19
Mayıs
2024
Pazar
MAGAZİN

BODRUM BU YIL SÜSÜNE DÜŞKÜN

Genç kızlar beach partilerde saçları bozulmasın diye denize girmiyor, içkiyi aşırı tüketenler birbirlerine bardak fırlatıyor... Balıkçıları, partileri ve denizde terör estiren jet ski'leriyle geç açılan Bodrum sezonunda neler oluyor, araştırdık...

Masmavi denizi, beach partileri, sabaha kadar devam eden eğlence anlayışıyla Bodrum, kısa süre öncesine kadar Türkiye'nin en gözde eğlence ve tatil beldesiydi. 'Beldesiydi' diyorum çünkü iki sezon önce belde, tahtını Çeşme'ye kaptırdı. Eskiden liseli, üniversiteli gençler otobüslere doluşur, ucuz pansiyon odalarında konaklama pahasına 13 saat yol yapıp, tatillerini Bodrum'da geçirirlerdi. Eğlence de vardı Bodrum'da huzur da. Oysa bu yaz Bodrum sokaklarından en çok kavga sesleri yükseliyor. Kriz nedeniyle işletmelerin bazıları fiyatlarını düşürmek zorunda kalmış. "Başka çaremiz yoktu, temmuz ortasında sezon hâlâ açılmamıştı," diyorlar. Ama ucuz fiyat politikası bu mekânların imdadına yetişememiş; aksine sonu olmuş sanki. Neredeyse her gece bir mekânda kavga çıkıyor. Esnaf, "Bodrum dolmaya başladı ama ciro geçen yıla oranla yüzde 30 daha az," diye kan ağlarken, geceliği 400 avrodan başlayan lüks otellerde konaklayanlar, otelden dışarı çıkmamayı tercih ediyor. Kavgaları, beach partileri ve gece kulüpleri ile 2009 Bodrumu'nu mercek altına aldık.

YUMRUK YERİNE BARDAK
Bodrum'da neredeyse her gece bir yerde kavga çıkıyor. Alkolün etkisiyle kendinden geçen gençler, "Sen benim yanımdaki kıza mı baktın?" diyerek başlıyor yan masaya sataşmaya. Bir de gençler arasında yeni ve 'tehlikeli' bir kavga türü moda olmuş. Kimse kimseye yumruk sallamıyor, onun yerine bardak fırlatmayı tercih ediyor. Bu durumdan en çok yan masada eğlenenler nasibini alıyor. Güvenlik görevlileri ise etkisiz eleman işlevi görüyor. Sık sık kavga çıkmasından bıkmışlar herhalde, 'birazdan biter' edasıyla uzaktan izliyorlar.

AMAN SAÇIM ISLANMASIN
Bodrum'da yaşanan en komik manzara, hiç kuşkusuz 40 derece sıcakta güneşlenirken saçı bozulmasın diye suya girmeyen genç kızlar. Saçlarına kalın bandana takıp, tepeden mandal tokalarla tutturuyorlar. Sıcaktan bunalınca da merdivenden yavaş yavaş suya girip, saçlarını ıslatmadan sudan çıkıyorlar. Çeşme'nin aksine Bodrum gençliği süsüne daha düşkün. Öğlen plajlarda flip flopların yerini topuklu ayakkabılar alıyor. Güneş kremi yerine allık, fondöten ve parlatıcı sürülüyor. Özellikle beach parti öncesi, kızlar tuvaletinde izdiham yaşanıyor. Saçlar taranıyor, payetli pareolar, geçen yılın modası mayokiniler giyiliyor ve parti başlıyor...

BALLI-KAVUNLU MOJITO KEYFİ
Geçtiğimiz yıl açılan Kuum Hotel bu yaza damgasını vurmayı başarmış. Arda Turan'dan Ivana Sert'e kadar pek çok kişi Bodrum tatilini Kuum'da sürdürüyor. Üstelik Kuum'a gelenler başka yere gitme gereği de duymuyorlar. Normalde giriş parası alınmıyor, sadece çok yoğun günlerde 75 TL harcama limiti zorunlu tutuluyor. Mekân, en çok kokteylleriyle ünlü. Zaten tekne sahipleri bile akşamüzeri buraya gelerek barda birer 'drink' alıyorlar. 10'dan fazla mojito çeşidi var. Ama benim favori kokteylim ballı-kavunlu mojito. Bu kokteyl Kuum'un neredeyse resmi içkisi olmuş, herkes akşamüzeri bunu içiyor. Fiyatı 30 TL. Rakılı mojitosu da özellikle erkekler tarafından sıkça tüketiliyor. Kuum'da iki tane de restoran var. Biri balık restoranı, diğeri ise İtalyan ağırlıklı...

FİYATLAR DÜŞÜNCE...
Bu yaz magazin sayfalarına hiç kuşkusuz en çok Lola Beach konu oldu. Süreyya Yalçın vermiş 50 bin doları, tutmuş locayı. Oysa Bodrum'da loca parası diye bir uygulama yok. Ama locaya geçmek için hatırı sayılı bir müşteri olmanız gerekiyor. Aksi takdirde size locanın rezerve olduğu söyleniyor. İyi bahşiş bırakan ve şişe açtıran bir müşteri ise istediği locaya geçebiliyor. Lola'daki locanın konforu, sürekli bir görevlinin size hizmet ediyor olması. Kriz nedeniyle Lola'da fiyatlar geçen yıla oranla 3-4 TL daha düşük. Fiyatlar yaş ortalamasını da düşürmüş. 20 yaşından büyük birine rastlamak mümkün değil. Zaten sahibi de 21 yaşındaymış. "Sırf bizde değil, tüm Bodrum'da yaş ortalaması düşük," diyor. Hak vermemek mümkün mü? Gerçekten de Bodrum'u bu yaz liseli gençler istila etmiş...

YAŞ ORTALAMASI DAHA YÜKSEK
Bir zamanlar Bodrum'un en popüler mekânlarından olan Maki, 2007 yılında silahlı adamların oteli basmasıyla sessizliğe gömülmüştü. Bu yaz ise en şaşaalı günlerini yaşıyor. Dört okul arkadaşı Ayşegül Dinçkök, Melek Manisalı, Fügen Başarır ve Füsun Yender'in işlettiği Maki, Bodrum'un en kalabalık yerlerinden biri olmuş. İçinde iki tane de restoran var. Bunlardan biri 40 kişilik long table'ın olduğu İtalyan restoranı Makitalia. Makitalia'da carpaccio'dan mavi yengeç etli linguini'ye kadar pek çok seçenek var. Uygun fiyata lezzetli şarap içmek isterseniz Maki organik ev şarabını deneyebilirsiniz. Şişesi 45 TL. Maki'de yaş ortalaması nispeten daha yüksek. Beach parti yok ama saat 17.00 olunca müziğin sesi yükseliyor ve dileyenler dans etmeye başlıyor. Burada mojitonun fiyatı 25 TL. Kadehte roze şarap ise 15 TL.

JET SKI TERÖRÜ
Bodrum'da bu yaz genç nüfusun hâkimiyetiyle jet ski kullanımı oldukça artmış. Yarışanlar, kıyıdakilere hava atanlar, jet ski ile tehlikeli hareketler yapanlar.... Jet ski'ler yüzünden denizde yüzerken korkuyorsunuz. Bu durumdan en çok da tekne sahipleri şikâyetçi. "Tekneden atlamaya korkuyoruz. Jet ski üzerimizden geçer endişesi yaşıyoruz," diyorlar. Türkbükü'nde teknelerin demirlediği alanda, jet ski'ler yatların arasından geçiyor. Hamburger, ringo gibi su sporları da yine teknelerin arasında yapılıyor. Henüz bir kaza yaşanmadı ama bu, yaşanmayacağı anlamına da gelmiyor.

HAVA PARASI DEĞİL HARCAMA PARASI
Bodrum'daki beach kulüplerde de, tıpkı Çeşme'de olduğu gibi giriş parası alınıyor. Üstelik burada alınan paralar 60 TL'den başlıyor, 100'e kadar çıkıyor. Ama işin en iyi tarafı ödediğiniz parayı içeride harcama şansınızın olması. Kısacası Çeşme'de olduğu gibi 'hava' parası değil, 'harcama' parası ödüyorsunuz. Akşam 18.00'e kadar bu parayı harcadınız harcadınız, aksi takdirde yanıyor. Ama zaten bir bardak mojitonun 25 TL, bonfile salatanın 26 TL olduğunu hesap ederseniz bu parayı harcamama şansınız yok gibi. Genelde dans edip eğlenmek isteyenler Bianca'yı tercih ediyor. Cuma ve cumartesi günleri saat 18.00- 20.00 arası yapılan Bacardi partileri oldukça popüler. Bir şişe votka 450 TL'den açılıyor.

YETERSİZ BAKİYE!
Bodrum'da gündüz güneşlenmek için farklı alternatifleriniz var. Kalabalıktan uzakta, sakin sakin denizin ve güneşin tadını çıkarmak için Bitez'deki Sarnıç'ın yolunu tutabilirsiniz. Mehmet Aslantuğ-Arzum Onan çifti gibi daha çok yazar, çizer ve oyuncu tayfasının gittiği beach'in mantısı ve sarmasını yemek için bile buraya gitmeye değer. Xuma ve Bianca daha çok eğlenmek isteyenlerin gittiği beachler. Xuma'dan içeri girerken 50 TL harcama parası ve 10 TL de kolunuza takılan bileklik için depozito parası alınıyor. İçeri girip de havlu istediğinizde ise görevli, "Havlu için de depozito ödemeniz gerekiyor," diyor. Kısacası kapıda bilgilendirilmediğimiz için geri gidip 10'ar TL daha ödemek zorunda kalıyoruz. İki kişi hesap 102 TL tutunca da yetersiz bakiyeden ötürü sizi tekrar giriş kapısına yönlendiriyorlar. Kısacası Xuma'da oturmak size haram. Sürekli giriş kapısı, plaj arasında mekik dokumak zorunda kalıyorsunuz.

BALIK İÇİN GÜMÜŞLÜK
Bodrum'a gelip de Gümüşlük'te balık yemeden dönmek olmaz. Mimoza, sadece yemekleri değil, çiçekli dekorasyonu ve servisi ile de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. Burada servis edilen salatalık turşusunu başka hiçbir yerde yiyemezsiniz. Balık buğulama da çok lezzetli. Kocaman bakır tencerede servis ediliyor ve müdavimler en çok buğulama sipariş ediyor. Balıçı Sait de artık rüştünü ispatlamış bir yer. Nasıl olmasın? Sean Connery bile gelmiş buraya. Sait'e balık yemek için olmasa bile, ondan birkaç fıkra dinlemek için mutlaka uğrayın. "Ben balığımı saz-söz eşliğinde isterim," diyorsanız da Bianca içindeki Mey Balık'a gidebilirsiniz. Burada fiks mönü 50 TL. Ama buna içki dahil değil. Tek sorun servisin yavaşlığı. Ama fasıl ekibi ve lezzetli yemekleri bu kusuru kapatmaya yetiyor. Miam ise bu yazın en popüler restoranı. Balık pastırmayı da mutlaka deneyin derim.

EĞLENCE ZAMANI
Gece eğlenmek için gençler en çok Ship a Hoy'u tercih ediyor. Burada bir şişe votka 450 TL'den açılıyor. Alternatif eğlence arayanlar ise Bodrum içindeki Mavi Bar'a gidebilir. İçerisi ufacık ama buradaki atmosfer başka hiçbir yerde yok. Genelde sabaha karşı diğer yerlerden çıkanlar soluğu Kule Bar'da alıyor. Ademik, eskiden çok popülerdi. Bu yaz ise sinek avlıyor. Son uğradığımızda içeride üç-dört kişi kendi çevresinde döne döne dans ediyordu.

RAMAZANDA FİYATLAR YARI YARIYA
Bodrum'da Maçkızı, Kuum, Maki gibi lüks otellerde konaklama fiyatları oldukça yüksek. İki kişilik oda fiyatları 200 avrodan başlıyor, 400 avroya kadar çıkıyor. Ağustos sonunda ise fiyatlar yarı yarıya düşüyor. Örneğin Maki'nin 210 avroluk odası, 21 Ağustos'ta 130 avroya düşüyor. Eylül ayında bayramla beraber ise tavan yapıp 250 avroya yükseliyor. Otel sahipleri sezonun iki ay gibi kısa süre olmasından yakınıyor. Bodrum esnafı ise kışın otellerin kapanmasından dert yanıyor. "Açık olsalar bir sinerji olur, kışın da insanlar gelmeye başlar," diyorlar. Daha uygun fiyata konaklamak isteyenler Kuum'un hemen yanındaki Beste Otel'i, Bodrum'un içindeki Gözen Hotel'i ya da Seçkin Konaklar'ı tercih edebilirler. Ucuz ama konforlu olan bu oteller genelde aile işletmeleri.

Popüler mekânlar

Maçakızı ve Kuum da bu yazın en popüler ve servis anlayışı ile en iyi mekânları. Zaten kimi arasanız bu iki yerde bulabilirsiniz. Pek çok ünlü, gündüzleri güneşlenmek için Maçakızı'na gidiyor. Ama Maçakızı'nda fiyatların diğer yerlere oranla çok daha yüksek olduğunu söylemekte yarar var. İki kişi pizza, pide, mantı tarzı hamur işleri yiyip 150 TL ödeyebiliyorsunuz. Maçakızı'nda günlük minimum harcama limitiniz 100 TL. Biz akşam 17.00'de gittiğimizde görevli "100 TL harcamak zorundasınız," dedi. Size tavsiyem hemen pes etmeyin ve "Bu haksızlık," diye biraz söylenin. Sonunda görevli yelkenleri suya indiriyor ve "Peki o zaman ne kadar harcarsanız onu ödeyin," diyor. Maçakızı'nda tabasco ile servis edilen çıtır lahmacun çok popüler. Bianca, bu yaz lahmacunu mönüsünden çıkarmış. Oysa Maçkızı'nda öğlenleri hâlâ en çok lahmacun yeniyor. Akşam yemek mönüsü de iddialı. Ana yemeklerin fiyatları 52-90 TL arasında değişiyor. Fava püresi ile servis edilen deniz tarağı ve siyah risottosu denemeye değer. Kişi başı ortalama 150-200 TL hesap geliyor. Maçakızı'nda sigara almak isterseniz de 15 TL'yi gözden çıkarmanız gerekiyor. Ama bu fiyatlar mekânın popülaritesini azaltmaya yetmiyor. Maçakızı'nı paparazzilerden uzak kaldıkları için en çok da ünlüler seviyor. Magazinciler ise mekândan şikâyetçi. "Bize hiç kolaylık sağlamıyorlar," diye söyleniyorlar. Hatta sırf mekânın reklamı olmasın diye orada çektikleri ünlüleri başka yerde çekmiş gibi yazıyorlarmış.

Yapmadan dönmeyin

Gümüşlük denilince akla balık lokantaları gelir. Farklı bir alternatif arıyorsanız, Osmanlı yemekleri ve Fransız mutfağından örnekler sunan Soğan Sarımsak'a gidebilirsiniz. Hümeyra ve Sevinç Hanım'ın işlettiği restoranda toplam altı-yedi masa var. Sevinç Hanım'ın adaçayı ve sarımsakla fırında pişirdiği çipura mekânın spesiyali. İsviçre'den getirdikleri armut pekmezi ile yaptıkları tart da çok popüler.
Sünger Pizza sadece pizzalarıyla değil, çökertme kebabı ile de öne çıkıyor.
Gece acıkanlar merkezdeki Pideci Ali'den pide yiyebilirler.
Bodrum'da mavi tura çıkmamak olmaz. Günlük 25 TL ödeyerek beş farklı koy gezebilirsiniz. Sabah 10.00'da limandan hareket eden tekneler, 18.00'de dönüyor.
Bodrum'dan feribotlarla Kos'a gitmek de oldukça moda. Tekne sahipleri kendi tekneleriyle giderken, teknesi olmayanların imdadına feribotlar yetişiyor. Bodrum Express'in her sabah 09.30'da Kos'a feribotu var. Her akşam 16.30'da ise Kos'tan Bodrum limana feribot kalkıyor. Gidişdönüş 28 avro. Fakat dönüşü farklı gün yapacaksanız 18 avro daha ödemeniz gerekiyor.
Pazartesi ve cuma günleri ise Rodos'a feribot kalkıyor. Gidiş saat 08.30'da, dönüş ise 16.30'da yapılıyor. Fiyatı 60 avro, yolculuk süresi ise iki saat 15 dakika. Tel: (0252) 316 08 82
Çikolatalı kanyaklı, susamlı, elmalı tarçınlı gibi farklı tatlarıyla Bitez Dondurmacısı 7'den 70'e herkesin uğrak yeri.
Bodrum merkezde manavların olduğu sokağın arkası meyhaneler çarşısına dönüşmüş. Tıpkı Nevizade'de olduğu gibi yan yana balıkçılar açılmış. Siz balığınızı alıyorsunuz, sonra istediğiniz lokantada pişirtiyorsunuz. Ortaya meze ve rakı da söylediniz mi, değmeyin keyfinize. Buradaki restoranlar arasında en popüleri Denizkızı.
Yağlı ekmekle köftenin servis edildiği Yalıkavak Köftecisi'nde ayran, köfte ve piyaz yemek bir gelenek haline dönüşmüş durumda.
Barlar Sokağı'ndaki Moonlight'ta, günbatımında Bodrum mandalinası ile hazırlanan mojitonun tadına bir bakın...
Bodrum Kalesi ve Sualtı Müzesi'ni gezmediyseniz, mutlaka uğrayın. Özellikle Sualtı Müzesi için buraya gelen pek çok turist var.
Antik Tiyatro'dan ışıl ışıl Bodrum'u seyretmenin keyfi bir başka oluyor.
Bitez'deki Sarnıç'ta yapılan mantı ve sarmayı başka hiçbir yerde yiyemezsiniz.
Bodrum denince ilk akla gelen yerlerden biri de Kısmet Lokantası'dır. Pazı sarması, kabak çiçeği dolması, lokum pilavı gibi lezzetleri tatmak için Bodrum Yarımadası'nın her yerinden insanlar Kısmet'e geliyor. Tel: (0252) 319 00 96
Canınız bir akşam kebap çekerse, Denizhan restoranın lezzetli yemeklerinden birini yiyebilirsiniz. Tel: (0252) 363 76 74
Waffle'ı bir de Neyzen Tevfik Caddesi üzerinde bulunan Bodrum Waffle'de yemenizi tavsiye ederim.
Bodrum'da kabalıktan uzakta şık bir akşam yemeği yemek için Kempinski Hotel Barboros Bay'e gidebilirsiniz.
Bodrum'da dalış yapmadan dönmek olmaz. Kurtburnu, Tilkiburnu, Orak Adası... Dalmak için pek çok alternatifiniz var.
Hem su sporları yapmak, hem de sakin ama konforlu bir tatil geçirmek için Sea Garden'da konaklayabilirsiniz.

SABAH PAZAR
Yayın Tarihi : 2 Ağustos 2009 Pazar 18:16:10


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?