28
Mayıs
2024
Salı
MAGAZİN

Yasemin bu pozlardan çok pişman

Şöhreti "Aşk Oyunu" dizisi ile yakalayan Yasemin Ergene, bir erkek dergisine verdiği pozlardan büyük pişmanlık duyduğunu ve artık daha dikkatli adım attığını söyledi: "Benim cüretkar bir karakteri canlandırmayacağımı, bazı kurallarım olduğunu herkes bilsin. Geçmişte verdiğim pozlardan büyük pişmanlık duydum. Bir daha pişman olmak istemiyorum."

Şöhreti "Aşk Oyunu" dizisiyle yakalayan Yasemin Ergene, şu sıralar yeni projeler peşinde... Keremcem’in diziden ayrılmasından sonra eski popülerliğini kaybeden "Aşk Oyunu"nun yayından kaldırılması üzerine gelen teklifleri incelemeye başlayan genç oyuncu, "Eskiden verdiğim pozlardan çok pişmanım. Artık pişman olacağım hiçbir işe imza atmam" diyor.

nce reklam çekimleri, daha sonra da "Çocuğun Var Derdin Var" isimli projede yer aldınız ama biz sizi "Aşk Oyunu" ile tanıdık...

- Bu dizi benim bir yerlere gelmem için başlangıç oldu. İnsanın hayatında dönüm noktaları olur ya, bu da böyle bir süreçti. Bana oyunculuğun zor bir meslek olduğunu öğretti. Emek isteyen ve sevmeden yapılamayacak bir iş... 

 Oyunculuğun zor, ama "Aşk Oyunu"nda canlandırdığınız karakterin de bir o kadar kolay olduğunu söylüyorsunuz. Nasıl oluyor bu?

- Evet... Çünkü Ekin, bana yakın bir karakter. Eğer ben neşeli, kıpır kıpır biri olsaydım, zorlanabilirdim. Oysa Ekin gibi içine kapanık biriyim. 

Oyunculuk yapıyorsunuz ve "İçime kapanığım" diyorsunuz. Bu bir çelişki değil mi?

- Aslında tam olarak öyle de denilmez. Benim insanlara yakın olabilmem için zaman geçirmem lazım. Arkadaşlarım beni ilk gördüklerinde, "Ne kadar suratsız, biz bununla anlaşamayız" diyorlarmış. Daha sonra da sadece dış görünüşümle alakalı bir durum olduğunu anlıyorlar. 

"Aşk Oyunu" bitti. Değerlendirdiğiniz yeni projeler var mı?

- Evet. Olabildiğince seçici davranıyorm. Çünkü insanlar beni sevdi. Yeni başlayacağım proje iki bölüm sonra yayından kalkabilir. Bunun için projeleri Gaye Sökmen’le birlikte değerlendiriyoruz. Anlayacağınız ince eleyip sık dokuyoruz. 

İzleyiciyi şaşırtmak adına sivri, daha sert karakterler canlandırmak ister misiniz?

- Hayır, açıkçası bunu tercih etmiyorum. 

Oyunculuk sanatında iddialı mısınız?

- Öncelikle şunu söyleyeyim, ben oyuncu değilim. Sadece bu işi yapmak istiyorum ve daha yolun başındayım. Ama tabii ki mesleğim olarak görüyorum; zaten sevmeyen bu işi yapamaz.

Yeni projelerinizde de kendi sesinizi kullanmayacak mısınız?

- Eskiden çok hızlı konuşuyordum. Şimdi ilk geldiğim zamanlara göre yavaşım ama hálá yeterli değil. Kısık sesle oynadığımız için sesimi duymuyorum. Seslendirme yaparken de bu benim oyunculuğumu düşürüyor.

Oyunculuğunuzu geliştirmek için neler yapıyorsunuz?

- Setlerde tecrübe ediniyorum. Film izliyorum, farklı karakterdeki insanların oyunlarını defalarca izliyorum. Okula gidersin, hocaların anlatır ama sette her oyuncu senin hocan gibi! Bu da bizim için avantaj.

Benim kurallarım var 
Kendinizi izlerken çok özeleştiri yapar mısınız?

- Hatalarım oluyor ve tabii ki eleştiriyorum, düzeltmeye çalışıyorum. Eski projelerimi izlediğim zaman da çok hata buluyorum. Eminim bu oyunumu beş yıl sonra izlesem ’olmuş’ dediğim yerlerin bile eksik olduğunu anlayacağım.

’Türkan Şoray kuralları’nın sizin için de geçerli olduğunu söylemiştiniz. Bu konuda kararlı mısınız hálá?

- Kesinlikle... Cüretkar bir karakteri oynamayacağımı herkes bilsin. İleride pişman olmamak için böyle bir şey yapmak istemiyorum. Ailemin sıkıntı çekmesini istemem. 
Peki, eskiden verdiğiniz çıplak fotoğraflarınız için aynı şeyi söylüyor musunuz?

- Zaten onların çok büyük etkisi var bu kararı almamda! O pozlardan çok büyük pişmanlık duydum.
Hürriyet
Yayın Tarihi : 6 Ekim 2006 Cuma 05:52:55


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
erdal geyikçi-köçek IP: 81.215.10.xxx Tarih : 6.10.2006 20:13:11
Antalyada kaldığım dönemler aklıma geldi.8 yıl konya altı öğretmenler plajında animatörlük yapmıştım.çok şöhretle tanışmıştım.beni denize girerken kimse görmemişti utandığımı sanıyordu çevremdekiler.aslında öyle değildi.gece mehtapta yada sabahleyin güneş doğarken girerdim.iyikide öyle yapmışım.belki fazla ykışıklı değildim.ama danscı ve hareketli olmamdan olsa gerek.atletik bir vucudada sahiptim açıkcası.bayan olsaydım acaba soyunurmuydum.denize girerken belki olabilirdi ama şöhret olmak için olmazdı. düşünmezdim.Yasemin hanımın pişman olmsına şaşırıyorum.kendisi bu meslekten ekmek yiyor.saygılarımla.erdal geyikçioğlu.....!