Mavi Marmara için çaldılar

Önceki gece Kuruçeşme Arena'da sahneye çıkan trip hop'un büyük ismi Massive Attack, 'Safe From Harm' şarkısını Mavi Marmara baskınında ölen Türkler için çaldı. Konser boyunca fonda verilerle zaten İsrail'in, BP'nin, Amerika'nın ve büyük sermayedarların kulaklarını çınlattılar

Değişime inanan, devrimin tabandan geleceğini ve bu değişimi de müzikleriyle yapabileceklerini bize bir kez daha gösteren Massive Attack, İstanbul’a ne zaman gelse insanın içinde bir şeyler yer değiştiriyor.

* Konser öncesi vokalist Matina Topley Bird’ün (Tricky’nin ‘Overcome’ parçasından hatırlarsınız) seyirciyi ısındırma çabaları daha ikinci parçasında seyirciye şarkı söyletme isteği yüzünden biraz sönük başladı. Ardından tek kişilik orkestra felsefesiyle yola çıkan Martina’nın parçasında kendi sesinin loop’a alarak üzerine söylediği parçada da loop’u düzgün ölçüyle alamadığı için ritmin aksaması herhalde sadece müzisyenleri ve eski kulağı kesikleri rahatsız etti. İlgilenene Martina’nın ‘Quixotic’ ve ‘The Blue God’ albümlerini öneririm.

* Türk konser izleyicisi, herhalde hayatında hiçbir şey yolunda ve düzgün gitmediği için, adeta Sağlık Bakanlığı’na bağlı bir ambulans misali, konser saatinden çok sonra olay mahalline intikal edebiliyor. Bu durumda konserler tam saatinde başlayınca ilk birkaç parça güme gidiyor. Her konserde içeri girme, bilet alma konusunda sıkıntı yaşanan Kuruçeşme Arenada’da bu sefer farklı bir senaryo yoktu. Fakat içeri girişi zorlaştıran şey sadece Kuruçeşme’ye geç yetişen ve yığılma yapan seyirci değildi.

* Dakika bir, gol bir Biletix, kalitesini Massive Attack konserinde de yüzlerce kişiye 5 bilet görevlisi tahsis ederek gösterdi. Kapının önünden satılan biletlerde bile Biletix bedeli altında verilen paraları da hakkettiğini bir kez daha kanıtladı. Özet geçeyim: Kapıdaki izdiham büyüktü.

* Massive Attack kimseyi üzmedi, bombalarını acımadan patlattı: ‘Unfinished Symphaty’, ‘Inertia Creeps’, ‘Atlas Air’, ‘Karmacoma’, ‘Safe From Harm’ ve ‘Angel’ çalarken sadece müzik düşünebildik. Zaten güzel konser de böyle bir şey sanırım. Ne sahnedeki yazılar, ne grup elemanları ne de sağdan soldan dans ederken size çarpan insanlar. Sadece güzel müzikle, o anı yaşar gibi bir hale geldik. Sıkıntılar, dertler kayboldu.

* ‘Safe From Harm’ parçasını Mavi Marmara’da ölen Türkler için çaldılar. MA tüm konser boyunca arkadaki verilerle zaten İsrail’e, BP’ye, Amerika’ya ve tüm sermaye sahiplerine büyük yokuş yaptı. Hem politik hem de itici olmadan nasıl verilir MA sayesinde bir kez daha hatırladık. Ekrandaki “Devrimciyi hapse atabilirsin ama devrimi hapsedemezin”, “Masumların korkacak bir şeyi yok”, “Ülkesini eleştiren en büyük vatanseverdir”, “Hareket etmezsen zincirlerini hissedemezsin” cümleleriyle hem halimize üzüldük, hem de kendimizden geçtik.

* Kadınların kullandığı tuvalete kadın kılığına girip sızdım ve birkaç kez kavga çıktığına şahit oldum. Tuvalet kabinine tıkanmanın önüne geçmek için peçete sokmak yasak gibi bi şeydi. O kadar kadınlaşamadığım için bu saçma uyarıyı da anlamadım.

* MA’ın konser performansındaki başarısı hiç kuşkusuz, herhangi bir altyapı desteği olmadan çalmaları oldu. Normalde Massive Attack ayarında ve ağırlığında elektronik müzik yapan çoğu grup bazı loopları, ses efektlerini ve ritimleri bilgisayarla alttan otopilot gibi verir. Durum böyle olunca da izlediğiniz konser metronom kontrolünde geçer. Siz fark etmeseniz de konserin tüm havası kaybolur gider. Oysa Massive Attack’ta hiçbir altyapı bilgisayardan gelmiyordu, her şey canlı canlı çalınıyordu. Grubun çekmeleri ve yükselmeleri işte tam da bu yüzden çok daha etkili ve insaniydi.

* Ahmet Hakan “Massive Attack mı, Kibariye mi? Ben Kibariye’yi tercih ederim” yazmıştı, ama keşke o da konserde olabilseydi. Sonra zaten Kibariye’ye birlikte gideriz. Massive Attack temizinden en az iki yıl Türkiye’ye gelmez. Ama Kibariye’yi iki yıl içinde birkaç kez dinleyebiliriz. (Ha bir de Kibariye’yi de keşke MA gibi bir ses sistemi ve ses teknisyenlerinden oluşan bir ekiple dinleyebilsek).

* Hatırlar mısınız, bu ekip Türkiye’deki ilk konserlerinde Harbiye Açıkhava sahnesinde tarihin ilk yastık savaşını da başlatmıştı.

* Her ülkeye özel seçilmiş haberler yine şovunu yaptı. Dev ekranda Demet Akalın, Hande Yener, Yalın’ın aşk tatiliyle ilgili çeşitli sinir bozucu bilgiler geçti. (Bunların hepsinin Türkçe olduğunu söylemeyi unutmuşum.)

* En çok alkışı nedense “Youtube: Yasak Krallık” yazısı aldı. Massive Attack dinleyenlerin internetle de araları iyi sanırım.