İZMİR 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, Bergama İlçesi'nde yapımı tamamlanan Yortanlı Barajı'nın suları altında kalacak Allianoi Antik Kenti’nin suyla sürüklenen taş ve alüvyondan korunması için etrafına taştan duvar yapılması projesini olumlu buldu. Allianoi Girişim Grubu, DSİ 2'nci Bölge Müdürlüğü’nün hazırladığı bu projeyle Allianoi Antik Kenti’nin su altında kalmasına olanak sağladığını belirterek karara tepki gösterdi.

İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun Alsancak’taki binası önünde basın açıklaması yapan Allianoi Girişim Grubu Dönem Sözcüsü Dr. Oya Otyıldız, verilen kararın Allianoi’nin ‘infazı’ anlamına geldiğini söyledi. Dr. Otyıldız, “İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, 27 Kasım 2006 tarihinde verdiği kararda DSİ’nin hazırladığı projeyi tek alternatifmiş gibi değerlendirmiş ve olumlu bulmuştur. Bu, Allianoi’nin etrafına ortalama yüksekliği 1 metre olan duvar çekilerek antik kenti baraj sularının altında bırakma kararıdır” dedi.

Kararın tam bir gizlilik içerisinde alındığını anlatan Dr. Otyıldız, “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun 4 Ekim 2006 tarihinde verdiği ilke kararına ilişkin açılan iptal davasının ilk incelemesi Danıştay 6'ncı Dairesi’nde başlanmıştır. Gizlilik içinde alınan bu karar, yüksek kurulun karanının yargısal denetim yapıldığı sırada bir oldu bittiyle Allianoi’yi suya gömmektir. Öte yandan daha bir ay önce Allianoi, Bakanlar Kurulu tarafından termal turizm koruma ve geliştirme alanı olarak ilan edilmiştir. Bu nasıl iştir anlayamadık” diye konuştu.

DSİ’NİN DUVARININ YERİ YANLIŞ

Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Erhan İçöz, DSİ’nin, Allianoi’yi korumak amacıyla geliştirdiği ve 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıkları Kurulu’nun onayladığı duvar projesinin yerinin yanlış olduğunu söyledi. İçöz, “DSİ’nin projesinde öngörülen duvar derelerden buraya gelecek olan iri malzemenin Allianoi’nin üzerinde birikmesini sağlayacak şekilde projelendirilmiştir. Çünkü duvar derenin üst tarafına değil, alt tarafına yapılacaktır ve bu depo görevi görecektir. En büyük yanlışlık budur. Gelen bütün taş, kaya Allianoi’nin üstünü örtecektir. Kaldı ki bizim başka önerilerimiz var ancak bizi dinlemiyorlar. Biz barajların yapılmasına karşı değiliz, biz barajların tarihi sular altında bırakmasına karşıyız” dedi.

Avukat Arif Ali Cangı ise Türkiye Cumhuriyeti’nin, imzaladığı uluslararası sözleşmelere aykırı davrandığını ileri sürerek, “Eğer Allianoi su altında kalacaksa Türkiye Cumhuriyeti bu anlaşmaların altından imzasını çeksin. Çünkü korumacı bir ülke değil, şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin kurumları kendi yasalarını uygulamıyor. Herkesin sorumluluğunu yerine getirmesini istiyoruz” diye konuştu.