22
Mayıs
2024
Çarşamba
KÜLTÜR/SANAT

Zarakolu'na 301'den hapis istemi

Belge Uluslararası Yayıncılık'ın sahibi Ragıp Zarakolu'nun, yayınladığı Ermeni tehcirini konu alan ''Gerçek Bizi Özgür Kılacak'' adlı kitapta, ''Türkiye Cumhuriyeti'ni alenen aşağıladığı'' gerekçesiyle 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.


İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık Ragıp Zarakolu katıldı. Duruşmayı, Uluslararası Yazarlar Kulübü (PEN) Genel Sekreteri Eugene Schoulgun de izledi.


Duruşmada söz alan Zarakolu, kitabın yazarının mahkemeye bir mektup gönderdiğini ve mektubun tercüme edilmesi gerektiği için mahkemeye daha sonra sunacağını bildirdi.


Zarakolu'nun avukatı Özcan Kılıç da mahkemeye verdiği yazılı savunma dilekçesinde, TCK'nın 301. maddesinin, Anayasanın 25, 26 ve 27. maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. maddesine ''aykırılık'' oluşturduğunu öne sürerek, mahkemenin ''Anayasaya aykırılık'' konusunda karar vermesini istedi.


Hakim, ''Anayasaya Mahkemesine aykırılık başvurusu yapılması'' ve kitabın yazarı George Jerjian'ın yazdığı mektubun dosyaya sunulması taleplerini reddetti.


-SAVCININ GÖRÜŞÜ-


Duruşmada, esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Kadir Nazmi Yelkenci, söz konusu kitapta Atatürk, İsmet İnönü, Ermeni tehciri ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuyla ilgili olumsuz ibarelerin yer aldığını ve bu ibarelerin bilirkişi raporuyla saptandığını bildirdi.


Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan önceki Osmanlı Devleti'nin 7 cephede savaştığı dönem ve 1. Dünya Savaşı yıllarında dönemin hükümetinin güvenlik amacıyla aldığı Ermeni tehciri kararı nedeniyle düşüncelerin ifade edilebileceğini kaydeden Savcı Yelkenci, tehcir sorunu dile getirilirken sübjektif değer yargılarına göre yorumlanabileceğini, sorunun sonuç itibarıyla eleştiriye de konu olabileceğini, olaylara katıldığı iddia edilen İttihat Terakki Cemiyeti mensuplarına yönelik isnatların da bu çerçevede hoş görülebileceğini ifade etti.


Osmanlı İmparatorluğu döneminde meydana gelen tehcirin, Atatürk ile yanında bulunan İsmet İnönü, Rauf Orbay, Refet Bele, Kazım Karabekir ve Ali Fuat Cebesoy tarafından ulusal mücadeleyi başlatan bağımsızlık savaşıyla kurulan Türkiye Cumhuriyeti ile herhangi bir bağlantısının bulunmadığını anlatan Savcı Yelkenci, kitap içeriğinde ''Türkiye Cumhuriyeti'nin katliamlara devam ettiği ve devletin özel olarak hırsızlarla katilleri koruyacak şekilde organize edildiği''nin belirtildiğini, bu şekildeki beyanların ise eleştiri hakkı ve tarihsel olayları aydınlatma şeklindeki hukuka uygunluk nedenleri kapsamında değerlendirmenin söz konusu olamayacağını ve bu nedenle ''Türkiye Cumhuriyeti'ni alenen aşağıladığı''nın anlaşıldığını bildirdi.


Savcı Yelkenci, sanık Ragıp Zarakolu'nun, TCK'nın 301/1. maddesi uyarınca, ''Türkiye Cumhuriyeti'ni alenen aşağıladığı'' gerekçesiyle 6 aydan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.


Yelkenci, söz konusu kitapta doğrudan doğruya Mustafa Kemal Atatürk'ü hedef alan ve onun kişiliğini tahkire yönelen ifadelere yer verilmediği ve suç unsuru oluşmadığı gerekçesiyle sanığın ''Atatürk'ün anısına hakarette bulunmak'' suçundan ise beraatını istedi.


Duruşma, Ragıp Zarakolu'nun savcının görüşlerine karşı savunmasını hazırlaması amacıyla ertelendi.


-ZARAKOLU'NUN AÇIKLAMASI-


Duruşma çıkışında basın mensuplarına bir açıklama yapan Zarakolu, ''Dava, hukuk davası değil, ideolojik bir davadır'' dedi.


Söz konusu kitapta şok edici düşüncelerin olduğunu kabul ettiğini ve düşünce özgürlüğünün anlamının da şok edici fikirlerin tartışılabilmesi ve konuşulabilmesinden geçtiğini ifade eden Zarakolu, şöyle konuştu:


''Sadece size hoş gelen fikirlerin söylenmesine izin verirseniz düşünce özgürlüğü olmaz. Hoşlanmadığınız şok edici düşüncelere karşı tavrınız için kitap yazarsınız. Makale çıkarırsınız, eleştirirsiniz. Bunun yeri mahkeme salonu olamaz. Bu, çağdaş demokrasilerinin en temel ilkesidir. İngilizler, basın ve düşünce özgürlüğü sorununu 1600'lerin başında çözdü. Biz hala bu sorunu çözemiyoruz.''


Yargılandığı davada savunma hakkının çiğnendiğini öne süren Zarakolu, kitabın niçin yazıldığına dair yazarının mektubunu mahkemeye sunmak istediğini, ancak bunun reddedilmesiyle yazarın savunma hakkının da ihlal edildiğini belirtti.


Yayıncı olarak sadece aracı olduğunu ve kitabın yazarının Türk vatandaşı olmadığı için yargılanamadığını ifade eden Zarakolu, dışarıda çıkmış bir kitabın Türk kamuoyu tarafından okunmasını sağladığını ve Türkiye'nin yurt dışında nasıl bir imajının olduğunu bilmenin herkesin hakkı olduğunu savundu.


Zarakolu, bu tür davaların dünya kamuoyunda kitapların doğruluğu hakkında kanıları güçlendirdiğini ve bu yüzden davayı bir hukuk davası olarak görmediğini kaydederek, ''Maalesef Türkiye'deki hukuk sistemi ideolojik bir etkilenme altındadır'' dedi.


Yazar George Jerjian'ın amacının, Türk ve Ermeni toplumları arasında bir köprü kurmak olduğunu dile getiren Zarakolu, iki tarafın birbirlerine söyledikleri sözlerden hoşlanmasalar da bu işin tartışılabilir bir sürece geldiğinin görüldüğünü ve Türkiye'de bu konunun hiç tartışılmazken şimdi bunun bir ilerleme olduğunu kaydetti.


Zarakolu, tartışma yerinin mahkeme salonu olmaması gerektiğini ve bu düğümü çözmek zorunda olduklarını dile getirerek, yazarın düşüncelerine katılmadığını, ancak niyetinin iki taraf arasında bir diyalog süreci başlatmak olduğunu söyledi.


Zarakolu, kitabın Ermeni diasporasında hoş karşılanmadığını da sözlerine ekledi

aa
Yayın Tarihi : 5 Ekim 2007 Cuma 14:12:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?