15
Haziran
2025
Pazar
KÜLTÜR/SANAT

Kırmızı halı tenhalaşacak

Antalya'da kırmızı halı tenhalaşacak

Vecdi Sayar, “Yabancı olmaktan başka özelliği olmayan konuklara bedava tatil sağlamanın festivale bir yararı yok” diyor

Yerel seçimlerde yönetimi iktidar partisinden CHP'ye geçen Antalya'nın Altın Portakal Film Festivali'ni, Vecdi Sayar yönetecek. Sayar, 'Geçen yıl devlet yardımı 6.5 milyon lira, davetli sayısı 1500'dü. Bu yıl artık zarf değil mazruf ön planda olacak' diyor

Yerel seçimlerde Antalya Belediyesi’nin iktidar partisinden CHP’ye geçmesiyle sinema dünyası, Türkiye’nin en köklü film festivali Altın Portakal’ın geleceğini merak etmeye başladı. Zira son dört yıldır devlet, Altın Portakal’a 5-6 milyon lira gibi çok ciddi miktarda maddi destek sağlamış ve bu süre zarfında Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) ile TÜRSAK işbirliğiyle düzenlenen festival, önemli adımlar atmış, uluslararası bölümü, yıldız konukları ve film marketiyle çıtayı yükseklere taşımıştı. Acaba devletin ciddi desteği devam edecek miydi? Antalya Belediyesi yine TÜRSAK’la anlaşacak mıydı?
Devletin desteği bilinmez ama Antalya Belediyesi’nden beklenen açıklama geldi. 46. Altın Portakal Film Festivali, 1-8 Ekim tarihleri arasında AKSAV tarafından tek başına düzenlenecekti. Festivale sanat yöneticisi olarak da daha önce birçok film festivalinde ve kültürel etkinliklerde aktif görevler alan sinema yazarı Vecdi Sayar’ı atadı. ODTÜ Mimarlık mezunu Vecdi Sayar’a festivalle ilgili merak edilenleri sorduk.

Elbette eleştirebileceğimiz yönleri vardır ama TÜRSAK son üç dört yıldır Altın Portakal’ın çıtasını epey yükseltmişti. Bu yıl Altın Portakal’da neler olacak, siz nasıl bir festival düşünüyorsunuz? Mesela uluslararası olarak devam edecek mi?
Festivalin uluslararası boyuta taşınması kanımca olumlu bir gelişmeydi. Yapılan tercihler arasında, jürinin seçim yönteminin değiştirilmesi gibi olumlu bulduklarım var. Ama, gösteriş boyutunun bu denli öne çıkması, konuk sayısının 1500 civarında olması, uluslararası bölümün ‘Avrasya’ kavramıyla sınırlanması ve programın çerçeveyle tutarlı olmaması, birbiri ile yarışan iki festival düzenlenmesi, para ile ‘şöhret’ getirilmesi, festivale ve sinemamıza hiçbir yarar sağlamayacak ‘yabancı’ olmaktan başka özellikleri olmayan konuklara ‘bedava tatil’ sağlanması gibi ‘yenilikler’in çıta yükseltmeye yaradığını sanmıyorum. Bunlar, uzaktan edindiğim izlenimler. Şimdi, somut verilerle daha kesin yargılara ulaşabileceğiz... Uluslararası boyut kalacak, ama Türk sinemasını gölgelemeyecek. Kısacası, zarfın değil mazrufun ön planda olduğu bir festival düzenlemek istiyoruz.

Son yılarda Altın Portakal 10 milyon lira gibi Türkiye ölçeğinde hayli yüksek bütçelerle yapılıyordu. Bu sene belediye iktidar partisinden değil. Devletin Altın Portakal’ı eskisi gibi desteklemeyeceği endişesi var. Aynı endişeyi siz de taşıyor musunuz?
Geçen yılın toplam bütçesinin 18 milyona vardığını öğrendik, AKSAV’ın önceki yönetiminden... Başbakanlık Tanıtma Fonu ile Kültür Bakanlığı’nın desteği yaklaşık 6,5 milyon lira. Sinemamızın ve ülkemizin tanıtımında değerli bir araç olan Antalya Festivali’ne bu desteğin verilmesi çok önemli. Devam edeceğine, siyasal intikam için festivalin kurban edilmeyeceğine inanmak istiyorum.

Altın Portakal’ın Antalya halkından koptuğu yönünde eleştiriler vardı. Bu eleştirilere siz de katılıyor musunuz?
Antalyalılar’dan çok eleştiri geliyor. Gereksiz davetiye dağıtımı nedeniyle izleyicilerin gösterimlerde yer bulamaması, biletlerin pahalı olması, söyleşi ve benzeri etkinliklerin lüks otellerin salonlarında yapılması, sanatçıların halkla buluşamaması gibi eleştiriler... Uluslararası bir festivalin gerektirdiği seviyeden taviz vermeden halkla kucaklaşan bir festival yaratılabileceğine inanıyorum. AKSAV yönetimi ve belediyenin, üniversite ve sivil toplum kuruluşları ile kuracakları verimli bir işbirliği sonucu Antalyalıların ‘uzaklaştıkları’ festivallerine yeniden sahip çıkmalarının sağlanması temel hedeflerimiz arasında.

Yarışma yönetmeliğinde değişiklik olacak mı? Artık yılda 40-50 film çekildiğine göre yarışmada vizyon görmemiş filmlerin yer alması daha doğru değil mi?
Yarışma yönetmeliği ve program çerçevesi üzerindeki çalışmalarımız sürüyor. Kısa bir süre içinde açıklayacağız. Vizyon görmüş ve diğer ulusal festivallerde yarışmış filmlerin Antalya’da yarışmaya girememesi doğrultusunda Yönetim Kurulumuzda bir görüş birliği var. Yalnız, bu yıl için bir istisna yaparak, bu kuralı yumuşatmamız olası. Çünkü, festivale üç ay kadar bir zaman kaldı. Sinemacılar, ‘Bu kuralı bilseydik, diğer festivallere katılmazdık’ diyebilirler. Sanırım, bu kuralı şimdiden duyurmak ve gelecek yıl için işletmek daha doğru olur. Ama, önceliğimiz elbette ilk kez Antalya’da izlenecek filmler olacak.

 

 

 

Radikal
Yayın Tarihi : 14 Haziran 2009 Pazar 18:02:41


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?