmaz çığlıklar atarak, bağırarak, yumruk savurarak bana doğru geldiğini gördüm. Çok korktum. Kendisini kaybetti. Bir yandan ağır küfürler ederken tekme ve yumruklarla saldırdı. Kaçacak bir yer yoktu. Saldırı sırasında çığlıklar atıyordu. Kimse yoktu o anda yanımda. Ben Erol Bey diye hatırlıyordum, ama güvenlik şefi arkadan sarılarak durdurmaya çalışmış.

Bir anda koridora insanlar doldu. Odadakiler de beni içeri çekti. İnanılmaz hakaretler, küfürler geliyordu. Tekrar etmekte zorlanıyordum. Anneme, bana, benimle çalışan kızlara belden aşağı küfürler yağdırıyordu. Beni arabaya bindirip oradan götürdüler.”

İŞ ORTAMI STRESİ
Yiğitgil, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Türel’in hatırı için özür dilediğini, saldırıda bulunmadığını ve iddiaların komplo olduğunu öne sürdü. Olayı “iş ortamı stresi” olarak yorumlayan AKSAV Başkanı Erol İşbilir ise şöyle konuştu: “Olay doğrudur. Yiğitgil’i fiziksel olarak engelledim, önüne geçtim. Kişisel bir saldırı vardı. Küfürler benden sonra, zaten bana da küfür var, ne kadar insan varsa herkese var. Engin Yiğitgil kendisinde değildi, iğne yapıldı.”

milliyet/NTV-MSNBC
Yayın Tarihi : 29 Ekim 2007 Pazartesi 13:55:14
Güncelleme :29 Ekim 2007 Pazartesi 16:35:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?