28
Mayıs
2024
Salı
KÜLTÜR/SANAT

Mevlana'nın beyitlerine albüm

Mevlânâ Celaleddin-i Rumi’nin Mesnevî’sinden ilk 18 beyit, İhsan Özer’in besteleri ve Ahmet Özhan’ın yorumuyla dinleyicilerin beğenisine sunuldu.

“Mevlânâ’nın Dilinden” adını taşıyan albüm, Fon Müzik etiketiyle müzik marketlerde yerini aldı.

“Dünle beraber gitti cancağızım / Ne kadar söz varsa düne ait / Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.” Belki de zaman geçtikçe daha iyi anlaşılıyor ve anlaşılacak Mevlânâ’nın sözleri. Zira gitgide içimizden daha uzaklaşıyor, gitgide daha çok oyalıyoruz kendimizi. Oysa onun mesajı hep sadelik, hep içini düzenleme üzerine. Çok bilinen şu mısralar da Mevlânâ’dan: “Şefkatte, merhamette güneş gibi ol / Ayıpları örtmekte gece gibi ol / Keremde, cömertlikte akarsu gibi ol / Tevazûda, mahviyette toprak gibi ol / Hoşgörüde deniz gibi ol / Öfkede, asabiyette ölü gibi ol / Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.”

Mevlânâ’dan beyitleri besteleyip yorumlamak aslında Ahmet Özhan’ın çok eski bir hayaliymiş. Kıvılcımın çakılmasını ise İhsan Özer şöyle anlatıyor: “Yer, Konya Dergâh Otel, ihtifâl etkinlikleri. Ne yazık ki bütün topluluk o hafta ateşli bir hastalıkla uğraşıyor; kimine serum takılmış, kimi yatak döşek yatan bir otel katı dolusu sanatçı. Ve ateşler içinde, hasta yatağından kalkarak yanıma gelip ‘Şu kâğıtta yazan Mesnevî’nin ilk 18 beytini bestele’ diye beni heyecanlandıran Ahmet Ağabey. Ertesi gün o sözlerin ilaç kutusuna yazılmış notalarıyla onu heyecanlandıran ben.” Bu duygu yoğunluğuyla başlayan çalışmalar beş sene sürmüş.

Albümde hem sözler hem de besteler birbirinden farklı. Çevirilerde tek bir ismin değil; İskender Pala, Abdülbaki Gölpınarlı, Hamza Tanyaş ve Çinuçen Tanrıkorur’un imzası var. Enstrümanlarsa piyanodan rebaba uzanan geniş bir yelpazede. Ahmet Özhan bunun tam da Mevlânâ’nın yenilikçi ruhuna uygun düştüğünü söylüyor:

“Hz. Mevlânâ’nın bahsettiği duygular, her insanda olabilecek, her zamanda bulunabilecek duygular. O yüzden duyguları da kategorileştiremezsiniz, yani bu kemanla anlatılır, bu kanunla anlatılır diye bir şey olmaz. Hz. Mevlânâ’nın sözlerini aktarmanın, onu anlatmanın da tek bir yolu yok. Hz. Mevlânâ bizzat kendisi ‘Dünle beraber gitti cancağızım ne kadar söz varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.’ diyor. Kuran-ı Kerim de her an yeni bir oluştan bahsediyor. Dolayısıyla biz de yeni şeyler denemek, böylelikle kendimizi de geliştirmek istedik.” Mevlânâ’ya ait sözlerle ve hem Doğu’ya hem de Batı’ya ait enstrümanlarla seslenecekleri kitleyi de sınırlamaktan yana değil Özhan. “Bu mesajlar global, biz niye kendimizi sınırlayalım?” diye soruyor. Bu iddialar sadece albümün taşıdığı misyon için. Çünkü “Bu albüm, Ahmet Özhan’ın sanat hayatında nerede duruyor?” sorusunun cevabı, “Şimdiye kadar çıkardığım son albümüm. Bir öncekinden ya da sonrakinden farkı yok.” oluyor.

Elif Tunca/Zaman
Yayın Tarihi : 9 Ocak 2006 Pazartesi 20:10:08


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?