20
Mayıs
2024
Pazertesi
KÜLTÜR/SANAT

Türk müzeleri dünyaya açılıyor

Son yıllarda çağdaş müzecilik anlayışının gerekliliklerini yerine getiren Türkiye, birbirinden önemli sergilerle dünyaya açılıyor. Düzenlenen organizasyonlar hem yurtiçinde hem de yurtdışında büyük ses getiriyor.

2009 yılına kadar; ABD, Almanya, İngiltere, İspanya, İsveç ve Katar gibi ülkelerin sergi salonlarında, toplam 524 eser görücüye çıkacak. Bu müzeleri yıl içerisinde yüz binlerce insanın gezmesi bekleniyor.

Müzelere giden insanların yıllar evvelki şikâyeti, eserlerin küçük bir bölümünü görebilmek iken, günümüzde özel seksiyonların oluşturulması bu serzenişleri ortadan kaldırıyor. Önceden Anadolu Medeniyetleri sergisinde birkaç objeyle görülebilen Frig uygarlığı, bu yöntem sayesinde her yönüyle ele alınabiliyor. Özel seksiyonlar Türkiye’deki müzelerin hepsinden yararlanılarak oluşturuluyor. Bu sayede bir topluma ait eserlerin tümü bir arada yer alıyor. Böylece müzelerin gezilmesi, tarihî eserlerin görülme oranı artırılmış oluyor.

Çağdaş müzecilik anlayışına göre konuya dayalı (temalı) sergilerin yapılmasının daha doğru olduğunu belirten Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, kronoloji olmadan karma bir sergi yapmanın doğru olmayacağını söylüyor. Orhan Düzgün yurtdışında açtıkları ve açacakları sergilerin de bu düzende olmasına dikkat ettiklerini kaydederek, “Amacımız ülkeler arasındaki kültürel işbirliği ve dostluğu artırmak, ülkemizi tarihiyle beraber tanıtmak, ülkemizin doğru tanıtılmasını sağlamak. Sahip olduğumuz zengin kültür mirasının tanıtımını yapmak suretiyle ülkemize gelecek olan turist sayısını artırmak.” diyor.

Konuya dayalı sergilerin organizasyonları farklı olabiliyor. Devlet eliyle yapılanlar da var, özel müzelerin girişimiyle yapılanlar da…

Önümüzdeki aylarda ve 2009 yılı içerisinde açılması planlanan sergiler

‘Hadrian: Empire and Conflict’ isimli sergi, 24 Temmuz 2008’de İngiltere Londra British Museum’da açıldı. 26 Ekim 2008 tarihe kadar sergilenecek iki eser şöyle: Burdur Müzesi’ne ait Hadrian’ın mermer başı ve iki parçadan oluşan heykel bacağı.

‘Cross-Culture in Islamic Art’ isimli sergi 22 Kasım 2008 tarihinde birçok devlet ve hükümet başkanının katılımıyla Katar’da açılacak. “Evet-Ja, Ich Will’, 1800’den Bugüne Düğün Kültürü ve Modası: Bir Alman-Türk Karşılaştırması” isimli sergi, 17 Ağustos-25 Ocak 2009 tarihleri arasında Dortmund Sanat ve Kültür Tarihi Müzesi’nde, 28 Şubat-7 Haziran 2009 tarihleri arasında ise Mannheim Reis Engelhorn Müzesi’nde Almanya’nın konuğu olacak.

‘Babil’in Ötesi: M.Ö. İkinci Bin Yılda Sanat ve Uluslararası Değişim’ isimli sergi, 17 Kasım 2008-15 Mart 2009 tarihleri arasında Metropolitan Museum of Art’la düzenlenecek. Böylece ABD, Türkiye’ye ait eserleri yakından görme şansına kavuşacak.

‘Topkapı Sarayı ve İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzelerinden Porselenler’ sergisi, 11 Nisan 2008’de İsveç Stockholm Akdeniz Müzesi’nde açılmıştı. 15 Ağustos’ta kapanan sergide Topkapı Sarayı ile Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ne ait 25 eser yer almıştı.

Kültürel işbirliğinin meyvesi


Orhan Düzgün (Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü):

‘Ülkemizle diğer ülkeler arasındaki karşılıklı kültürel işbirliği anlaşmalarına dayalı olarak ikili görüşmeler sonucunda bu sergilerin düzenlenmesine karar veriliyor. Sergi yapılmak istenen ülkenin talebi bize ulaştıktan sonra sergilenecek eserlerin yer aldığı müzelerin görüşleri alınıyor. Sergilenecek eserlerin ‘yurtdışına çıkışlarında sakınca var mı, yok mu’ diye bilimsel bir danışma kurulu oluşturuyoruz. Bilimsel danışma kurulunun onayından sonra eserlerin sergileneceği ülkelerin hükümet ya da bakanlıklarının iade edeceklerine dair garantörlüğünü istiyoruz. Daha sonra eserlerin müzeden çıkışından girişine kadar sigorta ettirildiğine dair sigorta belgesi istiyoruz. Bütün bunlar tamamlandıktan sonra Bakanlar Kurulu’nun izniyle eserler yurtdışında sergileniyor.’

Zaman
Yayın Tarihi : 16 Ağustos 2008 Cumartesi 17:16:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?