ARAP TURİSTLER KIVANÇ'IN PEŞİNDE

Her gün en az 100 Arap turist “Gümüş” dizisinin çekildiği Abud Efendi Yalısı’nı ziyaret ediyor. Evdeki yemek masasına oturuyor, yatağa uzanıyor, perdelere sarılıyorlar. Çoğu hayatından memnun ama hayal kırıklığı yaşayanlar da var. Suudi Arabistan’dan gelen Sara: “Evde oyuncuları bulmayı umuyorduk. Muhammed’i (Kıvanç Tatlıtuğ’u kastediyor) göremediğim için çok üzüldüm.”

“Muhammed’i göremedim, çok üzgünüm”

“Gümüş”ü TV’den izlemekle yetinmeyen Araplar, İstanbul’a kadar gelip dizinin çekildiği Abud Efendi Yalısı’na düzenlenen turlara katılıyor. Yatak odasını, yemek salonunu görünce çok heyecanlanıyorlar; onların en büyük hayal kırıklığı ise bizde Mehmet, onlarda Muhammed olarak bilinen Kıvanç Tatlıtuğ’a rastlayamamak


İçinde bulunduğumuz sessizliği bir anda bozan çığlıklarla irkiliyoruz. “Muhammeeeed!!” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor 19 yaşındaki Nura. Arkadaşı Sara’nın ise ondan aşağı kalır tarafı yok. Her ikisi de “Muhammed!” çığlıkları eşliğinde yalıda koşuştururken, bir yandan da her köşesinde fotoğraf çekmeyi ihmal etmiyorlar. “Gümüş” dizisindeki “Mehmet’i” yani Kıvanç Tatlıtuğ’u kastediyorlar “Muhammed”le. Bulunduğumuz yer de başrollerini Kıvanç Tatlıtuğ ile Songül Öden’in paylaştığı “Gümüş” dizisinin çekildiği Abud Efendi Yalısı...
Köklü bir aileden gelen Mehmet ile taşralı fakir bir kız olan Gümüş’ün arasındaki romantik aşkı anlatan Kanal D’nin sevilen dizisi “Gümüş”, üç yılın ardından geçen sene ekranlara veda etti etmesine ancak Arap ülkelerinde hâlâ gösterimde. İzlenme rekorları kıran dizinin Arap müdavimleri ise sadece her gün ekran başına kilitlenmekle kalmayıp çekimlerin yapıldığı yalıyı görmek için akın akın İstanbul’a, Kandilli’deki Abud Efendi Yalısı’na geliyor. Öyle ki haziran ayından beri her gün 300’e yakın Arap turist bir zamanlar çekimlerin yapıldığı bu mekanı ziyaret ediyor. Nura ve Sara da Suudi Arabistan’dan sırf bu yalıyı görmek için gelmiş, yalıya girmek için de tıpkı diğer ziyaretçiler gibi kişi başı 50 dolar ödemişler...

Perdelere sarılıyor, Gümüş’ün yatağına uzanıyorlar
Yalıda, havuzun etrafında fotoğraf çektiren, yalının içine girip yemek masasına oturan, perdelere, yatak örtülerine sarılan, Gümüş’ün yatağına uzanan, hatta halıları satın almak isteyen Arap turistleri şaşkınlık içinde seyrediyoruz. Karnak Turizm’in sahibi Serdar Ali Abet tarafından düzenlenen özel turla yalıya gelen bu turistler gördükleri neredeyse her şeyi satın almak istiyorlar.
Ürdün, Suriye, Kuveyt, Suudi Arabistan, hatta Filistin’den bile gelenler var. Dört katlı yalının 25 odası bir anda fethediliyor. Herkes halinden memnun. Ancak hayal kırıklığına uğrayanlar da yok değil. “Televizyonda ev daha güzel görünüyordu. Ayrıca bu evde oyuncuları da görmeyi umuyorduk. Onları görmediğime çok üzüldüm” diyor 20 yaşındaki kimya öğrencisi Sara İsa.
Suudi Arabistanlı Nura El Zamel ise çok mutlu. Bahreyn’de pedagoji eğitimi gören 19 yaşındaki Nura, Gümüş’ün müdavimi: “Diziyi çok seviyorum. Hiçbir bölümünü kaçırmıyorum. Bütün oyunculara da hayranım. Özellikle de Muhammed’e.”
“Gümüş” bütün Arap ülkelerinde izlenme rekorları kırıyor. Arap basınına göre pek çok insan hayatını bu diziye göre ayarlamış durumda. Örneğin geçtiğimiz günlerde Suudi gazeteleri, hayvan sürüsü sahibi bir Arap kadının hayvanları otlatmak yerine diziyi kaçırmak istemediği için sürüyü sattığını duyurdu.
Arap basınına göre dizi muayenehanelerin bekleme odalarında, derneklerde, restoranlarda, kuaförlerde, kısaca televizyon olan her yerde seyrediliyor. Ayrıca “Gümüş” fanatikleriyle dini kesim de karşı karşıya gelmiş durumda. The Gulf Daily News gazetesinin haberine göre diziyi sert bir dille eleştiren ulemaya gençler “İslamiyet sevgi ve saygı demek. Bu değerleri yüceltmek dine karşı gelmek anlamına gelmez” şeklinde karşı çıkmış. Ancak Arap uzmanlar yine de genç kızları “Mehmet’i aramayın. Gerçeğe dönün” şeklinde uyarmadan edemiyor...

“Yalıya Türkler gelmiyor. Dizi burada ünlü değil mi?”
Gözümüze evin her köşesinde çılgınca fotoğraf çeken Bahreynli bir başka grup çarpıyor. Yalının odalarında gezinen, yemek masasında oturup “yemek yiyor” gibi yapan bu insanlara yaklaşıp sohbet etmeye başlıyoruz. “Neden ‘Gümüş’ dizisi bu kadar ilgi görüyor?” sorusuna şu yanıtı veriyor 16 yaşındaki Fatma Samiey: “Dizi Arapçaya çok iyi tercüme edilmiş. Ayrıca ilk defa bir Türk dizisi seyrediyoruz ülkemizde. Bu nedenle de büyük ilgi görüyor. Her gün seyrediyoruz.”
Peki bu dizi yüzünden Arap ülkelerinde pek çok kadının dizideki Mehmet gibi romantik bir koca istedikleri, dolayısıyla boşanmaların arttığı ne kadar doğru? Bunların abartı olduğunu söylüyor Fatma Samiey: “Bunun bir şaka olduğunu düşünüyorum. Boşanmaların arttığını gözlemlemedik. Ancak herkesin Mehmet’e hayran olduğu doğru. Onun gibi bir kocayı herkes ister. Ama yok maalesef. Geçenlerde dizinin oyuncuları bazı Arap ülkelerini ziyarete gitmişti, sokakta yürüyemediler. Herkes onlarla fotoğraf çektirdi.”
Fatma’nın annesi doktor, teyzesi ise mühendis. Onlarla birlikte yalıyı dolaşan genç kız, özellikle manzaraya hayran kaldığını anlatıyor: “Ev hayal ettiğim gibi, sadece ufak tefek değişiklikler var. İstanbul’a tatile gelmeyi zaten düşünüyorduk. ‘Gümüş’ dizisinin yalısının burada olması ise bizi buraya gelmeye iyice motive etti. İyi ki gelmişiz. ‘Gümüş’ sayesinde Türkiye’ye gelen çok Arap arkadaşım var çevremde. Bilet bulamayan bile oluyor. Diziyi internetten bile seyrediyoruz.”
Fatma’nın 13 yaşındaki küçük kardeşi Dahna ise yalıyı çok beğendiğini söylüyor. Ancak etrafta hiç Türk turiste rastlamaması onu şaşkına çeviriyor. “Yalıyı Türkler pek ziyaret etmiyor. Acaba dizi burada bu kadar meşhur değil mi?” sorusunu yöneltiyor bize hayretler içinde...
Yalının bahçesinde, havuzun etrafında, odaların içinde annesiyle birlikte dolaşan bir diğer turist ise 16 yaşındaki Dalal Amin. “Bütün oyunculara hayranım. Evi de çok beğendim” diyor hem fotoğraf hem de kameraya kayıt yaparak.
Herkes halinden memnun. Yalıdaki güvenlik görevlisi hariç. Çünkü o, günde yaklaşık 300 kişiye yalının girişinde galoş yetiştirmekten ve “Hayır, eşyalar satılık değil” demekten bunalmış durumda. Öyle ki ona “Merhaba” dediğimizde de, “Hoşçakalın” diye vedalaştığımızda da ağzından çıkan cümle aynı oluyor: “Bunlar valla çıldırmış”...


“Sadece yalıyı ziyaret etmek için gelen bile var”
Serdar Ali Abet (Karnak Turizm’in sahibi)
Arabistan’daki “Gümüş” hayranlarının bu yalıyı görmek istediklerini fark ettim. Ben de Arap kökenliyim. Babam Suriyeli. “Asmalı Konak”ın çekildiği mekana düzenlenen turlar gibi ben de “Gümüş”ün çekildiği yalıya tur düzenlemeye karar verdim.
Yalı’yı Karnak Turizm olarak sahibinden iki aylığı 70 bin YTL’ye kiraladık. İçindeki eşyalar orijinal, yani sahibinin eşyaları. Biz sadece içini Çınar marka halı ve Porland porselenleriyle süsledik. Bu ürünleri teşhir ediyoruz, talep olduğunda turistleri bu dükkanlara yönlendiriyoruz. Dizide kullanılan eşyalar film seti eşyaları. Kuruluyor ve sonra toplanıyor.
Günde yaklaşık 100 kişi geliyor yalıya. Bazen günde 300 kişiyi buluyor. Kişi başı 50 dolar veriyorlar. Sadece yalıyı görmek için Türkiye’ye gelenler bile var. Yüzde 100’lük bir Arap turist artışı var Türkiye’de.
Turlara haziranda başladık. Ancak yalıda “Gümüş”teki oyuncuları da görmek istiyorlar. Tabii ki bu biraz hayal.
Bütün Arap ülkelerinden, Ürdün, Suriye, Kuveyt, Suudi Arabistan, hatta Filistin’den bile gelenler var. Her şeyi satın almak istiyorlar. Ama biz satmıyoruz.
Geçen hafta Meksikalı ve İspanyol gazeteciler yalıya geldi. Ortadoğu’da İspanyol, Brezilya ve Meksika dizilerine ilginin azalmasını fark edip bir Türk dizisinin onları geçmesini haber yaptılar.


Abud Efendi Yalısı’nın tarihçesi
1835-1855 yılları arasında banker Altunizade Necip Bey tarafından yaptırılan yalının mimarı Garabed Balyan.
1858’de yalıya yerleşen Fransız Baron Vandeuvre 40 yıl burada yaşamış.
1900 yılında yalıyı Suriye asıllı Mehmet Abud Efendi satın almış. Abud ailesi 1981’e kadar yalıda yaşamış.
1980’de yalıyı satın alan Salat yağlarının sahibi İsmail Özdoyuran halen yalının sahibi.